10. Hukuk Dairesi 2018/3590 E. , 2019/2282 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, aksine kurum işleminin iptali ile maluliyet aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı Kurum avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi uyarınca; "Hâkim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." Hükmü mevcut olup aynı Kanunun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, aldırılan raporlara göre, davacının vasisi olduğu ..."un 28.05.2004 tarihinden itibaren çalışma gücünün %60"ını kaybetmiş olduğunun tespitine, dair karar verilmiş ise de; bozma sonrasında aldırılan 14.12.2017 tarihli rapor ile sigortalının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kapsamında,14.09.1998 işe giriş tarihinde beden çalışma gücünün en az %60(yüzdealtmış)"ını kaybetmemiş olduğu, hastalığının kronik hale gelmesi nedeniyle 600 Yataklı Kasımpaşa Deniz Hastanesi"nin 28.05.2004 tarihli, 505 sayılı raporunun düzenlendiği tarihten itibaren çalışma gücünün %60 (yüzdealtmış)ının kaybetmiş olduğu çalışamayacak derecede malul sayılacağı hususu belirtilmiş olduğu dikkate alındığında, 5510 sayılı Yasa’nın 27/b maddesi uyarınca sigortalının 14.01.2010 tarihli tahsis talebine göre, infaza elverişli şekilde ve taleple bağlı kalınarak, bu tarihi takip eden 01.02.2010 tarihinden itibaren aylık bağlanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, bu duruma göre verilen hükmün kısmen kabul niteliğinde olmasına ve avukatla temsil edilen davalı Kurum lehine maktu vekâlet ücreti verilmesinin gerekmesine, aynı şekilde davada, kısmen kabule karar verildiğine göre 6100 sayılı HMK."nun 312 ve 323. maddelerine uygun şekilde, tarafların haklı çıktıkları oranda yargılama giderlerinin paylaştırılarak karar verilmesi gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının tamamının silinerek yerine;
1-Davanın kısmen kabulüne, davacı ...’un 01.02.2010 tarihinden itibaren maluliyet aylığına hak kazandığının tespitine, fazla istemin reddine,
2-5502 sayılı Yasanın 36. maddesi uyarınca SGK harçtan muaf olduğundan aleyhine harca hükmedilmemesine,
3-Davacının yatırmış olduğu 24,30 TL peşin harç ve 24,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 48,60 TL harcın talep halinde kendisine iadesine,
4-Adli Tıp Kurumu rapor ücreti olan 1.575, 00 TL (14.12.2017 tarihli rapor ücreti olan 815, TL, 08.10.2015 tarihli rapor ücreti olan 760,00 TL) ile 374,00 TL yargılama gideri toplamı 1949,00 TL’nin kısmen kabule göre takdiren 1750,00 TL’sinin davalı kurumdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,” hükmünün yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.03.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.