4. Hukuk Dairesi 2014/4051 E. , 2015/814 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Alaşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2007/292-2013/342
Davacı S.. B.. vekili Avukat Murat tarafından, davalı S.. G.. aleyhine 17/10/2007 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
Haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, yürütülen bir soruşturma sırasında davalının kendisini suçlamalardan kurtarmak için hiç bir emareye dayanmaksızın kendisini isim vererek ihbar ettiğini, bu ihbar üzerine gözaltına alındığını, bir geceyi gözaltında geçirdiğini, mağdur ile yapılan yüzleştirme sonucunda olayla ilgisinin olmadığının anlaşıldığını, serbest bırakıldıktan hemen sonra kalp krizi geçirdiğini, sağlığının bozulduğunu, davalının gerçeğe aykırı ihbarı nedeniyle maddi ve manevi zarar gördüğünü belirterek tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı ise, kendisinin eylemi ile davacının iddia ettiği zararlar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını, kendisinin de bu soruşturma sırasında mağdur olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davalının davacıyı zarara uğratma kastının bulunmaması, davalının eylemi ile davacının iddia ettiği zararlar ile davalının eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2007/436 sayılı soruşturma dosyasında 15 yaşından küçük mağdureye yönelik cinsel istirmar suçundan soruşturma yürütüldüğü, soruşturma kapsamında davalının, mağdurun beyanı üzerine ifadesinin alınıp serbest bırakıldığı, davalının serbest bırakıldıktan iki ay sonra kolluğa müracaat ederek mağdurenin beyanında geçen kişinin davacı S.. B.. olduğunu beyan ettiği, davalının beyanı üzerine davacının gözaltına alındığı, geceyi emniyette geçirdiği, mağdura yaptırılan teşhis sonucunda davacının olayla ilgisinin olmadığı, davalının mağdur ile ilişkiye giren kişi olduğunun mağdur tarafından teşhis edildiği, davacı hakkında takipsizlik kararı verildiği, davalı hakkında cinsel istismar suçundan kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Şu halde mahkemenin davacının geçirdiği kalp krizi ile davalının eylemi arasında uygun illiyet bağı bulunmadığı yönündeki kabulü doğrudur. Ancak davalının, davacı hakkında hiç bir emareye ve delile dayanmadan emniyet müdürlüğüne gidip ihbarda bulunması ve soruşturma sonucunda da ihbarın asılsız çıkıp davalının kendisinin olayın şüphelisi olduğunun anlaşılması karşısında davalının eylemi davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğunun kabulü gerekir. Mahkemece uygun bir miktar manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no"lu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının öteki temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine, bozma nedenine göre davacının manevi tazminat yönünden vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.