Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11295
Karar No: 2018/3586
Karar Tarihi: 15.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/11295 Esas 2018/3586 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/11295 E.  ,  2018/3586 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/03/2016 tarih ve 2012/290-2016/210 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ayrı ayrı davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalıların müvekkili şirketi temsil ve ilzama yetkili şirketin eski yetkilileri olduğunu, şirkette çalışan bazı işçilerin iş akitlerinin feshedildiğini, fesih işlemine karşı adı geçen işçiler tarafından açılan davalarda mahkeme kararıyla sözleşmelerin feshinin işçilerin sendikaya üye olmaları nedeniyle yapıldığından işçilerin işlerine iadesine karar verildiğini, işçilerin işe başlamak için müracaatta bulunmalarına rağmen işe başlatılmadıklarını, işçilerin başlattıkları icra takibine istinaden müvekkili kurumun ödeme yapmak zorunda kaldığını, davalıların müvekkili kurumu zarara uğrattıklarını ileri sürerek şimdilik 36.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., davacı şirketten 30.07.2008 tarihi itibari ile ilişiğini kesip işten ayrıldığını, askerlik hizmetine başladığını, işçilerin işe iade tarihinde ise kendisinin halen askerde olduğunu, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ..., davacı şirkette görev yaptığı sürece hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, sadece siyasi olarak hasım gösterildiğini, işçilerin işten çıkarılmasında da bilgisinin bulunmadığını, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... kendisine usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacı ile dava dışı işçiler arasındaki iş akitlerinin feshedildiği, bu fesih işlemine karşı işçiler tarafından açılan davalarda verilen işe iade kararlarının kesinleştiği, davalılar ... ve ...’nun hem işçilerin çıkarılması sırasında, hem de işe iade edildikleri dönemde yönetici olmaları nedeniyle işçilerin
    işten çıkarılması sırasında haksız işlem yaparak işçilere kıdem ve ihbar tazminatı ile 4 aylık ücret ve işçinin sendikal nedenlerle iş akdinin feshi nedeniyle 1 yıllık ücret tutarında iş güvencesi tazminatının ödenmesi yanında zamanında ödenmeyen yıllık izin ücreti ile yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları gerektiği, haksız feshin yapıldığı dönemde yönetici olan davalılardan ...’in işten ayrıldığı, işe iade kararının uygulanmamasından sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile 30.150,83 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 5.849,17 TL alacağın davalılar ... ve ...’ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkindir. Kural olarak her yönetici kendi kusurundan sorumlu olup, davalıların sorumluluklarının bu esasa göre belirlenmesi gerekmektedir. Davalıların yönetici olduğu dönemde iş sözleşmeleri feshedilen işçilerce açılan işe iade davalarında feshin haksız olduğunun tespiti ile işe iadeye ve 4 aylık ücrete hükmedilmiştir. Adı geçen işçilerin işe başlamak için davacı şirkete başvurduğu 12.09.2008 tarihinde davalılardan Hakan Arif İnal ve ...’nun müdürlük görevlerinin 01.08.2008 tarihinde alınan 86 nolu Ortaklar Kurulu kararıyla sona erdiği sabittir. Davacı şirketin dava dışı işçileri işe başlatmaması üzerine işçilerce açılan davada 1 yıllık brüt ücret, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretlerine hükmedilmiştir. O halde davacı şirket tarafından dava dışı işçiler işe başlatılmamış olup, bundan doğan sonuçlardan önceki yöneticiler sorumlu tutulamazlar. Bu durumda mahkemece dava dışı işçilerin işe başlamak için başvurduğu tarih itibariyle görevleri sona ermiş yöneticilerin sadece işe iade davası ile hükmedilen 4 aylık ücretten ve bu yargılamaya ilişkin sair giderden sorumlu tutulması gerekirken, bu husus gözetilmeksizin karar verilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    3- Davalı ...’nın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, dava dışı işçilerin iş sözleşmelerinin feshedildiği ve işe alınmadıkları tarihler itibariyle davalının müdür olduğu sabittir. Ancak, yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatından davacı konumundaki işveren sorumlu olup, bu miktardan davalının sorumlu tutulması doğru görülmediğinden kararın bu yönüyle de bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi ile, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı ... ve ... yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 15/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi