Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13556
Karar No: 2015/2097
Karar Tarihi: 12.02.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/13556 Esas 2015/2097 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/13556 E.  ,  2015/2097 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BODRUM 4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 26/02/2014
    NUMARASI : 2013/174-2014/75

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av.O. F. geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmediler. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı tarafından davalıya 12.000 Dolar ve 4.500 Dolar tutarında iki ayrı banka havalesi gönderildiğini, ancak davalının bu bedelleri davacıya iade etmediğini, alacağın tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı savunmasında; davacı tarafa böyle bir borcunun bulunmadığını, banka ile gönderilen havale bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun karşılığı olarak gönderildiğinin ispatı olduğunun kabulü gerektiğini beyan ederek, davanın reddine ve davacının kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; davacı tarafın ilk dava dilekçesinde, karz akdine dayandığı, ancak buna ilişkin yazılı delil ileri süremediği, davalı tarafa yemin teklif ettiği, davalının da teklif edilen yemini kabul edip, davaya konu paraları borç olarak almadığını, yeminli beyanında ifade ettiği, bunun üzerine davacı tarafın davasını tamamen ıslah edip, davayı sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayandırdığı, ıslah sonrasında, dava konusu paraların alınamamış hizmete ilişkin olarak gönderdiğini belirttiği, ne var ki; bu iddiasını ispat edecek hiçbir delili mahkemeye sunmadığından davanın ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine ve davacının kötüniyetli olduğu gerekçesi ile alacağın %20"si oranında kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmiştir.
    Dava konusu uyuşmazlık, yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda istirdatı talebine ilişkindir.
    Yargılama sırasında davacı taraf mahkemeye hitaben verdiği 02.10.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile, davasını tamamen ıslah ederek, davayı sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayandırmış ve davalıya gönderilen banka havalelerinin, bir hizmet karşılığı olduğunu, ancak bu hizmetin alınamadığını beyan etmiştir.
    Hukuk Muhakemeleri Kanununun 176 vd. maddelerinde, ıslah müessesesi düzenlenmiş olup, bu maddeler doğrultusunda somut olaya baktığımızda, davacı tarafın, yargılama safhasında, davasını ıslah ettiği ve yapılan bu ıslahın da geçerli bulunduğu görülmektedir.
    Davacı ıslah ile, dava sebebini değiştirebilir. Dava konusu olayda da, davacı dava sebebinin değiştirerek, alınamamış hizmete ilişkin istirdat davası olarak talebini ıslah ettiğini belirtmiştir.
    Medeni Kanun madde 6 gereğince; "Kural olarak herkes, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür."
    Davacı taraf, davasını ıslah etmesinin ardından süresi içinde verdiği 13.12.2013 tarihli dilekçesi ile, yeni dava sebebine göre delillerini sunduğu, "...tanık, yemin ve gerekirse de bilirkişi incelemesi ..." ile iddiasını ispat etmek istediğini beyan etmiştir.
    Öyle ise, mahkemece; bu ilke ve esaslar gözetilerek, davacının 13.12.2013 tarihli dilekçesindeki delilleri değerlendirilerek, iddiasını ispat imkanı verilmesinden sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davacının iddiasını ispat edecek hiç bir delili mahkemeye sunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi