20. Hukuk Dairesi 2017/912 E. , 2017/5010 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan 05/11/2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ve arkadaşları vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 23/05/2017 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davalılar ... ve arkadaşları vekili Av. ... ile ... geldiler, karşı taraftan davalı ..., ... vekili Av...., davacı ... ve ... vekili Av. ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenin/gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili dava dilekçesinde, dava dışı ... sitesi tarafından ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/237 Esas sayılı dava dosyası üzerinden müvekkilleri aleyhine açılan davanın yargılaması sonucunda, oluşan zararların tahsiline karar verildiğini, davalıların da müvekkilleri ile aynı dönemde yönetim kurulu üyesi olduklarını ve doğan zarardan müteselsilen sorumlu olduklarını, esasen ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin yargılaması sırasında temin edilen bilirkişi raporunda davalıların doğan zarardan sorumlu olduklarının ifade edildiğini, bu nedenle söz konusu bilirkişi raporu ve dava dilekçelerinde belirtildiği üzere her bir davalının sorumlu olduğu dönem ve miktarlar itibariyle şimdilik 1000.-TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı ve davalıların belirli tarihlerde apartman yönetiminde yönetim kurulu başkanı ve üyeleri olarak görev yaptıkları ve bu itibarla görev yaptıkları dönem açısından görevlerindeki aktif yada pasif konumları dikkate alınmaksızın sorumluluklarının gerektiği kanaatiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/2465 Esas sayılı dava dosyası ile ... sitesi yönetimi tarafından davalılar ..., ... ve ... aleyhine alacak davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile 69.461,52.-TL"nin davalıların fiilen görevlerinin sona ermesinden sonra işleyecek faizleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, ... 29. İcra Müdürlüğünün 2010/18531 Esas sayılı dosyası ile verilen kararın icrası açısından icra takibinde bulunulduğu, takip sırasında takip konusu borcun ... ve ... tarafından 22.08.2012 tarihinde ödenerek dosya borcunun kapatıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece TBK"nın 73. maddesi uyarınca,"rücu isteminin tazminatın tamamen ödendiği ve birlikte sorumlu olunan kişinin öğrenildiği tarihten itibaren başlayarak iki yılın ve her halde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on
yılın geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağı" şeklindeki hüküm dikkate alınarak, ödemenin gerçekleştiği 22/08/2012 tarihinden, davanın açıldığı 21/07/2014 tarihinde 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı kanaatine varılarak hüküm kurulmuş ise de ödenen meblağ 69.461,52.-TL olup, davacı 21/07/2014 tarihli dava dilekçesi ile 1000.-TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı 06/10/2015 tarihinde 47.597,60.-TL üzerinden ıslah yapmış ise de talep edilmeyen kısım yönünden 22/08/2014 tarihi ile zaman aşımı süresi dolmuştur.
Bu durum karşısında dava veya icra takibinin ancak dava edilen miktar yönünden zamanaşımını keseceği kalan kısım yönünden zamanaşımının işlemeye devam edeceği gözetilmeksizin ıslah edilen bölüm yönünden zamanaşımı nedeniyle takibin reddedilmesi gerekirken yazılı şekilde tamamına ilişkin kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 1480,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar ... ve arkadaşları ile ... ve arkadaşlarına verilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/06/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.