3. Hukuk Dairesi 2017/12206 E. , 2018/6891 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalıya akaryakıt istasyonu olarak taşınmazı kiraladıklarını, davalının sözleşme gereğince KDV dahil ödemesi gereken 472.000 USD yi ödemediğini, alacağın tahsiline yönelik başlatılan icra takibine haksız itiraz ettiğini ileri sürerek icra takibine yönelik itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının edimlerinin yerine getirmediğini, KDV den sorumlu olmadıklarını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; alacağın 400.000 USD kısmı ödenmiş olduğundan bakiye 72.000 USD KDV bedeli yönünden itirazın iptaline, takip alacağı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen karar Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 19.10.2015 gün ve 2014/11086 E – 2015/ 8671 K sayılı ilamı ile " Davalı borçlunun 400.000 USD kira alacağını dava açıldıktan sonra 23.11.2012 tarihinde ödediği anlaşılmıştır. Türk Borçlar Kanunu 302. maddesinde kiralananla ilgili zorunlu sigorta, vergi ve benzeri yükümlülüklere, aksi kararlaştırılmamış veya kanunda öngörülmemiş ise, kiraya verenin katlanacağı düzenlenmiş olup 3065 Saylı Katma Değer Vergisi Kanunu 8/h maddesine göre Katma Değer Vergisinin mükellefi kiraya verendir. Kaldıki taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesinde Katma Değer Vergisini davalı borçlu tarafından ödeneceği kararlaştırılmadığı gibi kira bedelinin net olduğu da açıkça belirtilmemiştir. Bu durumda taraflar arasında kararlaştırılan kira bedelinin Katma Değer Vergisi dahil brüt kira bedeli olduğunun kabulü gerekmekte olup davalı borçlunun Katma Değer Vergisi tutarından sorumlu olduğu kabul edilemez. Mahkemece Katma Değer Vergisinden davalı kiracının sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir... " gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece; bozmaya uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda; 72.000 USD KDV yönünden davanın reddine, asıl alacak 400.000 USD üzerinden icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, reddedilen 72.000 USD yönünden %20 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle ilk kararı temyiz etmeyen davacının ödenen asıl alacağa yönelik icra takibinin fer-ilerine dair temyiz talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davacının 72.000 USD yönünden verilen kötüniyet tazminatına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
İİK 67/2.maddesi uyarınca itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötüniyet tazminatı olup, borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının kötüniyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötüniyetli değilse aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilemez.
Somut olayda, davacının icra takibi yapmakta kötüniyetli olduğu ispat edilememiştir. Bu nedenle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde 72.000 USD üzerinden %20 oranında tazminata karar verilmesi doğru değildir.
3- Davacının 400.000 USD yönünden verilen icra inkar tazminatına yönelik icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Mahkemece dava tarihinden sonra ödenen 400.000 USD yönünden davacı lehine icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş ise de hüküm fıkrasında oran yazılmaması doğru olmamıştır.
Ancak, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından; hükmün, HUMK"nun 438/7, C2 hükmü ve 6100 Sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasınının birinci bendine "asıl alacak 400.000 USD üzerinden hesaplanacak" ibaresinden sonra gelmek üzere "%20 oranında" ibaresinin eklenmesine, ayrıca hüküm fıkrasından davacı lehine verilen kötüniyet tazminatına dair üçüncü bendin çıkarılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.