21. Hukuk Dairesi 2015/4877 E. , 2016/459 K.
"İçtihat Metni"ESAS NO : 2015/4877
KARAR NO : 2016/459
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4877
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekillerince ve dahili davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı dava dilekçesinde, 02/09/2009 - 02/05/2011 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde çalıştığını ancak sigortalı günlerinin tam olarak bildirilmediğini belirterek 09/02/2009 - 02/05/2011 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile sigorta sicil numarası ile davalı kuruma kayıtlı davacı Y.. I.."ın 02/08/2009 - 02/05/2011 tarihleri arasında ayda 30 gün asgari ücretle diğer davalılara ait sicil nolu işyerinde çalıştığı; davalı kuruma 197 günlük hizmet süresinin bildirilmediğinin tespitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay 16.9.1999 gün 1999/21-510-, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün sayılı kararları da bu doğrultudadır.
.../...
Somut olayda, davacının dava dilekçesinin açıklamalar kısmında 02/09/2009-02/05/2011 tarihleri arasındaki hizmetinin tespitini talep ettiğini bildirmesine rağmen talep sonucu kısmında 09/02/2009-02/05/2011 tarihleri arasındaki sigortalılığının tespitine karar verilmesini talep ettiği anlaşıldığından davacının talebinin hangi tarihler arasında çalıştığının tespitine yönelik olduğu açıklattırılmadan, Belediye tarafından davalı işyerinin 04/08/2009 tarihinde O.. A.. tarafından işletilmeye başlanılıp aynı kişi tarafından 15/02/2010 tarihli dilekçe ile Ş.. A.."e devredildiğinin, Ş.. A.."in tarihinde işletilmeye başladığının bildirildiği, davalı Ş.. A..e"e ait sicil numaralı işyerinin 18/02/2010 tarihinde kanun kapsamına alınıp davacının bu tarihten sonra bu işyerinden sicil numaralı işyerinden yapılan bildirimleri de dikkate alınmadan hüküm kurulmuş olması hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, davacının talebinin hangi tarihler arasında çalıştığının tespitine yönelik olduğunu açıklattırmak, davalı O.. A.. adına işyeri kaydı bulunup bulunmadığını Kurumdan sormak, işyeri kaydının bulunduğunun anlaşılması halinde bu işyerinin ve davalı Ş.. A.."e ait sicil numaralı işyerinin dava konusu döneme ait dönem bordrolarını getirtmek, dönem bordrolarında ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, davacının hangi tarihler arasında hangi işveren yanında çalıştığını belirlemek, davacının 03/02/2009-22/06/2009 ve 01/07/2009-27/08/2009 tarihleri arasında bildirimi yapılan sicil numaralı işyerinin kime ait olduğunu Kurumdan sormak, bu işyerinin dava dışı bir işverene ait olduğunun anlaşılması halinde bu dönemlerle çakışmayacak şekilde toplanan delillerin sonucuna göre davacının hangi tarihler arasında hangi işveren yanında çalıştığını tespit edip karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden Kurum haricindekilere iadesine, 21/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.