Bursa Ceza Kararları - Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10397 Esas 2017/4982 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10397
Karar No: 2017/4982
Karar Tarihi: 24.10.2017

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10397 Esas 2017/4982 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Mahkeme 14. Ceza Dairesi'nde görülen bir cinsel istismar davasında sanığın beraatine karar vermiştir. Davada mağdurenin vekilinin temyiz istemi reddedilirken, sanığın vekalet ücretine yönelik temyiz istemi yerinde bulunmuştur. Ancak avukatlık tarifesinde belirtilen asgari ücretin mahkemece gözetilmemesi sebebiyle karar bozulmuştur. Kararda 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 317, 321 ve 322. maddelerine atıfta bulunulmuştur. 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereği mağdurenin vekilinin kamu davasına katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığı belirtilmiştir. 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 317. maddesi uyarınca vaki temyiz istemleri reddedilmiştir. Ayrıca, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi uyarınca karar bozulmasına, ancak bu durumun 322. madde uyarınca düzeltilebileceği belirtilmiştir. Hüküm fıkrasına, beraat eden sanığın vekalet ücretinin hazineden alınarak kendisine verilmesi ibaresi eklenmiştir.

14. Ceza Dairesi 2014/10397 E. , 2017/4982 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Beraat

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdure vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Kovuşturma evresinde mahkemece beyanının alındığı 31.01.2013 tarihinde onbeş yaşını tamamlamış bulunan mağdurenin, vekil huzurunda verdiği ifadesinde sanıktan şikayetçi olduğunu ancak davaya katılmak istemediğini bildirmesi karşısında, vekilin kamu davasına katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık müdafiin yalnızca vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
1136 sayılı Avukatlık Kanununun 164 ve 168. maddeleri ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca beraat eden ve kendisini vekaletnameli müdafii ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasına "Kendisini vekaletnameli müdafii ile temsil ettiren sanık için hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2640 TL maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.