Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2783
Karar No: 2018/9784
Karar Tarihi: 25.04.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/2783 Esas 2018/9784 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/2783 E.  ,  2018/9784 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacı müvekkilinin davalı işveren nezdinde kamyon şoförü olarak 16/06/2006 tarihinde çalışmaya başladığını, davacı müvekkilinin iş akdinin davalı işveren tarafından 07/06/2016 tarihinde herhangi bir yazılı bildirim yapılmaksızın ve gerekçe bildirilmeksizin ... hükümlerine aykırı olarak feshedildiğini, feshin geçersiz olduğunu, iddia ederek davacının fazlaya ilişkin bütün ücret ve tazminat haklarının saklı kalmak koşuluyla feshin geçersizliğinin tespitine ve davacının işe iadesi kararı kesinleşinceye kadar çalıştırılmadığı süre için 4 aya kadar doğmuş bulunan brüt ücret ve diğer sosyal haklarının belirlenmesine ve en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalı işverenden alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili;davacı tarafın davayı açmaktaki temel amacının davalı müvekkili şirkete haksız fesih yaptığı ithamında bulunarak haketmediği tazminatı elde etmeye çalıştığını, müvekkili şirketin yaptığı feshin geçerli nedene dayandığını, davacı işçinin işyerinde 03/06/2016 tarihinde iş arkadaşı ... ile kavga ettiğini ve kavga sonunda her iki işçinin de yaralandığını, davacının yaralanması ile ilgili olarak işverene ayağının dolaba takılarak yere düştüğünü ifade ettiğini, davacı işçinin yalan beyanda bulunduğunu, işvereni yanılttığını, başka bir arkadaşı ile işyerinde kavga ettiğini ve her iki işçinin de yaralandığını, gerçeği gizleyerek kaza süsü vermeye çalıştığının tespit edildiğini, davacı işçinin savunmasının alındığını ve haklı nedene dayanarak iş akdine son verildiğini, davacı işçinin güven sarsıcı durumunun şahsi sicil dosyasındaki doktor raporu, savunması ve fotoğrafları ile sabit olduğunu, müvekkili tarafından yapılan feshin hakka ve hukuka uygun olduğunu, davalı şirketin de gerek 4857 sayılı İş Kanununun 18. Maddesine dayanarak gerekse davacı işçinin işyerindeki kurallara aykırı davranmasını ve iş huzurunu bozması nedeniyle haklı nedenle iş sözleşmesini feshettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilerek feshin geçersizliğine ve davacı işçinin başlangıçtan itibaren ... Metal Madencilik San. Ve Tic. A.Ş."nin işçisi olduğunun tespiti ile, işveren ... Metal Madencilik San. Ve Tic. A.Ş nezdindeki işe iadesine, karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının iş aktinin sonlandarılmasına sebep olan olayın diğer işçi ..."a davacının argo kelimeler kullanması üzerine ..."ın davacıya yumruk atarak yaralanmasına sebebiyet vermesi ile gerçekleştiğini, davacının olay sonrası verdiği ifadesinde eğitim sonrası kalem almak için dolabına giderken "ayağım takıldı yere düştüm" şeklinde beyanda bulunarak kasten yanlış bilgi vererek yetkilileri yanıltmaya yönelik gerçek dışı beyanda bulunduğunu..."in olayın gerçekleştiği gün verdiği ifade tutanağında davacının kendisine argo kelimeler etmesi üzerine kavga ettiklerini ve davacıya yumruk vurduğunu belirttiğini,davacının gerçek dışı beyanda bulunmasının güven sarsıcı doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışları arasında olduğunu, iş aktinin 25/II uyarınca haklı nedenle fesihedildiğini,davacının işe başlatılmaması halinde hükmedilecek tazminatın 8 aylık ücret olarak belirlenmesinin açıkça yasaya aykırı olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesi; davacının el yazılı ve imzalı 03.06.2016 tarihli beyanında ".. eğitimden sonra kalemimi almak için dolabıma giderken ayağım takıldı yere düştüm" şeklinde belirttiği, ..."ın ise 03.06.2016 tarihli beyanında; davacının kendisine sinkaflı küfürler ettiğini, el kol hareketi yaptığını bunun üzerine davacıya yumruk attığını belirttiği, ortak tanık ..."un taraflar arasında geçen olayı doğruladığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının işyerindeki çalışma arkadaşı..."e sinkaflı küfürler ederek sataştığı ve bunun akabinde ...inde davacıya yumruk attığı, davacının meydana gelen bu olay ile ilgili işyeri yetkililerine doğru bilgi vermediği yanıltıcı mahiyette beyan verdiği anlaşılmakla davacının bu eyleminin işveren açısından doğruluk ve bağlılığa uymayan güven sarsıcı bir duruma neden olacağı bu durumun işverene İş Kanunu 25/II maddesi ve ... Davranış Düzeltme Yönetmeliği 8/7 maddesi uyarınca işverene haklı sebeple fesih imkanı tanıyacağı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin işe iade kararını ortadan kaldırarak davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur.
    Temyiz
    Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı tarafça temyiz yoluna başvurmuştur.
    Gerekçe:
    Taraflar arasında davacının iş akdinin haklı nedenle feshedilip edilmediği uyuşmazlık konusudur.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (d) alt bendinde, işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır. Kanuna göre sataşma, sadakat borcuna aykırılığın özel bir hali olarak kabul edilmektedir. Sataşma söz veya fiili tecavüz anlamına gelen bir harekettir.
    Dosya içeriğine göre, davacı davalı işyerinde kamyon şoförü olarak 16.06.2006-07.06.2016 döneminde çalışmıştır. Davacının iş akdi 07.06.2016 tarihli fesih yazısında “halen yürütülmekte olan kamyon operatörlüğü görevinde 03.06.2016 günü iş arkadaşınız olan ..."ın tarafınıza fiili temasta bulunduğu olayla ilgili olarak yürütülen soruşturmada kasten yanlış bilgi verdiğiniz tespit edilmiştir. Bu nedenle iş akdiniz iş kanunun 25/2 ve Toplu İş Sözleşmesinin davranış düzeltme yönetmeliğinin 8/7 maddesi (şirket bünyesinde yapılan her türlü araştırma ve incelemede kendisine sorulan sorulara kasten veya sebepsiz yere yanlış bilgi vermek) uyarınca” feshedildiği bildirilmiştir. İlk Derece Mahkemesi davalı işveren tarafça fesih sebebi ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığı gibi herhangi bir delil de ibraz edilmediği, feshin son çare olması ilkesinin gözetilmediği ve davacının savunmasının alınmadığı gereçesiyle feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar vermiştir. Karara karşı davalı taraf istinaf yoluna başvurmuş Bölge Adliye Mahkemesince feshin haklı olduğu değerlendirilerek İlk Derece Mahkemesinin kabul kararı ortadan kaldırılarak davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur. Feshe konu olay davacı ile dava dışı bir işçinin tartışması ve bu eylemi gizlemesi iddiasına dayanmakta olup söz konusu eyleme dair tek bir tanığın beyanı haricinde bir delil olmadığı gibi olaya karışan diğer taraf da aralarında bir tartışma olduğunu beyan etmemiştir.
    Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde, davacının iş akdinin davalı tarafça feshinin haklı nedene dayandığı ispatlanamadığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde aksi yönde hüküm tesis edilmesi hatalıdır.
    Ayrıca, dosya içeriğine göre davacı işçinin davalıya ait işyerinde 10 yıl kadar çalıştığı dikkate alındığında davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmamıştır. Söz konusu tazminatın davacının 5 aylık ücreti tutarında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    Hüküm: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    1-... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 01.12.2017 tarih; 2017/2195 esas, 2017/1807 sayılı kararı ile ... 2. İş Mahkemesi’nin 07.09.2017 tarih 2016/620 esas, 2017/133 sayılı kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE, davacının işveren ... Metal Madencilik San. ve Tic. A.Ş. nezdindeki işe iadesine
    3-Davacının kanunî sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin 5 aylık ücreti olarak belirlenmesine,
    4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
    3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
    4-Davalının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davacı tarafından yapılan 452,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 2.180,00 TL ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    6-Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    7-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.04.2018 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi