20. Hukuk Dairesi 2018/584 E. , 2018/4612 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü, ... mevkii 139 ada 46 parsel sayılı 40782,63 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden bağ niteliğinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., dava konusu taşınmazda davalıların zilyetliği bulunmadığı, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden oldukları iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi davalılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. ...Hukuk Dairesince .../01/2015 tarih ve 2014/7903 E. - 2015/474 K. sayılı kararıyla yöntemine uygun ... araştırması ve zilyetlik araştırması yapılması gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, dava konusu 139 ada 46 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile ....01.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda ve krokide (B) harfi ile gösterilen 30.256,92 m² "lik kısmın aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle ... vasfı ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfi ile gösterilen 10.525,71 m2"lik kısmın tespit gibi davalılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden, davalı gerçek kişiler tarafından (B) harfi ile gösterilen bölüm yönünden temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Yörede ... kadastrosu 3402 sayılı kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik .... maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, davanın mahiyetine göre mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir, bilirkişi raporları çelişkilidir, taşınmazın ... sayılan ve ... sayılmayıp zilyetlikle iktisap şartlarının oluştuğu bildirilen bölümlerinin yüzölçümleri denetlenemektedir. Şöyle ki, dava davacı Hazinenin 30 günlük askı ilân süresi içinde kadastro tespitine itiraz davası olup, davalı 46 sayılı parselin tespitte yüzölçümü 40782,63 m²’dir, hükme dayanak alınan ....01.2016 tarihli bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümün 30.256,92 m², (A) harfi ile gösterilen bölümün 10.525,71 m² yüzölçümünde olduğu belirtilmiştir. Halbuki 07/12/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda ... bilirkişi ...ın tespitlerine atfen 46/A olarak işaretli 17663,39 m² yüzölçümündeki yerin bağ olduğu yine 46/B ile 9445,31 m²’lik alanın tarıma elverişli yer olduğu belirtilmiştir. ... bilirkişi ...imzalı raporda 1954 tarihli hava fotoğrafı, 1955 tarihli memleket haritası, 1984 tarihli hava fotoğrafı,1986 tarihli memleket haritası ve 1973 tarihli amenajman planı uygulamasında taşınmazın 46/A1 ve 46/B1 ile gösterilen kısımlarının ... sayılmayan yerlerden olduğu, 46/A2, 46/B2 ve taşınmazın geriye kalan harflendirilmeyen kısmının ise ... sayılan yerlerden olduğu belirtilmiştir. ... ve Fotogrametri Mühendisi Bilirkişi...imzalı raporda 46/A ile gösterilen kısmın 46/A1 ile gösterildiğini ve bu alanın 6341,75 m² olduğunu, 46/B ile gösterilen kısmın 46/B1 ile gösterildiğini ve alanının 1523,94 m2 olduğunu, geri kalan kısmın o tarihlerde işlenmediği kanaatinde olduğunu belirtmiştir. Bu tespitlerden sonra mahkemece iki fen bilirkişi, üç ... bilirkişi ve bir ziraat bilirkişi refakatinde 14.01.2016 tarihinde yeniden keşif yapılmıştır. Bu keşif sonucu fen bilirkişiler ... ve ... imzalı raporda ... bilirkişi kurulu tespitine atfen taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının 10.525,71 m², (B) harfi ile gösterilen kısmının 30.256,92 m² miktarında olduğunu belirtmişlerdir. .../01/2016 tarihli üç ... mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti taşınmazı (A) ve (B) olmak üzere iki kısımda incelediğini, 1954 ve 1986 tarihli hava fotoğrafları ile 1955 ve 1986 tarihli memleket haritalarının incelenip uygulandığını, taşınmazın incelene belgeler ve eylemli durumu itibariyle; 1954 tarihli hava fotoğrafında (A) harfi ile gösterilen kısmının tarımsal çalışmaların olduğu ve toprağın işlendiğini, (B) harfi ile gösterilen bölümün bir kısmında toprağın işlendiği ve yine bu bölümün bir kısmında ise taşlık, bodur ve çalı şeklinde meşe olduğunu, herhangi bir işlemenin olmadığını, 1986 tarihli hava fotoğrafında da benzer izahta bulundukları, netice itibariyle (A) kısmının incelenen belgeler ve eylemli durumu itibariyle ... sayılmayan, (B) kısmının ise 1955 hava fotoğrafında ve mevcut durumu itibariyle ... bütünlüğünü bozması ve eğimi dolayısıyla ... sayılan yerlerden olduğunu belirtmişler, ancak önceki ayrı ayrı iki ... bilirkişi raporu ile miktar yönünden oluşan çelişkiyi gidermemişlerdir. ... bilirkişi ..... imzalı raporda ise taşınmazın bağ olan kısmının fen bilirkişi raporunda 17.663,84 m² olduğunu bildirmiştir. Bu nedenle, bozma kararına uyulduktan sonra yapılan inceleme ve araştırmada taşınmazın evveliyatı, niteliği, tamamen veya kısmen ... sayılan yerlerden olup olmadığı, kısmen ... sayılmayan yerlerden ise ne kadarlık bölümünün ... sayılmayan veya sayılan yerlerden olduğu, keza ne kadarlık bölümünde zilyetlik şartlarının oluştuğu husunda çelişki ve tereddüt oluşmuştur.
O halde; mahkemece, keşiflerde uygulanan memleket haritaları, hava fotoğraflarıyla birlikte amenajman planı mahkemede olduğu anlaşılmakla, daha önceki keşifte görev yapmamış, uzman ... mühendisleri arasından seçilecek bir veya üç ... mühendisi ve bir fen elemanı ile ziraat bilirkişi yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/... E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3.3.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp hava fotoğrafları ve bunlardan elde edilen memleket haritalarının ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafı ölçeğine bilgisayar ortamında (... veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, bu haritalar komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunun çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmesi, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin yüzölçümlerinin, niteliğinin, üzerindeki bitki örtüsünün tarif edildiği, varsa ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü, dava konusu bölümlerin tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı, tasarruf sınırları bulunup bulunmadığı ve kullanım şekli ile kullanım durumunun detaylı olarak incelendiği, gerekçeli olarak izah edildiği, çelişkilerin giderildiği, bilirkişi raporlarına göre ... sayılan ve ... sayılmayan yerler olduğu belirlenirse bu kısımların yüzölçümlerinin şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikte tespit edildiği, komşu taşınmazların güncel durumlarının (maliki, niteliği) da fen bilirkişi tarafından gösterileceği, denetime elverişli bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın ... sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ... mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme, çelişkili ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin ve davalı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde iadesine 18/06/2018 günü oy birliği ile karar verildi.