20. Hukuk Dairesi 2015/16552 E. , 2017/4534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine, Orman Yönetimi ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 26/10/2010 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdikleri.... mevkiinde bulunan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek Medeni Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece, 04/05/2012 tarihli krokide (A) harfi ile işaretli 1038 m² yüzölçümündeki taşınmaz hakkındaki davanın kabulü ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm, davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle Dairenin 10.09.2013 tarih ve 2013/3158 - 7715 E.K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, (A) harfi ile işaretli taşınmaz bölümü yönünden orman sayılan yerlerden olmadığı ve davacı yararına kazanma koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Mahkemece yeniden yapılacak keşifte, taşınmazları geniş çevresiyle birarada gösteren kadastro paftası ile 1980"li yıllara ait memleket haritası ve hava fotoğrafları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler dava konusu taşınmaz ile çevresine uygulanıp, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar steroskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip, tüm çevre taşınmaz tutanakları bu arada doğuda yoldan sonra gelen Söğüt kasabası çalışma alanında bulunan komşu parsel tutanakları ve dayanakları getirtilerek taşınmazın niteliği, orman ya da 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde ifade edilen orman içi açıklık olup olmadığı belirlenmeli, jeolog bilirkişiden sınırdaki derenin taşınmaza etkisi olup olmadığı konusunda rapor alınmalı, zilyetlik tanıkları dinlenmeli, kadastro sırasında taşınmazın hangi nedenle tespit harici bırakıldığı araştırılmalı, dayanılan tapu kaydı ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ile getirtilip mahalline uygulanmalı, aynı çalışma alanında davacı adına belgesizden tespit edilen taşınmazlar varsa bunlara ait kadastro tesbit tutanakları getirtilerek 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddesindeki kısıtlamalar, 40-100 dönüm sınırının aşılıp aşılmadığı belirlenmeli, bundan sonra toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir” denilmektedir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne, 24.11.2014 tarihli fen bilirkişi raporu ve ekli kroki de .... ili, Bozkır ilçesi, Soğucak mahallesi, 236 ada 13 sayılı parselin bitişiğinde bulunan, (A) harfi ile gösterilen 1358.09 m2"lik bölümün tarla vasfı ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Orman Yönetimi tarafından yargılama gideri yönünden, davalılar ... ve Hazine tarafından tüm yönlerden temyiz edilmiştir.
Dava, Medeni Kanunun 713. maddesine göre açılan kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli taşınmaz orman alanı dışında bırakılmış, bu işlem 17.03.2008 - 17.04.2008 tarihleri arasında askı ilana çıkarılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava davacı gerçek kişi tarafından, davalı ... tüzel kişiliğine karşı husumet yöneltilerek açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK"nın 50. maddesinde medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın davada taraf ehliyetine de sahip olacağı, 51. maddesinde dava ehliyetinin medeni hakları kullanma ehliyetine göre belirleneceği, 114/d maddesinde ise taraf ve dava ehliyetinin dava şartlarından olduğu ve 115. madde uyarınca da mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmektedir.
4721 sayılı TMK"nın 47, 48, 49 ve 50. maddelerinde de tüzel kişiliğin kazanılması, hak ehliyeti ile fiil ehliyeti ve bunun kullanılmasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
442 sayılı Köy Kanununun 37/7 maddesi uyarınca da köy tüzel kişiliği adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukuki bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
Ancak, On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince;
1) ... illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.
2).... Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülki sınırlarıdır.
3) Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.
Bu hüküm Kanunun "Yürürlük" başlıklı 36. maddesi uyarınca ilk mahalli idareler genel seçiminin yapıldığı 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı köyün 6360 sayılı Kanun gereğince köy tüzel kişiliği, ortadan kalkmış ve Bozkır ilçesinin mahallesi haline gelmiştir. Taraf sıfatı kalmayan köyün yerine katıldığı ilçenin belediyesi olan Bozkır Belediyesinin ve Büyükşehir sınırlarının il mülki sınırı haline gelmesi nedeniyle .... Büyükşehir Belediyesinin ilgili kamu tüzel kişisi sıfatıyla davada taraf olarak yer alması gerekli olacağından, 6360 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince işlem yapılması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine, Orman Yönetimi ve Bozkır Belediye Başkanlığının temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.