4. Hukuk Dairesi 2019/874 E. , 2021/2510 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen kasten öldürme nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile cinsel taciz nedeniyle manevi tazminat davasında verilen asıl ve birleşen davalarda maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne ilişkin hüküm hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; istinaf isteminin asıl ve birleşen davalarda maddi ve manevi tazminat davaları yönünden kısmen kabulüne ilişkin kararın, süresi içinde asıl ve birleşen 2015/502 esas sayılı davada davalı-karşı davacı ... ve birleşen 2015/532 esas sayılı davada davacı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada davacı-karşı davada davalı ... vekili; davalının müvekkilinin eşi ...’i 04/03/2013 tarihinde öldürdüğünü, eşinin ölümü nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek, belirsiz alacak davası olarak şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 09/02/2017 tarihli miktar artırım dilekçesiyle maddi tazminat istemini 5.768,00 TL"ye yükseltmiştir. Asıl davada davalı-karşı davacı ... vekili; maktulün kızı ...’e yönelik cinsel taciz eylemi nedeniyle zarar gördüğünü belirterek, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.Birleşen 2015/502 esas sayılı davada davacı ... ve davacılar-karşı davada davalılar ..., ... vekili; davalının müvekkillerinin oğlu ve babalarını kasten öldürmesi nedeniyle, belirsiz alacak davası olarak anne ... ve oğul ... için 100,00’er TL maddi, her üç davacı için ayrı ayrı 100.000,00’er TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, 23/02/2017 tarihli miktar artırım dilekçesiyle maddi tazminat istemini anne ... için 8.134,67 TL, oğul ... için 16.269,35 TL"ye yükseltmiştir. Birleşen 2015/502 esas sayılı davada davalı-karşı davacı ... vekili; kızına yönelik cinsel taciz eylemi nedeniyle 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ...’ten olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsilini istemiştir.
Birleşen 2015/532 esas sayılı davada davacı ... vekili; babasının teyzesinin eşi olan ...’in cinsel taciz ve silahla tehdit eylemlerinin adli makamlara intikal etmesinden sonra öldürme olayının gerçekleştiğini ve müvekkilinin babasının katil olduğunu, müvekkili ve ailesinin zor duruma düştüğünü, ailenin dağıldığını, uğradığı eylemler nedeniyle zarar gördüğünü belirterek, 50.000,00 TL manevi tazminatın ... mirasçıları ..., ... ve ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince; asıl dava yönünden davacı-karşı davalı ...’nin maddi tazminat davasının kabulü ile 5.768,33 TL"nin ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL"nin olay tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan tahsiline, karşı davada davacı ...’nın manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 4.000,00 TL"nin olay tarihinden itibaren tahsiline, birleşen 2015/502 esas sayılı dava yönünden davacı-karşı davalı ... ve ...’in maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulü ile ... için 8.134,67 TL maddi, 4.000,00 TL manevi ve ... için 16.269,35 TL maddi ve 6.000,00 TL manevi tazminatın, davacı-karşı davalı ... için 6.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı-karşı davacı ...’ten tahsiline, bu dosyada karşı dava yönünden davalı-karşı davacı ...’in manevi tazminat davasının mirasın reddi nedeniyle pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, birleşen 2015/532 esas sayılı dava yönünden davacı ...’in manevi tazminat davasının mirasın reddi nedeniyle davalılar ... ve ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...’den olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm asıl davada davacı, birleşen 2015/532 E. sayılı davada davalı ... vekili, asıl ve birleşen davada davalı-karşı davacı ... ve birleşen 2015/532 E. sayılı davada davacı ... vekili ile katılma yoluyla birleşen 2015/502 E. sayılı davada davacılar vekilince istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; asıl dosyada davacı olan Şahsine’nin de mirası reddettiği, Şahsine, ..., ... ve ... lehine hükmedilen manevi tazminatın az olduğu gerekçesiyle, davalı-karşı davacı ...’in istinaf başvurusunun reddine, diğer davacıların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle; asıl dava yönünden davacı-karşı davalı ...’nin maddi tazminat davasının kabulü ile 5.768,33 TL"nin ve manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 8.000,00 TL"nin davalı ...’dan tahsiline, karşı davada davacı ...’nın manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, birleşen 2015/502 esas sayılı dava yönünden davacı-karşı davalı ... için 8.134,67 TL maddi, ... için 16.269,35 TL maddi tazminatın ve ... için 8.000,00 TL, ... ve ... için 12.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı-karşı davacı ...’dan tahsiline, bu davadaki karşı dava yönünden davalı-karşı davacı ...’in manevi tazminat davasının mirasın reddi nedeniyle pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, birleşen 2015/532 esas sayılı dava yönünden davacı ...’in manevi tazminat davasının mirasın reddi nedeniyle pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen 2015/502 esas sayılı davada davalı-karşı davacı ... ve birleşen 2015/532 esas sayılı davada davacı ... vekillerince temyiz edilmiştir.
Asıl ve birleşen 2015/502 esas sayılı dava, kasten öldürme nedeniyle maddi ve manevi tazminat, asıl ve birleşen 2015/502 esas sayılı dosyada karşı dava, cinsel taciz nedeniyle manevi tazminat, birleşen 2015/532 esas sayılı dosyada ise dava, cinsel taciz ve silahla tehdit nedeniyle manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davadan önce ölen muris ...’in en yakın mirasçılarının sundukları mirasın reddine dair tutanaklara dayalı olarak, mirasçılara yönelik istemlerin pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmişse de, varılan sonuç usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 612. maddesinde, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği, tasfiye sonunda arta kalan değerlerin ise mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceği düzenlenmiştir. Murisin en yakın mirasçılarının tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.
Bu yasal düzenleme uyarınca, mirasın birinci derecedeki mirasçıların tamamı tarafından reddi halinde miras ikinci derecedeki mirasçılara geçmez. Tereke tasfiye olunur, borçlar ödendikten sonra geriye kalan kısım varsa red vaki olmamış gibi birinci derece mirasçılarına verilir. 4721 sayılı Kanun’un 614. maddesinde mirasçıların sonra gelen mirasçılar yararına mirası reddedebilecekleri düzenlenmiş ise de, somut olayda bu maddeye göre yapılmış bir mirasın reddi talebi de bulunmamaktadır.
Davaya konu olayda, ... davadan önce 04/03/2013 tarihinde vefat etmiş ve asıl ve birleşen 2015/502 esas sayılı davada karşı davalar ve birleşen 2015/532 esas sayılı dava mirasçıları aleyhine açılmış, murisin mirası en yakın mirasçıları tarafından reddedilmiş, buna ilişkin Bandırma Sulh Hukuk Mahkemesinden alınan mirasın reddine dair tutanaklar dosyaya ibraz edilmiştir.
Mirası reddeden mirasçılara husumet yöneltilemez. Taraf teşkili davanın görülebilme koşullarından olup resen nazara alınması gerekir. Ayrıca taraf teşkili sağlanmadığı sürece işin esasına girme olanağı da yoktur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03/07/2002 tarihli ve 15/572-577 sayılı kararında söz edildiği gibi, taraf teşkilinin sağlanması amacıyla 4521 sayılı Kanunun 612. maddesinde belirtildiği üzere en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğinin nazara alınması ve bu tasfiyeye ilişkin yasal prosedürün sonucunun beklenmesi, tasfiye sonuçlandırıldığında da mirası reddedilen borçlu için atanacak ve yetkilendirilecek bir temsilcinin davaya katılımı suretiyle taraf teşkilinin sağlanması ve tüm deliller toplanıp sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir. Şu halde; belirtilen yasal prosedür izlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bölge adliye mahkemesi kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının HMK 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre temyize gelen tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 07/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.