20. Hukuk Dairesi 2015/17067 E. , 2017/5080 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ... ilçesi ... köyü 745 ve 749 parsel sayılı taşınmazlar sırasıyla iki katlı ev ve bahçesi ile tarla niteliğinde ... adına tapuda kayıtlıdır.
Davacı vekili 17/12/2012 tarihli dava dilekçesiyle, sınırlarını bildirdiği ve kısmen tapusuz taşınmazda kısmen 745 ve 749 sayılı parsellerde kaldığını belirttiği taşınmazda müvekkili yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın müvekkili adına tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile 18/03/2014 tarama tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi gösterilen 976,74 m²’lik kısmın tarla vasfı ile davacı adına; 749 parsel içerisinde kalan (C) harfi ile gösterilen 211,31 m²’lik kısmın tapusunun iptali ile bu kısmın davacı adına tapuya tesciline,
(B) harfi ile gösterilen 745 parsel içerisinde kalan kısmın feragat nedeni ile reddine, (D) harfi ile gösterilen kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Orman Yönetimi yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından (A) ve (C) harfleri ile gösterilen kısımlar yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, tapusuz taşınmazın tescili ile birlikte tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde seri bazda yapılan orman tahditi 23.09.1969 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiş, 2/B uygulaması 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp ilan edilerek 23.05.1991 tarihinde kesinleşmiştir. Çekişmeli 745 ve 749 parsel sayılı taşınmazlar tespit harici olup ... adına ihdasen oluşmuştur.
Dava, davacı gerçek kişi tarafından, davalı ... Belediye Başkanlığı, ..., ...e karşı husumet yöneltilerek açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK"nın 50. maddesinde medenî haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın davada taraf ehliyetine de sahip olacağı, 51. maddesinde dava ehliyetinin medenî hakları kullanma ehliyetine göre belirleneceği, 114/d maddesinde ise taraf ve dava ehliyetinin dava şartlarından olduğu ve 115. madde uyarınca da mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmektedir.
4721 sayılı TMK"nın 47, 48, 49 ve 50. maddelerinde de tüzel kişiliğin kazanılması, hak ehliyeti ile fiil ehliyeti ve bunun kullanılmasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
442 sayılı Köy Kanununun 37/7 maddesi uyarınca da köy tüzel kişiliği adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukukî bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
Ancak, On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince;
1) Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.
2) Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülkî sınırlarıdır.
3) Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülkî sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.
Bu hüküm Kanunun "Yürürlük" başlıklı 36. maddesi uyarınca ilk mahalli idareler genel seçiminin yapıldığı 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Somut olayda, 6360 sayılı Kanun gereğince Büyükşehir sınırlarının il mülki sınırı haline gelmesi nedeniyle Antalya Büyükşehir Belediyesinin ilgili kamu tüzel kişisi sıfatıyla davada taraf olarak yer alması gerekli olduğundan, 6360 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince işlem yapılması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ...nin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 07/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.