3. Hukuk Dairesi 2014/16255 E. , 2015/2891 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : MALATYA 2.AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/04/2014
NUMARASI : 2013/232-2014/293
Taraflar arasındaki iştirak-yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dilekçesinde;davalı ile Malatya 1.Aile Mahkemesi"nin 2006/220 E. - 2007/125 K.sayılı kararı ile boşandıklarını,müşterek çocuklar 1996 doğumlu .... ile 1998 doğumlu ......"nın velayetlerinin davacı anneye verildiğini, müşterek çocuklar için boşanma neticesinde ayrı ayrı 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; müşterek çocuklar için takdir edilen nafaka miktarının çocukların büyümesi, ihtiyaçlarının artması, eğitim vs. kişisel ihtiyaçları nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek; müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakalarının, ayrı ayrı 400 TL"ye yükseltilmesini; kendisi lehine boşanma neticesinde hükmedilen aylık 100 TL yoksulluk nafakasının da 400 TL "ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı dilekçesinde; yeniden evlendiğini,bu evliliğinden de iki çocuğunun olduğunu, sabit gelirli olduğunu, aylık 180 TL kira ödediğini, ailece aylık ortalama 600 TL mutfak masraflarının olduğunu, borçları bulunduğunu, eski eşi olan davacının maddi durumunun daha iyi olduğunu, çalışabileceği halde çalışmadığını belirterek; bu hususların mahkemece değerlendirilmesini ve açılan davaya itiraz ettiğini belirtmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 100 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının ayrı ayrı 170 TL "ye yükseltilmesine, davacı için aylık 100 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının ise, aylık 170 TL"ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile yoksulluk nafakasına yönelik olan hükmün ONANMASINA,
2-İştirak nafakalarının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
TMK"nın 182/2 maddesinde;velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin,çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf,ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür.Diğer taraftan,iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.
TMK"nın 327/1 maddesinde;çocuğun bakımı,eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır.Aynı yasanın 328/1 maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu,çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.Küçüğe fiilen bakan ana veya baba,diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK nun 329/1. maddesi)
Nafaka miktarı,çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur.(TMK nun 330/1. maddesi)
TMK"nın 331. maddesine göre;durumun değişmesi halinde hakim,istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler.
Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken;tarafların sosyal ve ekonomik durumları,çocukların yaşları,eğitim durumları ve ihtiyaçları gözönünde tutulmalıdır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırımı davası açılabilir.(HGK. 15.07.2009 gün ve 3-352 E./ 348 K.)
Somut olayda;dosyadaki bilgi ve belgelerden tarafların 15.03.2007 tarihinde boşandıkları,boşanma kararı ile birlikte 1996 ve 1998 doğumlu müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verildiği ve çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği,müşterek çocukların 8. ve 11. sınıf öğrencisi oldukları,her ikisinin de dersaneye gittikleri,davacı annenin ev hanımı olduğu ve aylık 900,00 TL maaş alan babasının yardımı ile geçimini sağladığı,davalının ise Halk Sağlığı İl Müdürlüğü"nde memur olarak çalıştığı ve aylık 1.500,00 TL gelirinin olduğu,aylık 180,00 TL kira ödediği,ikinci evlilik yaptığı eşi ve iki kızı ile yaşadığı anlaşılmaktadır.
Buna göre;tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları,nafakanın niteliği,müşterek çocukların ihtiyaçlarının artması,yaşları,eğitim durumları,dersaneye gitmeleri ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında,artırılan iştirak nafakası miktarları az olup,TMK 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış,bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.