MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, taraflar arasında 01/08/2008 tarihli sözleşme düzenlendiğini, 2013 yılında başlayan dönemde aylık bedelinin 7.000 TL olarak kararlaştırıldığını ve kira bedellerinin bu rakam üzerinden ödendiğini, kira alacağının tahsili için yapılan takibe, davalının itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, taraflar arasında düzenlenen 01/08/2008 tarihli sözleşmede aylık kira bedelinin 2.000 TL olduğunu, Ekim, Kasım ayı kira bedellerinin elden ödendiğini, Aralık ayı kirasının İcra Müdürlüğüne ödendiği, kiralananın tahliye edilerek teslim edildiği, borçlarının olmadığını, davacının bankadan kredi çekeceğini, gelirini yüksek göstermek istediğini beyan ettiğini, bankaya ibraz edilmek amacıyla sözleşme düzenlenip düzenlenmediğini, düzenlenmiş ise sözleşmeyi kendisinin mi imzaladığını, davacının imzasını mı taklit ettiğini hatırlamadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ... 12. İcra Müdürlüğünün 2013/18608 sayılı dosyasında 19.800,00TL kira, 169,95 TL işlemiş faiz toplamı 19,969,95 TL"ye yönelik itirazın iptaline, asıl alacak likit ve muayyen olduğundan takip tarihinde yürürlükte İİK 67 maddesi uyarınca asıl alacağın %20 3.960,00TL inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Davacının dayandığı 01/08/2008 başlangıç tarihli, aylık 6.600 TL kira bedelli kira sözleşmesindeki imza davalı tarafından kabul edilmemiş olup Mahkemece bu yönde imza incelemesi yapılmamıştır. Bu nedenle, davacı tarafından dayanılan kira sözleşmesindeki imzanın davalının el ürünü olup olmadığı uzman bilirkişi raporu aracılığı ile saptanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-) Davacı tarafından başlatılan takipte 21.000 TL kira, 185,50 TL işlemiş faiz alacağının tahsili talep edilmiş, davalı borca kısmi itirazında, Aralık ayına ait 2.000 TL kira bedeli ve bu kısma ilişkin faiz, vekalet ücreti ile icra masraflarını kabul ettiğini beyan ederek 24/12/2013 tarihinde 2.370,30 TL ödeme yapmıştır. Davacı tarafından da yapılan 2.000 TL ödemenin mahsubu ile 19.185,50 TL dava değeri gösterilerek itirazın iptali istenildiği halde yapılan ödeme mahsup edilmeden karar verilmiştir. Bu nedenle ödenen kira bedelinin mahsup edilmesi suretiyle, ödenmeyen kira bedeli ve faiz miktarı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.