Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/12578
Karar No: 2018/6382
Karar Tarihi: 05.06.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/12578 Esas 2018/6382 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/12578 E.  ,  2018/6382 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalıların kira alacağı istemli takip başlatıklarını, takipten geç haberdar olduğunu ve takibe itiraz imkanı bulamadığını, kesinleşen takip nedeniyle 13.10.2009 tarihinde 6.843,61 TL ödemek zorunda kaldığını belirterek icra tehdidi ile ödenen söz konusu tutarın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, 28/12/2011 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne, 2.325,06 TL"nin davalılardan tapudaki hisseleri oranında tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi ile, davalının aylık kira bedelinin 1999 yılı için aylık 40TL ve 2000 yılı için aylık 60 TL olduğunu yazılı belge ile kanıtlayamadığı, aylık kira miktarına ilişkin olarak teklif edilen yeminin davacı tarafından eda edilmiş olup, takibe konu yıllar itibariyle kira parasının aylık 20 TL olduğu hususunun taraflar arasında kesinleştiği, Mahkemece bu husus nazara alınarak hesaplama yapılıp istirdadı gereken tutarın tespit edilmesi gerekirken davalının takip talepnamesinde bildirdiği aylık kira tutarı üzerinden yapılan hesaplamaya göre karar verilmesinin doğru olmadığı, öte yandan talep olduğu halde davada hüküm altına alınan miktara icrada ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmemiş olması doğru olmadığı gibi Avukatlık Ücret Tarifesinin 3/2.maddesi uyarınca birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği gözetilmeksizin, birden fazla vekille temsil edilen davalılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin de hatalı olduğu gerekçesiyle davacı yararına, faiz hesabının denetime elverişli olmadığı, hesaplamaların tarafların ve Yargıtay’ın denetimine olanak verecek şekilde açık olmasının zorunlu olduğu gerekçesi ile de davalı yararına hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile 3.607,43 TL" nin 13.10.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıların tapudaki hisseleri oranında tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonucunda bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir. (9.5.1960 gün 1/9 sayılı YİBK).
    Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile, bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak oluşabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak durumu doğabilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir.
    Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak oluşturmaktadır (4.2.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK)
    Somut olayda Mahkemece, ilk kararda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının yapmış olduğu 480 TL ödeme mahsup edilerek istirdatı gereken miktarın 2.325,06 TL olduğu hesaplanmış, bu rapora göre verilen ilk karar davalı tarafından temyiz edildiği halde yapılan ödemenin mahsubu yönünde verilen hüküm bozma kapsamı dışında kaldığından kesinleşmiştir. Bu nedenle, davacı taraf lehine doğmuş olan kazanılmış usuli hak gözönüne alınmaksızın, davacı tarafından yapılan 480 TL ödeme mahsup edilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi