22. Hukuk Dairesi 2018/601 E. , 2018/3160 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde röntgen teknisyeni olarak çalıştığını, iş akdinin haksız şekilde sonlandırıldığını beyan ederek işe iadesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, somut olayda işe iade davası yönünden şekli şartların bulunduğu, davacının iş sözleşmesinin yazılı olarak feshedilmediği, iş sözleşmesinin davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi sebebiyle feshedildiği belirtilmiş olup, emsal Yargıtay ilamları da dikkate alınarak işin bitmesi işletmesel karar kapsamında düşünülmeyeceği, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinde ..."nın asıl işveren olduğu, davalı Şirketin alt işveren olduğu, yazılı fesih bildirgesinin olmaması, işletmesel nedene dayalı feshin bulunmaması nedeniyle feshin geçersizliği ile davacının davalı şirketteki işe iadesi ile işe iadenin sonuçlarından boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatından tarafların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına dair karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti
Bölge Adliye Mahkemesi"nce, Mahkemesince dava dosyasındaki delillerin değerlendirilmesinde ve karar gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaat ve sonucuna varılarak yerinde görülmeyen istinaf başvurularının, 6100 sayılı H.M.K."nun 353/1-b(1) maddesi uyarınca esastan reddine dair karar verilmiştir.
Taraf vekillerince verilen karar temyiz edilmiştir. Dairemizin 24.04.2017 tarih 2017/31139 esas, 2017/9275 karar sayılı ilamı ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nce davalının istinaf sebeplerinin reddi konusunda yukarıda açıklanan şekilde bir gerekçe yazılmamıştır. Kanunun bu açık hükmüne göre Mahkemece deliller, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek sonucu açık ve somut gerekçeleri ile birlikte kararda belirtilmelidir. Aksi hal, karara karşı temyiz yollarına başvurmak isteyenin açıklama hakkını kısıtlayacağı gibi temyiz merciince kararın hukuki denetiminin yapılmasına da engel olur. Tüm açıklanan bu sebeplerle tarafların hukuki dinlenme haklarını ihlal etmeden usul kurallarının açık hükümlerine uygun şekilde gerekçeli olarak karar verilmesi gerekir. İstinaf Mahkemesince istinaf sebeplerinin reddi kararının gerekçesi tartışılıp açıklanmaksızın karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına dair karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılamada, Bölge Adliye Mahkemesi"nce Sağlık ve Yardımcı Sağlık Personeli Tarafından Yerine Getirilmesi Gereken Hizmetlerin Satın Alma Yoluyla Gördürülmesine İlişkin Esas ve Usullerin Tatbiki Hakkındaki Uygulama Talimatında; ... tarafından hizmetlerinin alt işverene verilmesi hususu kendi özel mevzuatlarında açık ve tereddüte mahal vermeyecek şekilde düzenlendiği, bu durumda davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğundan söz edilemeyeceğinden davalı Bakanlığın asıl işi mahiyetinde olan sağlık hizmetlerinin alt işverene verilebileceği ve asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulduğu kabul edilmesi gerektiği, Söz konusu Yargıtay kararından da açıkça anlaşılabildiği üzere davalılar arasındaki davaya konu hizmet alım sözleşmesinin muvazaalı olmadığı, davacı tarafın işe iade talebine gelecek olursak, davacı işçinin 6 aydan daha uzun bir süredir davalı işyerinde çalıştığı, iş sözleşmesinin 31.01.2016 tarihinde feshedildiği, ancak fesih bildiriminin davacı işçiye yazılı olarak bildirilmediği, davacı işçinin fesih tarihinden itibaren 1 aylık süre içerisinde söz konusu davayı açtığı, davalı işyerinde 30’dan fazla işçi çalıştığı, davalılar arasında da asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, Davalı alt işveren, asıl işveren ile olan sözleşmelerinin sona ermesi sebebiyle işçi azaltmak zorunda kaldığını, davacı işçiyi çalıştırabilecek başka da bir işyeri de bulunmadığını belirterek işletmesel sebeplerle asıl işveren ile alt işveren arasındaki sözleşme süresinin sona ermiş olması sebebiyle alt işverenin asıl işverenden bağımsız bir işletmesi ve işyeri organizasyonu bulunması nedeniyle davacı işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesinin geçerli bir fesih sebebi olmayacağı, ayrıca dosya kapsamında yapılan incelemede davacı işçiye yazılı fesih bildiriminde bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemesince dava dosyasındaki delillerin değerlendirilmesinde ve karar gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaat ve sonucuna varılarak yerinde görülmeyen istinaf başvurularının 6100 sayılı H.M.K."nın 353/1-b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ..."nın tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi"nce davalı ..."nın istinaf başvurusu talebinin reddine karar verilmiş olup yargılamada davalı lehine avukatlık ücreti takdir edilmesi hatalı olup bozma nedenidir. Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 370/2. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün vekalet ücretine ilişkin 2. fıkrasında yer alan "karar tarihine göre 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ..."na takdirine" cümlesinin çıkartılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.