21. Hukuk Dairesi 2015/6713 E. , 2016/1360 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işverene ait ... sicil numaralı iş yerinde ve diğer inşaat işyerlerinde bekçi olarak 01.06.1964-28.08.1979 tarihleri arasında geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda, davacının...sigorta sicil numaralı hizmet cetvelinde 01.01.2003-28.02.2003 tarihleri arasındaki 60 gün isteğe bağlı sigortalı olduğunun gözüktüğü, davacının çalışmasının tespitini istediği ... sicil numaralı ...-... adına tescilli işyerinin dönem bordrolarından davacının 15.09.1973-19.10.1974 tarihleri arasında çalışmasının bildirildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafından ibraz edilen ... sicil numaralı ... unvanlı işyerinin 1966/7, 11.aylarının ücret bordrolarında davacının çalışmasına rastlanıldığı, bir kısım ücret bordrolarının okunaksız olduğu, 29.03.1968 tarihinden itibaren davacı adına değişik işyerlerinden işe giriş bildirgelerinin verildiği, davacının işe giriş bildirgeleri üzerindeki sicil numarasının ... olduğu anlaşılmaktadır. Dönem bordrolarında ve ücret bordrolarında davacının hizmetinin bulunmasına rağmen hizmet cetvelinde bu bildirimlerin yer almamasının sebebi araştırılmadan, davacıdan dava dilekçesini açıklaması, davalının hangi işyerlerinde hangi tarihler arasında çalıştığını somutlaştırması istenmeden davanın reddine karar verilmiş olması hatalıdır.
Yapılacak iş, ... sicil numaralı işyerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarını getirtmek, ... sicil numaralı işyerinin dönem bordrolarında davacının adına bildirilen çalışmaların davacının hizmet cetvelinde neden yer almadığını, söz konusu hizmetlerin davacıya mal edilip edilmediğini araştırmak, davacının işe giriş bildirgelerinde ve hizmet cetvelinde iki farklı sigorta sicil numarası bulunduğu anlaşıldığından ... ve ...sigorta sicil numaralarının her ikisinin de davacıya ait olup olmadığını, bu iki sicil numarasının birleştirilip birleştirilmediğini araştırmak, davacıdan talebini açıklamasını, davalıların hangi inşaatlarında, hangi tarihler arasında çalıştığını somutlaştırmasını istemek, davacının talebini açıklaması üzerine davalılar adına davalı Kurumda kayıtlı işyerlerini araştırmak, ... ve ... sicil numaralı işyerlerinin hangi tarihler arasında kanun kapsamında olduğunu davalı Kurumdan sormak, dönem bordrolarındaki hizmetlerin davacıya ait olduğu anlaşıldığı takdirde ... ve ... sicil numaralı işyerlerinin dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, ... Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra, davacının farklı işyerlerinden verilmiş işe giriş bildirgeleri de bulunduğundan hak düşürücü sürenin söz konusu olma ihtimalini de değerlendirerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.