Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10432
Karar No: 2018/3108
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10432 Esas 2018/3108 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/10432 E.  ,  2018/3108 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında, davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda, davacı işçi, işverene sunduğu 09/11/2013 tarihli dilekçeyle, ailevi durumlarını sebep göstererek iş sözleşmesini feshetmiştir. Dava dilekçesinde ise, çalışma şartlarının ağırlığı, fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi ve benzeri sebeplerle iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacı işçinin bir kısım belgeleri imzalaması karşılığında işverence haklarının ödeneceğinin vaad edildiği şeklindeki açıklamayla da, işçi imzalı belgeye karşı irade fesadı iddiasında bulunulmuştur. Öncelikle, irade fesadı iddiası bakımından, davacı tanıklarının fesih tarihinden çok önce işyerinden ayrılmış işçiler olduğu gözetildiğinde, fesih ile ilgili görgüye dayalı bilgileri bulunmamaktadır. Dolayısıyla, 09/11/2013 tarihli feshe ilişkin işçi imzalı dilekçeye karşı irade fesadı iddiası kanıtlanamamıştır. Fesih bildiriminde işyerinden ayrılma sebebi olarak “ailevi durumlar” ifadesi yazılı olup, bu açık ifadenin haklı fesih iddiasını içerdiği söylenemez. Fesih bildiriminde gös­terilen fesih sebebi ile bağlılık kuralının esas alınması gereklidir. Dolayısıyla, iş sözleşmesinin feshinin haklı bir sebebe dayanmadığı anlaşılmakla, davacının kıdem tazminatı alacağı talebinin reddi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
    3-Taraflar arasında çözümlenmesi gereken bir diğer uyuşmazlık yıllık izin ücreti alacağı noktasındadır.
    Davalı işverence dosyaya sunulan fesih ayına ilişkin (kasım 2013) imzasız ücret bordrosunda, brüt 380,24 TL yıllık izin ücreti tahakkuku bulunmaktadır. Dosya içeriğindeki, son aylık ücret ödemelerinin yapıldığı Yapı Kredi Bankası’na ait hesap dökümünde söz konusu ödemeye ilişkin bir kayıt bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece ilgili bankaya yazılan müzekkerede 09/11/2013 tarihine kadar olan kayıtların gönderilmesi istenmiştir. Oysa ki, iş sözleşmesinin 09/11/2013 tarihinde sona ermiş olmasına göre, fesih ayı bordrosu tahakkukunun fesih tarihinden sonra ödenmiş olması ihtimali mevcuttur. Bu halde, 09/11/2013 tarihi sınırlaması yapılmadan ilgili bankadan hesap dökümü celp edilmeli ve bahsi geçen bordro tahakkukunun ödenip ödenmediği belirlenerek, yıllık izin ücreti alacağı yeniden değerlendirilmelidir.
    Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi