16. Hukuk Dairesi 2015/7496 E. , 2018/3789 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan yüzölçümleri tutanaklarında yazılı 112 ada 33, 128 ada 22, 233 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 127 ada 18, 128 ada 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazlar tapu kaydı, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle payları oranında ... mirasçıları adına tespit edilmiştir. ... mirasçılarından, davacı ..., pay satın almaya dayanarak tespit maliklerinden mirasçı ... payına yönelik olarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davalı ... payının davacı ... payına eklenmesi suretiyle, çekişmeli taşınmazların ... ve müşterekleri adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; 112 ada 33, 127 ada 18, 128 ada 22, 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazlar ile 233 ada 1 nolu parselin dahili davalılar adına tespit gören hisseleri dışındaki kısmının evveliyatında kök muris ...’e ait olup ölümüne kadar kök muris tarafından malik sıfatıyla zilyet edildiği, kök muris ..."in ölümünden sonra mirasçıları tarafından yapılan taksim sonucu davaya konu 112 ada 33 parsel sayılı taşınmazın, bekar olarak kadastro tespitinden önce 11.02.2004 tarihinde vefat eden ...’e, davaya konu 128 ada 22 parsel sayılı taşınmazın 09.04.2001 tarihinde vefat eden ...’e, kadastro tespitinden önce bir bütün olarak taksime tabi tutulan davaya konu 127 ada 18 ve 128 ada 22, 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazların ise kök muris ...’in kız evlatları olan ..., ... ve ...’e kaldığı, davaya konu 127 ada 18 nolu parselin teknik bilirkişinin dosyaya sunduğu 14.07.2014 havale tarihli rapor ve ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kısmının ... tarafından dava dışı ücüncü kişiden satın alındığı, davaya konu 233 ada 1 nolu parselin ise taksime tabi tutulmadığı bilirkişi ve tanık beyanlarından anlaşılmış ise de davaya konu toplam 6 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde kök muris ... mirasçıları adlarına hisseleri oranında tespit gördüğü, kök muris ..."in ölümünden sonra mirasçılar arasında yapılan taksim sonrasında davalı ...’ın kendisine düşen taşınmazlardaki hissesini noter senedi ile davacı asil ...’e satıp devrettiği ve davacı asil ...’in sözleşme sonrası davaya konu taşınmazları zilyet ettiği ve fındığını topladığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 15. maddeleri gereğince malik sıfatıyla zilyetlikle edinme koşullarının davacı lehine oluştuğu, davaya konu taşınmazların tespit tutanaklarındaki davalı asil ...’a ait hissesinin iptal edilerek davacı asil ...’e eklenmesi gerektiği gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de kök muris ... "in terekesinin ne şekilde taksim edildiği, taşınmazlar üzerinde kimin ne suretle ne zamandan beri zilyet olduğu, taşınmazların satışa konu olup olmadığı kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabimesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak olan keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, halen kimin zilyetliğinde olup, nasıl tasarruf edildiği, taşınmazların taksime tabii tutulup tutulmadığı, taksime konu olmuşsa taksimin tarihi, taksimle kime hangi taşınmazın düştüğü, taşınmazlar üzerinde zilyetliği bulunanların ne sıfatla ve ne zamandan beri zilyet olduğu, taşınmazların satıma konu edilip edilmediği maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; taksim, zilyetlik ve satış durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 07.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.