Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4112
Karar No: 2017/4390
Karar Tarihi: 15.05.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/4112 Esas 2017/4390 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/4112 E.  ,  2017/4390 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... ve arkadaşları ile ... ve arkadaşları vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile müvekkili ve davalıların ... .... 2. Bölge ... ..., 95 ada 7 sayılı parselde kayıtlı taşınmazın müşterek maliki olduğunu, gayrimenkulun anlaşma yoluyla aynen taksimi veya satışı mümkün olmadığını, bu nedenlerle belirtilen taşınmaz malın satışı sureti ile ortaklığın giderilmesine ve satış sonucu elde edilen paranın ortaklar arasında tapuda gösterilen payları oranında taksimine karar verilmesini talep ve dava edilmiş, birleştirilen 2000/423 Esas sayılı dosyasında davacı ... vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile... ilçesi, ... köyü, ... mevkiinde kain 95 ada 7 parsel sayılı gayrimenkulde tarafların hissedar olduğunu, tarafların hissedar bulundukları gayrimenkulün taraflar arasında rızaen aynen ivaz ilavesi ile dahil taksimi mümkün olmadığı gibi tasarruf şeklinde de tarafların anlaşamadıklarını, bu sebeplerle tarafların ortaklaşa malik bulundukları gayrimenkulün mümkünse aynen, mümkün olmadığı takdirde satış sureti ile ortaklığın giderilmesi talep ve dava edilmiş, irleşen 2008/1960 Esas sayılı dosyasının davacısı ... vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile davacı ile davalıların ".... Cad. 8. Sk. No:14 ..../..." adresinde bulunan taşınmazın müşterek malikleri olduğunu, söz konusu gayrimenkul üzerinde bir binanın bulunduğunu ve tarafların maliki bulunduğu bu taşınmazın aynen taksiminin mümkün olmadığını belirterek taşınmazın paraya çevrilerek ortaklığın giderilmesini talep ve dava edilmiş, mahmece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    1) Kat Mülkiyeti Kanununun 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın (temyiz aşaması dahil) herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması (taksim) yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir.
    Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine uygun olarak, üzerinde kat mülkiyetine elverişli yapı bulunan ortak taşınmazda kat mülkiyetine geçilebilmesi için, üzerindeki yapının mimari projesine uygun biçimde tamamlanmış ya da projesi olmamakla birlikte fiili durumuna göre çizdirilmiş imara ve fenne uygunluğu ilgili makamca onaylanmış projesinin olması, bağımsız bölümlerinin başlı başına kullanmaya elverişli bulunması (M.1), yapının tümünün kargir olması (M.50/2) ve her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşmesi, ayrıca 12. maddede yazılı belgelerin (belediyeden onaylı proje ve yapı kullanma belgesi ile bağımsız bölümler listesi ve
    yönetim planı) tamamlattırılması gerekmektedir. Bu koşulların gerçekleşmesi durumunda anılan Kanunun 10. maddesinin son fıkrası hükmünce taşınmazda kat mülkiyetine geçilebilecek ve açılan davada ortaklığın bu yolda giderilmesine karar verilebilecektir.
    Mahkemece dosyada toplanan belge ve bilgilere göre dava konusu taşınmazlardan 95 ada 7 parsel ve 95 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde toplamdaki bağımsız bölümlü yapı sayısının mevcudiyetini ve niteliğini araştırarak, paydaş ve bağımsız bölümlerin sayısı itibariyle her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşüp düşmediğinin tespiti ile taşınmaz üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanunun 50/2. maddesi hükmüne uygun nitelikte olup olmadığının saptanması gerekir.
    Bu bakımdan somut olayda mahkemece öncelikle taşınmaz üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanununun 50/2. maddesi hükmüne uygun nitelikte olduğu saptanması durumunda davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesinin ve sonradan değişiklik yapılmış ise buna ilişkin tadilat projesinin olup olmadığının taraflara ve ilgili belediyeye sorulup etraflıca araştırılması, proje mevcut değil ise veya onaylı projeye aykırılıkların saptanması halinde ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara ya da projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması halinde, öncelikle aykırılıkların giderilmesi, eksiklerin tamamlatılması daha sonra yapının fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün onayının ve buna bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de; dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün (konumu, yüzölçümü, kullanım amacı ve eklentileri yerinde incelenip irdelenerek) değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kur"a ile önce her bir paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra arta kalan bağımsız bölümün pay oranları da gözetilmek suretiyle yine kur"a ile paydaşlara özgülenerek, gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, malikleri gösteren liste ve yönetim planı gibi belgeleri paydaşların (tanınan süreye rağmen) imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle tahkikatın ikmal edilmesinden sonra kat mülkiyetine geçiş yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmesi,
    2) Taraflar arasındaki .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/162 Esas sayılı muhtesadın aidiyetinin tespiti davasının sonucunun beklenilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; ... ve arkadaşları ile ... ve arkadaşları vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi