21. Hukuk Dairesi 2015/15497 E. , 2016/583 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Konya 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2015
NUMARASI : 2015/96-2015/407
Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihin Türkiye içinde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun ve tahsis tarihini takip eden aybaşından itibaren 5510 sayılı yasa 4-1/b kapsamında yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle davacının Almanya"da ilk defa çalışmaya başladığı 01.08.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulüne dair hükmün yerinde olmasına göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının Almanya"da ilk defa çalışmaya başladığı 01.08.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulü ile davacının 4/1-(b) bendi (Bağ-Kur) kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 01.08.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile davacının 01.02.2015 tarihinden itibaren 4/1-(b) bendi (Bağ-Kur) kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
Somut olayda, 15.01.2015 yaşlılık aylığı yazılı talep tarihinde 26 yıl sigortalılık süresi, 45 yaş ve 7200 gün prim ödemesi bulunan davacının 01.02.2015 tarihinden itibaren 4/1-(b) bendi (Bağ-Kur) kapsamında yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için 3201 sayılı Yasa"nın 6/A maddesi gereğince yurda kesin dönüş yapmış olması zorunludur.
Kesin dönüş kavramının tanımı Yönetmelik"in "Tanımlar" başlıklı 4.maddesinin (d) bendinde yapılmıştır. Buna göre kesin dönüş; aylık tahsis talebinde bulunanların yurtdışındaki çalışmalarının sona ermesini, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almamaları durumunu ifade eder. Bu tanımda geçen sosyal sigorta ödeneği deyiminden; çalışma yaşamı süresince karşılaşılan hastalık, iş kazası, meslek hastalığı veya işsizlik gibi riskler nedeniyle iş göremezlik veya işsizlik gibi adlar altında yapılan ikamete dayalı ödenekler, sosyal yardım ödeneği deyiminden ise bulunulan ülke mevzuatı kapsamında, geçimlerini sağlayacak hiçbir gelirleri olmayan veya mevcut gelirleriyle geçimlerini sağlamakta güçlük çeken kişilerin asgari geçim düzeyi ile sınırlı olmak üzere geçimlerinin sağlanması amacıyla kamu kurum ve kuruluşları tarafından muhtaçlık durumuna ve süresine göre ödenen, ikamet şartına bağlı nakdi yardımlar anlaşılmalıdır.
Yurda kesin dönüş, yurt dışında çalışan Türk vatandaşlarının, çalışma hayatına yönelik tüm ilişkilerini gerek çalıştığı işyerleri ve gerekse ilgili olduğu tüm sosyal güvenlik kuruluşları yönünden sona erdirerek yerleşmek ve sosyal güvenliklerini burada sağlamak üzere Türkiye’ye dönüş yapmalarını ifade eder. Kısaca, “yurt dışı çalışma ilişkisinin ve bu bağlamda sosyal güvenlik kurumlarıyla sigortalı ilişkinin sona ermesi”dir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.10.1997 gün ve 1997/10-588-857 E.K ve 1998/10-645 E. 1999-237 K.)
Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında;
Almanya Sigorta Kurumu tarafından düzenlenen 17.07.2015 tarihli hizmet belgesine göre; davacının 31.05.2015 tarihine kadar sigortadan muaf çalıştığı anlaşılmaktadır. Sigortadan muaf çalışmada, sigortalının ücretinden prim kesilmemekte ise de bu husus çalışma ve gelir elde etme gerçeğini ortadan kaldırmadığı için 3201 sayılı Yasa"nın 6/A maddesi gereğince yurda kesin dönüşe engel olup aylık talebinin reddi gerekir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve davacının yaşlılık aylığı istemi reddedilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.