17. Ceza Dairesi 2016/7405 E. , 2018/2369 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Katılan ... vekilinin temyiz talebini suça sürüklenen çocuk ... hakkında verilen beraat kararına hasrettiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
I)Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelemesinde:
Sanığın, suça sürüklenen çocuğun ilk seferde getirdiği hırsızlığa konu iki demir parçayı hakimiyet alanına soktuğu, ancak suça sürüklenen çocuğun ikinci seferinde diğer parçaları getirirken yakalanmasıyla sanığın yerini göstermesi üzerine sanığın yanında hırsızlık eşyaları ile güvenlik görevlileri tarafından yakalanması karşısında, hırsızlık suçunun tamamlandığı gözetilmeden, TCK"nın 35. maddesi gereği cezasında indirime gidilerek sanık hakkında eksik ceza tayin edilmesi, ve sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas ilam olmasına rağmen sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/3 maddesi “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” hükmü gereğince sanığın adli para cezasını ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği hususu gözetilmeden, sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde, para cezası ödenmediği takdirde hapis cezasına çevrileceği belirtilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesine atıfta bulunan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106.maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olduğu halde yargılama giderinin Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması gerektiği,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nun temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından seçenek yaptırımın yerine getirilmemesi halinde, hapis cezasının infaz edileceğine dair bölümün çıkarılması ve hükmün yargılama giderlerine ilişkin olan “sanıktan alınarak hazineye gelir kaydına” kısmının hükümden çıkartılması ile yerine “6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II)Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelemesinde:
1-Suça sürüklenen çocuk, yaşı büyük sanıkla birlikte demiryolu parçalarının sökülmesi eyleminde bizzat olay yerinde bulunup, olay sonrasında da bu sökülen parçaları sanığın yanına götürerek atılı hırsızlık suçunu diğer sanıkla birlikte iştirak etme iradesi ile işlediğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 37/1. maddesi gereği hırsızlık suçunun asıl faili sıfatıyla üzerine atılı suçtan mahkumiyeti yerine yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
2-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davasının, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 25/1. maddesinde yer alan ""Çocuk mahkemelerinde yapılan duruşmalarda Cumhuriyet savcısı bulunmaz."" şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak suça sürüklenen çocuğun yargılandığı tüm duruşmalara Cumhuriyet Savcısı"nın katılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 28/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.