3. Hukuk Dairesi 2014/9174 E. , 2015/2448 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ŞEMDİNLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2014
NUMARASI : 2013/240-2014/88
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; muris F. S. "in 02.05.1980 tarihinde vefat ettiğini, tüm malvarlığını ......... Noterliğinin 20/12/1974 tarih, 1974/138 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile müvekkilinin 10.01.1987 tarihinde vefat eden annesi G.. E.."a vasiyet ettiğini; Gülbeyaz"ın mirasçıları olarak müvekkili ile davalıların kaldıklarını, vasiyetnamenin Şemdinli Sulh Hukuk Mahkemesinin 28.02.2013 tarih 2013/4 -25 E.K. sayılı kararı ile açılarak mirasçılara okunduğunu, kararın 18.04.2013 tarihinde kesinleştiğini; davalıların, vasiyetnamenin iptali davası açmadıklarını ileri sürerek; vasiyetnamenin müvekkili lehine tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, usulüne uygun tebligata rağmen, cevap dilekçesi sunmamış; duruşmaya da katılmamışlardır.
Davacı vekili duruşmadaki beyanında, vasiyetnamede yazılı yerlerle ilgili daha önce Şemdinli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/148 Esas sayılı dosyasında keşif yapıldığını, keşif neticesinde vasiyetnamede yazılı yerin .......... ilçesi, ........Mah. ........ Mevkii, 122 ada, 1 ve 2 nolu parseller olduğu, ......... no.lu parselin S. S. adına, ....... no.lu parselin İ. Ö. adına tescil edilmiş olduğunun anlaşıldığını; S. S. "in, vasiyetnameyi imzalayan muris F. S. "in eşi olduğunu, S. S. "in muristen başka mirasçısı olmadığını belirterek; vasiyatname doğrultusunda 1....... parsel numaralı taşınmazın müvekkil adına tescilini istemiştir.
Mahkemece; vasiyetnameyi düzenleyen muris F. S. adına kayıtlı taşınmazın bulunmadığı, vasiyet edilen gayrimenkullerin başkasının adına kayıtlı olduğu; böylece, vasiyetnamenin infaz kabiliyetinin olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Vasiyet eden; vasiyet tarihi itibariyle yalnızca adına kayıtlı olan taşınmazları değil, murislerinden kendisine miras olarak intikal edecek taşınmazları da vasiyet edebilir.
Dava konusu vasiyetnamenin, 20.12.1974 tarihinde noterde düzenlendiği; murisin vasiyetname ile ölen kocası S. S. "den kendisine intikal eden ve bu dava öncesinde Şemdinli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/148 E. sayılı dosyasında yapılan keşif ile belirlenen ........ İlçesi ......... Mahalle ........... mevkii 122 ada, 1 ve 2 parselde kayıtlı taşınmazları kızkardeşi ve davacının murisi G.. E.."a vasiyet ettiği; vasiyetnamenin açılması ve okunması dosyasının 18.04.2013 tarihinde kesinleştiği; bu davanın ise, 07.10.2013 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından, vasiyetnameye konu 122 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın Reşit oğlu S. S. adına, 122 ada 2 parsel sayılı taşınmazın İ. Ö. adına tapuda kayıtlı olduğu, muris F. S. adına tapuda kayıtlı taşınmazın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece; sağlıklı bir yargılama yapılabilmesi için, öncelikle, vasiyet eden muris F. S. "in nüfus kayıtları celbedilmeli, davacı tarafa murise ait veraset ilamını çıkartmak üzere yetki ve süre verilmeli; vasiyet edene, vasiyetname konusu ve davacı tarafından talep edilen 122 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın, murisi Safi Sakin"den intikal edip etmediği belirlenmelidir.
Dava tarihinde (halen), vasiyetnameye konu taşınmazın muris adına kayıtlı olmadığı anlaşıldığına göre; mahkemece, davacı tarafa, dava konusu taşınmazın, muris adına intikalini gerçekleştirmesi için süre verilmeli ve bundan sonra oluşacak sonuç dairesinde (tenfizle ilgili) bir hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.