
Esas No: 2012/10088
Karar No: 2012/23870
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/10088 Esas 2012/23870 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sultanbeyli İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/02/2012
NUMARASI : 2011/255-2012/61
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
İİK"nun 134/2. maddesinde; "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu"nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; ihalenin feshini isteyen şirket, Sultanbeyli 1. İcra Müdürlüğünün 2008/24697 sayılı dosyası ile borçlu aleyhine takip yapmış, ihalesi yapılan menkul niteliğindeki enkaz üzerine 06.06.2011 tarihinde haciz koydurmuş ve süresinde de satış istemiştir. Bu durumda adı geçenin İİK"nun 134. maddesinde belirlenen "satış isteyen alacaklı" sıfatı bulunduğundan ihalenin feshini istemeye hakkı vardır.
İİK.nun 106.maddesinde; "Alacaklı, haczolunan mal taşınır ise hacizden nihayet bir sene ve taşınmaz ise nihayet iki sene içinde satılmasını isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Aynı kanunun 110.maddesinde ise; "Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıp da, bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar" hükmü yer almaktadır.
Satış talebinin, yukarıdaki maddede öngörülen süreler içinde olup olmadığını icra müdürü re"sen gözetmelidir. Satış talebi, bu sürelerden sonra ise, istemi reddetmelidir. Satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesi, bu hususun kamu düzenine ilişkin bulunması nedeniyle süresiz şikayete tabidir. Satış isteme süresinin geçmesi nedeniyle haczin kalkmış olmasına rağmen yapılan ihalenin feshi gerekir(Baki Kuru, İcra El Kitabı, s. 520).
Somut olayda, satışa konu enkazın mahkemenin gerekçesinde de açıklandığı üzere 10.05.2010 tarihinde haczedildiği, alacaklı vekilinin, İİK.nun 106.maddesinde belirtilen bir yıllık süreden sonra, 27.06.2011 tarihinde fiili haczi yapılan menkul hükmündeki enkazın satışına esas olmak üzere kıymet takdirinin yapılmasını istediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, İİK.nun 110.maddesi gereğince anılan menkul üzerindeki haczin kalktığı gözetilerek, geçerli bir haciz olmaksızın yapılan ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.
Öte yandan kabule göre de; üçüncü kişinin istemi şikayet niteliğinde olup, mahkemece, şikayeti reddedilen üçüncü kişi hakkında vekalet ücretinin avukatlık asgari ücret tarifesinin 11/3.maddesi gereğince maktu hesaplanması gerekirken 6.190,00 TL nispi vekalet ücretine hükmolunması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ :Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/07/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.