20. Hukuk Dairesi 2016/182 E. , 2017/5288 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... beldesi ... mahallesinde bulunan 187 ada 9 parsel sayılı 2594,02 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ... vasfıyla ... adına, 187 ada 11 parsel sayılı 13.070,16 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden fındık bahçesi vasfıyla ... adına, ... beldesi yeni mahallede bulunan 402 ada 2 parsel sayılı 1864,36 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ... vasfıyla ... Kadastro Mahkemesinde davalı olduğu gerekçesiyle malik hanbesi boş olarak tespit edilmiştir.
Davacı/birleşen dosya davalısı ... vekili 18/05/1995 havale tarihli dilekçesinde sınırlarını bildirdiği yaklaşık 4 dönüm civarındaki tapusuz taşınmazı 20 yıldan fazla süredir nizasız ve fazılasız olarak kullandığını belirterek taşınmazında davacı adına tapuya tescilini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 19/04/2005 tarih 2005/195 E. - 2005/314 K. sayılı kararında özetle; "...davacının taşınmazdaki zilyetliği terk edip etmediğinın araştırılması ve en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile amenejman planı getirtilerek uzman ... müğhendisi eliyle taşınmaz hakkında ... araştırması yapılması..." gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının davası kısmen kabulüne, ... beldesi, ... mahallesi, ... güneyi mevkiindeki taşınmazın kadastro bilirkişisi ... ... 21/05/2007 tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen dava konusu yerin ... yüksek mühendisi ..."un 24/05/2007 tarihli raporu da dikkate alınarak 12310,23 m²"lik taşınmazın davacı ... adına tesciline ve aynı raporda (B, C ve D) harfleri ile gösterilen 2532,72 m² ve 1749,18 m² ve 4068,33 m²"lik alanların ise ... adına ... vasfıyla tesciline karar verilmiş, hükmün tebliği aşamasında yörede kadastro çalışmalarının başlaması ve taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmesi üzerine dava dosyası kadatro mahkemesine devredilmiştir.
Birleştirilen dosya davacısı ... kadastro mahkemesinin 2009/350 Esas sayılı dosyasında 187 ada 11 parsel sayılı taşınmazın ortak mirasbırakandan kalmasına rağmen davacı/birleşen dosya davalısı adına tespit edildiğini belirterek dava açmıştır.
Mahkemece davacı ..."ın davasının feragat nedeniyle reddine,
Davacı ..."in davasının kısmen kabul ve kısmen reddine, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ...- ... mahallesi, ... mevkii, 187 ada 11 parsel sayılı taşınmazın 13070,16 m2 yüzölçümü ve fındık bahçesi niteliği ile ... kızı ...
adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ...- ... mahallesi, ... mevkii, 187 ada 9 parsel sayılı taşınmazın 2594,02 m2 yüzölçümü ve ... niteliği ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ...- ... mahallesi, ... mevkii, 402 ada 2 parsel sayılı sayılı taşınmazın 1864,36 m2 yüzölçümü ve ... niteliği ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitinin iptali davasıdır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, genel arazi ve ... kadastrosu çalışmaları 5304 sayılı Kanuna göre birlikte gerçekleştirilmiştir.
Kadastro sırasında ... Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan keşif sonucu kadastro bilirkişisi ... tarafından düzenlenen 21/05/2007 tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm 187 ada 11 sayılı parsel, (B) harfi ile gösterilen bölüm 187 ada 9 sayılı parsel, (C) harfi ile gösterilen bölüm 402 ada 2 parsel sayılı taşınmaz oalak tespit edilmiştir. Aynı raporda (D) harfi ile gösterilen bölüm ise 187 ada 12 parsel olarak ... vasfında tespit edilmiş, ... Kadastro Mahkemesinin 2010/34 Esas sayılı dosyasında karar bağlanarak tespit gibi tesciline karar verilmiştir.
Mahkemece davacı ... yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle çekişmeli 187 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş ise de taşınmazın en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki durumu ile tespit tarihinden 20 yıl öncesine ait hava fotoğraflarındaki durumu incelenmemiş, hüküm veren kadastro mahkemesince bozma ilamında belirtilen eksikleri karşılar şekilde keşif icra edilmemiştir. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı hüküm kurulamaz.
O halde mahkemece; eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile 1985-1990 yıllarına ait hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen ... ve ... Bakanlığı (... ve ... Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç ... mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; (b-keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli); kesinleşmiş ... kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi)hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (... veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların ... sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılarak, yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacı adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12/06/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.