3. Hukuk Dairesi 2017/3197 E. , 2018/6539 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalılardan ... Madencilik Sanayi Ve Dış Ticaret Ltd. Şti. vekili tarafından istenilmiş ise de, davanın niteliği gereği duruşma isteğinin reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; bir kısım davalılar ile birlikte şirket ortağı olduklarını, ortaklık şirketlerinin iş sahalarının krom madenleri üzerine olduğunu, şirketin ihtiyaçları için kiralama sözleşmeleri yapma konusunda yetkili olan bir kısım davalıların, şirketi zarara uğratma ve kendilerine haksız kazanç sağlamak amacı ile yine kendilerinin ortak oldukları diğer davalı şirketlerle
Ekipman Kiralama Sözleşmeleri imzaladıklarını, söz konusu kiralama işlemleri sonucu şirketin zarara uğradığının tespit edildiğini bu nedenle T.T.K.’nun 553. maddesi kapsamında aynı zamanda kurucu olan davalı A Grubu ortakların ve yönetim kurulu üyelerinin kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal etmiş olmaları nedeni ile bu hususta kusurları olmadığını ispat etmedikleri sürece pay sahiplerine ve şirkete karşı sorumluluklarının bulunduğu belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 25.348.504 TL maddi tazminat bedelinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, tüm davalı şirketler yönünden; davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğu belirtilerek, davaya bakma görevinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 4/1 maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, davalı şahıslar yönünden ise; aktif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-) Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Somut olayda uyuşmazlık; TTK’nun 553. maddesine dayalı olarak, bir kısım davalı yönetim kurulu üyelerinin dava dışı anonim şirketi zarara uğrattıkları iddiasına dayalı sorumluluk ve diğer davalı şirketlerin aşırı fiyatla dava dışı anonim şirkete araç ve ekipman kiraladıkları iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Anonim şirket ile bir kısım davalılar arasındaki ilişki 6762 sayılı TTK"nun 342 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, 6102 sayılı TTK"nun 369. maddesinde de şirketin yönetim kurulu üyeleri ile yönetimde görevli 3. kişilerin özen ve bağlılık yükümlülüğü, TTK 553. maddesinde ise sorumluluğu düzenlenmiştir. Yine TTK"nun 4. maddesinde bu Kanun"dan kaynaklanan uyuşmazlıkların tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava olduğu belirtilmiş, aynı Yasa"nın 5. maddesinde ise, aksine hüküm bulunmadıkça tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerinin Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği öngörülmüştür. Bu durumda, uyuşmazlığa konu taleplerin de bu kapsamda değerlendirilmesi ve davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu nazara alınarak işin esastan incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.