Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16210
Karar No: 2015/2896
Karar Tarihi: 24.02.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/16210 Esas 2015/2896 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/16210 E.  ,  2015/2896 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 10/06/2014
    NUMARASI : 2014/95-2014/423

    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı-karşı davalı vekili dilekçesinde; tarafların, Bakırköy 3.Aile Mahkemesi"nin 2007/680 E.- 2008/115 K.sayılı kararı ile 11.03.2008 tarihinde boşandıklarını; boşanma neticesinde, müşterek çocuk 2002 doğumlu Ö. F. "un velayetinin anneye verildiğini ve müşterek çocuk için aylık 500,00 TL iştirak nafakası, davalı-karşı davacı lehine de aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; davalı-karşı davacı ve müşterek çocuk lehine takdir edilen nafakaların Bakırköy 10.Aile Mahkemesi"nin 12.04.2012 tarih 2009/933 E.- 2012/288 K.sayılı kararı ile müşterek çocuk lehine aylık 700,00 TL"ye; davalı-karşı davacı lehine aylık 2.250,00 TL"ye yükseltilmesine karar verildiğini; müvekkilinin, şirkette satış müdürü olup, aylık 1.600,00 TL geliri olduğunu; ek olarak da aylık 1.250,00-1.500,00 TL geliri olduğunu; müvekkilinin, yeniden evlendiğini ve iki çocuğu daha olduğunu; davalı-karşı davacının ise, babasından miras yoluyla intikal eden hisseli taşınmazları bulunduğunu, abisine ait araçları kullandığını ve maddi durumunun iyi olduğunu belirterek; davalı-karşı davacı lehine hükmedilen ve son olarak Bakırköy 10.Aile Mahkemesi"nin 12.04.2012 tarih ve 2009/933 E.-2012/288 K. sayılı kararı ile artırılan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, olmadığı takdirde ise indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı-karşı davacı vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde; tarafların, davacı-karşı davalının kusurlu davranışları nedeniyle boşandıklarını; davacı-karşı davalının, milyonlarca ifade edilen bir şirkete sahip olduğunu; bu durumun, boşanma dosyasında bilgisine başvurulan tanık beyanları ile de sabit olduğunu; davacı-karşı davalının, şirketteki hissesini muvazaalı olarak kardeşi M. N. K. "ya devrettiğini, ikamet ettiği evin aslında kendisine ait olduğu halde kardeşi ya da diğer aile fertlerinden biri üzerine kayıtlı olduğunu, çok lüks bir dairede yaşadığını, BMW 5.20 marka aracı ve BMW son model motosikleti olduğunu; müvekkilinin ise, gelirinin olmadığını belirterek; asıl davanın reddi ile karşı davalarının kabulüne, müvekkili lehine yoksulluk nafakasının aylık 250,00 TL, müşterek çocuk lehine aylık 1.000 TL olacak şekilde artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece; asıl dava ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı-karşı davalı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, karşı davada; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması istenilmiştir.
    İştirak nafakasına ilişkin olarak;
    TMK"nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
    Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.
    TMK"nın 327/1 maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1 maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. (TMK nun 329/1. maddesi)
    Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK nun 330/1. maddesi)
    TMK"nın 331. maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler.
    Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocukların yaşları, eğitim durumları ve ihtiyaçları gözönünde tutulmalıdır.
    Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırımı davası açılabilir. (HGK. 15.07.2009 gün ve 3-352 E./ 348 K.)
    Yoksulluk nafakasına ilişkin olarak;
    TMK."nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
    Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre; iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.
    Dosya kapsamına göre, somut olayda; davalı-karşı davacı vekilinin talebinin, daha önce, nafaka artırım davası neticesinde Bakırköy 10.Aile Mahkemesi"nin 12.04.2012 tarih 2009/933 E.-2012/288 K.sayılı kararı ile müşterek çocuk lehine aylık 700,00 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının aylık 1.000 TL artış ile 1.700,00 TL "ye;davalı-karşı davacı lehine aylık 2.250,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının ise 250,00 TL artış ile 2.500,00 TL"ye yükseltilmesi olduğu anlaşılmakla; mahkemece, bu talepler yönünden inceleme ve değerlendirme yapılması gerekirken, hukuki yararın anlaşılamadığından bahisle, karşı davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi