17. Ceza Dairesi 2016/14626 E. , 2018/2773 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Suça sürüklenen çocuklar; ... ve ... yönünden hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihinde 15 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı Yasa"nın 31/2. maddesi uyarınca işledikleri suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olup olmadığı konusunda uzman hekimden rapor alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş ise de, suça sürüklenen çocukların ceza sorumluluğu bulunmadığı kabul edilerek karar verilmesi karşısında, aleyhe temyiz bulunmadığından, karar celsesinin kapalı yerine açık yapılması telafisi mümkün bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usûl ve kanuna uygun bulunan hükümlerin, tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II. Suça sürüklenen çocuk ... yönünden ise suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan kurulan hükme, suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Suça sürüklenen çocuk ... yönünden, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ""Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların"" uzlaşma kapsamına alındığı, suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun üst sınırının ise üç yıl hapis cezası ile birlikte adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında;
Ceza Muhakemesi Kanunu"nda düzenlenen ve usul hukuku kurumu olan uzlaşma yolunun ceza muhakemesi hukukunda mümkün olan sanık lehine genişletici yorum ve kıyas ile suça sürüklenen çocuk hakkında uygulanarak üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis cezaları yanında adli para cezalarına da hükmedilmesi halinde suçun uzlaşma kapsamı içerisinde kalmaya devam edeceği, hapis cezası ile birlikte hükmolunan adli para cezalarının suçun üst sınırına etki etmeyeceği ve suçu uzlaşma kapsamı dışına çıkarmayacağı değerlendirilerek yapılan incelemede,
5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamında bulunması sebebiyle 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Suça sürüklenen çocuk ..."in atılı suçu tüm aşamalarda işlemediğini savunması, diğer suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."in savunmaları ile birlikte değerlendirildiğinde, suça sürüklenen çocukların, müşteki ..."i balkonunda otururken gördükleri, müştekiye su içmek istediklerini belirttikleri, suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."nin müştekinin rızası ile eve girdikleri, suça sürüklenen çocuk ..."ın eve girmeyerek dışarıda beklediği, suça sürüklenen çocuk ... ve ..."in evden çıktıklarında evden telefonu çaldıklarını suça sürüklenen çocuk ..."e söyledikleri, ..."in diğer suça sürüklenen çocukların hırsızlık eylemine iştirak ettiğine dair, hükümlülüğüne yeter, kesin, inandırıcı, her türlü şüpheden uzak somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden beraat yerine, yazılı biçimde hükümlülüğüne karar verilmesi,
Kabule göre de;
3-Suç tarihinde 15 yaşını bitirmemiş olan suça sürüklenen çocuk ..."in 5237 sayılı TCK’nın 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 11. maddesi uyarınca, 29.03.2013 tarihinde işlediği konut dokunulmazlığının ihlali ve hırsızlık suçlarının hukuksal anlam ve sonuçlarını algılayabilme ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediğine ilişkin rapor aldırılması gerekirken, duruşmaya devamla yazılı biçimde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.