3. Hukuk Dairesi 2016/20941 E. , 2018/6834 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkece yapılan sonucunda, davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; miras taksim sözleşmesinde davalıya isabet eden taşınmazda tadilat ve imalat yaptığını, karşıladığı zorunlu ve faydalı masraflar nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 9.000,00 TL"nin 1973 yılından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacının Sulh Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için usul yasasında öngörülen iki haftalık süre içerisinde talepte bulunulmadığı gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 20. maddesi uyarınca ; “görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.”
Yasa hükmüne göre; görevsizlik kararını veren mahkeme, dava dosyasını re’sen görevli mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilebilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edilebilmesi için taraflardan birinin, görevsizlik kararını veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Görevsizlik kararını veren mahkemeye başvurma süresi iki hafta olup, bu süre hak düşürücü niteliktedir. Bu nedenle mahkeme tarafından re’sen gözetilmesi gerekir. İki haftalık hak düşürücü süre; bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Görevsizlik kararını veren mahkemeye başvurulduğunda, mahkemece ilk önce, başvurunun iki haftalık süre içinde yapılıp yapılmadığı incelenir; mahkeme, iki haftalık süre içinde başvurulmadığını (süre geçirildikten sonra başvurulduğunu) tespit ederse, başkaca bir işlem yapmadan re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verir.
Somut uyuşmazlıkta; Davanın açıldığı ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 31/12/2015tarih, 2015/1777 E.,2015/1755 K. sayılı ilamı ile “ somut uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına girdiği” gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği ve kararda görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde tarafların mahkemeye başvurmak sureti ile dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın taraflara tebliği suretiyle ihtarına dair hüküm kurulduğu, davacı tarafa gerekçeli kararın 18/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, 8 günlük temyiz yoluna başvurma süresi içerisinde taraflarca temyiz isteminde bulunulmadığından kararın 27/01/2016 tarihinde kesinleştiği, davacının dosyanın yetkili ve görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair talebini 2 haftalık süre geçtikten sonra 12/02/2016 tarihinde yaptığı ve görevsizlik kararı veren mahkemece iki haftalık sürenin dolduğu gözden kaçırılarak herhangi bir karar verilmeksizin, dosyanın temyiz incelemesine konu kararı veren mahkemeye gönderildiği anlaşılmıştır.
Oysa yasanın düzenleniş şeklinden davanın açılmamış sayılmasına dair kararın görevsizlik kararını veren mahkemece verilebileceği dolayısıyla dosya kendisine hataen gönderilmiş olan mahkemece, (yapılacak ön incelemede) bu durumun tespiti ile yetinerek, dosyanın, davanın açılmamış sayılması kararı verilmek üzere, görevsizlik kararını vermiş olan mahkemeye gönderilmesi kararı ile yetinmesi gerekmektedir.
Ayrıca hemen belirtmek gerekirse ; yasa hükmünün yazılışından davanın açılmamış sayılması kararının kendiliğinden yasa gereği hüküm doğurduğu görevsiz mahkemece bu yönde bir karar verilmemesinin taraflara hak düşürücü süreden sonra dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilebilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edilebilmesi yönünde herhangi bir hak bahşetmeyeceğini de söylemek gerekir.
6100 sayılı HMK"nun 150/7. maddesi gereğince “Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır.” Bu nedenle dava taraflarının bu imkanı kullanmamaları halinde, davacının görevli mahkemede yeniden açılması gerekir. Bu nedenle aynı yasanın 20. maddesi gereğince dosya kendisine gönderilen mahkeme davanın açılmamış sayılmasına karar veremeyeceği gibi, yasa hükmü nedeniyle işin esasına girerek bir karar da veremeyecektir. Davanın açılmamış sayılmasının hukuki sonuçları tarafları doğrudan etkileyeceğinden yasadaki imkandan yararlanmayan davacının uyuşmazlığın mahkeme tarafından çözümü için davasını yeniden açması şarttır. Mahkemenin tarafsızlık ilkesinin bir sonucu olarak dosyayı görevsiz mahkemeye iade ile yetinmesi icabeder.
Hal böyle olunca, HMK"nun 20. maddesi uyarınca dosyanın görevsiz mahkemeye gönderilmesi gerekirken, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün değişik gerekçeyle re"sen BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.