15. Ceza Dairesi 2020/9937 E. , 2020/11856 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan sanıklar ... ve ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1 (2 kez) ve 52/2. (2 kez) maddeleri gereğince ayrı ayrı 2 yıl hapis ve 4.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/12/2018 tarihli ve 2016/7 esas, 2018/300 sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 31/08/2020 gün ve 94660652-105-34-8131-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2020 gün ve 2020/83726 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu .
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede ;
Somut olayda, kovuşturma devam ederken Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/03/2018 tarihli yazısı ile sanıklar hakkındaki basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında kaldığı, bu nedenle uzlaştırma işlemlerinin yapılması talebiyle dosyanın Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı uzlaştırma bürosuna gönderilmesi üzerine, yapılan uzlaştırma işlemleri neticesinde taraflara ulaşılamadığı, "sanıklar ... ile ..."a telefonla ulaşılamadığı ve başka bir iletişim bilgileri de bulunmadığı" gerekçesiyle taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığına dair uzlaştırma raporu tanzim edilmiş ise de;
Dosya kapsamına göre, devam eden yargılama sırasında sanık ..."un ifadesinin alındığı 27/07/2017 tarihli oturumda başka bir suçtan dolayı Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunduğu, yine sanık ..."ın talimatla ifadesinin alındığı 04/04/2016 tarihli oturumda Emirdağ Açık Cezaevinde hükümlü olarak bulunduğunun anlaşılmasına rağmen, uzlaştırmacı tarafından sanık ..."a ait dosyada yer alan PTT gönderi takibine dair belgeden anlaşılacağı üzere Yeşilkent Mah. G 607 SK.No:36 İç Kapı No:4 adresine tebligat işleminin yapıldığı ve anılan tebligatın da 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre doğrudan muhtara tebliğ edildiği; sanık ... yönünden de dosyada herhangi bir vasi tayinine ilişkin karar olmamasına rağmen sadece sanığın vasisi olduğuna dair açıklamaya yer verilerek vasi ..."un adresine doğrudan "mernis" şerhli olarak tebligatın çıkartıldığı anlaşılmakla, uzlaştırmacı tarafından ilk önce sanıkların uzlaştırma teklifi sırasında cezaevinde bulunup bulunmadıklarının tespit edilmesi gerektiği, şayet cezaevinde değiller ise bu kez bilinen son adreslerinin tespiti ile 7201 sayılı Kanun"da açıkça anlatıldığı üzere, öncelikle sanıkların bilinen en son adresleri (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkartılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Kanun"un 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, kaldı ki uzlaştırma raporunda sanıklara ait olduğu belirtilen telefonlar aranarak sanıklara ulaşılamadığının belirtildiği, ancak söz konusu telefon numaralarının sanıklar tarafından kullanıldığına dair bir tespitin de bulunmadığı cihetle, bu halde öncelikle sanıkların bilinen en son adreslerinin tespitine yönelik yapılacak detaylı bir araştırma neticesinde bulunan adrese tebliğ yapılması gerektiği, tebliğin iade edilmesi halinde adres kayıt sistemindeki en son yerleşim yeri adresine tebliğ işleminin yapılması gerektiği, uzlaştırma raporundaki gibi sadece sanıklara telefonla ulaşılmaması hususunun uzlaştırma aşaması için yeterli olmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1)Sanık ... yönünden yapılan uzlaştırma işlemine dair kanun yararına bozma istemiyle ilgili olarak yapılan incelemede;
Ceza Muhakesinde Uzlaştırma Yönetmeliği"nin 31/7 maddedi uyarınca; ""Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da yapılan araştırmaya rağmen adresin belirlenememesi gibi başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa, katılana veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde bu hususun tutanakla tespit edilmesinin ardından uzlaştırmacı tarafından uzlaştırma işlemlerine son verilir."" hükmü nazara alındığında; uzlaştırmacı tarafından sanığın son beyan ettiği adresine uzlaştırma teklif formunun tebligat kanunu madde 21"e göre tebliğ edildiği ve uzlaştırma işlemlerinin yapıldığı tarihte UYAP sistemindeki kayıtlara göre de cezaevinde olmadığı anlaşıldığından itiraz edilmeksiniz kesinleşen karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE,
2)Sanık ... yönünden yapılan uzlaştırma işlemine dair kanun yararına bozma istemiyle ilgili olarak yapılan incelemede;
UYAP sistemine göre sanığın cezaevinde olmadığı ve dosya içerisinde herhangi bir vasilik belgesi bulunmayan ancak vasisi olduğu belirtilen ..."a uzlaştırma teklifinin tebliğ edildiği nazara alındığında ; sanığın son beyan adresine uzlaştırma yönetmeliğine uygun olarak tebliğ edilmeden uzlaşma sağlanamadığının bildirildiği nazara alındığında ; kanun yararına bozma atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle,Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/12/2018 tarihli ve 2016/7 esas, 2018/300 sayılı kararının , 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, hükümlü, bu suç nedeniyle cezaevine alınmışsa, cezasının İNFAZIN DURDURULMASINA, başka suçtan tutuklu ve hükümlü değilse bu suçtan derhal tahliyesi için ilgili Cumhuriyet başsavcılığına müzekkere yazılmasına 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.