Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1286
Karar No: 2019/10161
Karar Tarihi: 23.12.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/1286 Esas 2019/10161 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi'nde görülen bir davada, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesi tarafından davalı Kurum aleyhine karar verildi. İstinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın temyizen incelenmesi sonucu, dosyanın tekrar görüşüldüğü ve ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiği belirtildi. Davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin yöntemine uygun tebliğ edilememesi karşısında, hakkında yapılan takibe ıttıla tarihinden itibaren hak düşürücü süre işlemeye başlayacak olması nedeniyle, davacının ödeme emri kendisine tebliğ edilmese dahi dava açmakta hukuki yararının olduğu görüşüne varıldı. Bu nedenle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı bozuldu ve ilk derece mahkemesinin kararı hüküm olarak kabul edildi. Kanun maddeleri olarak, davanın ödeme emrinin iptali davası olduğu, ödeme emrine itirazın yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılabileceği ve bu tür davaların açılması zorunluluğu bulunduğu belirtilen 6183 sayılı Kanun'un 55. ve 58. maddeleri öne sürülmüştür.
10. Hukuk Dairesi         2018/1286 E.  ,  2019/10161 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi

    Dava, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
    II-CEVAP:
    Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece Mahkemesi tarafından
    ""Davanın Kısmen Kabulü ile
    a)Davalı Kurum tarafından, davacı ile ilgili olarak alınan 18.01.2016 tarihli ihtiyati haciz kararının iptaline, davacının yaşlılık aylığı üzerine konulan ihtiyati haczin kaldırılmasına
    b)Yapılan maaş kesintilerinin davacıya iadesinin gerektiğinin tespitine
    c)Davacıya ödeme emri henüz tebliğ edilmediği anlaşıldığından, ödeme emri ile ilgili talepelr hakkında karar verilmesine yer olmadığına
    d)Fazlaya dair talebin reddine "" karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, mahkemenin somut olaya ilişkin olarak vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, aleyhlerine olan kararın bozulmasını istemiştir.
    Davalı Kurum vekili, aleyhlerine olan kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
    Dava, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
    6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunludur.
    Dosya kapsamına göre, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin 7201 sayılı Tebligat Kanunun 12. ve devamı maddelerine göre yöntemine uygun tebliğ edilememesi karşısında, hakkında yapılan takibe ıttıla tarihinden itibaren hak düşürücü süre işlemeye başlayacak olup, davacının ödeme emri kendisine tebliğ edilmese dahi dava açmakta hukuki yararının olduğu gözetilerek esasa girilip inceleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi