Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/1, 74/1-2. cümle, TCK ‘nın 62/1, 53/1-3.maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kolluk kuvvetlerince düzenlenen olay yeri görgü ve tespit tutanağında, önleyici devriye faaliyeti sırasında, kaçak kazı yapılmış olduğunun görüldüğünün, kazı yapılan yerde bir adet yaklaşık 30 cm. uzunluğunda demir saplı kazma bulunduğunun, kazı yapılan yerin yaklaşık 50 cm. derinliğinde ve 1,5 metre genişliğinde olduğunun, olay mahallinin yaklaşık 40-50 metre güneyinde kapıları kilitli boş bir aracın olduğunun, yapılan araştırma neticesinde araç sahibinin temyiz dışı sanık ... olduğunun, kendisi ile yapılan telefon görüşmesinde, aracı oraya park ederek üç arkadaşıyla birlikte mantar aramak için aracın batısında bulunan ormanlık alana gittiklerini, ancak daha sonra kaybolduklarını ve şuan yolu bulamadıklarını beyan ettiğinin, kendisine yapılan yol tarifi neticesinde sanıkların kayboldukları yerden değil de arabanın olduğu yerin yaklaşık 500 metre kuzeyinden geldiklerinin, yanlarında toplanmış mantar olmadığı ve mantar koyabilecekleri poşete de rastlanmadığının belirtildiği, sanığın ve temyiz dışı sanıkların aşamalardaki benzer savunmalarında, olay günü mantar aramak için temyiz dışı sanık ...’ a ait araç ile ormanlık alana geldiklerini, mantar ararken aracı ve yolu kaybettiklerini, kolluk ekiplerinin yardımı ile yolu bulduklarını, mantar toplayıp poşete koyduklarını ancak ormanda kayboldukları için poşeti attıklarını beyan ettikleri, olay yerinde bulunan kazma üzerinde yapılan incelemede sanık ve arkadaşlarına ait parmak izi tespit edilmemiş olması, kazma üzerinde kazı fiiline ilişkin herhangi bir emare bulunup bulunmadığının belirlenmemesi, suça konu kazı çukurunun yeni kazılmış olup olmadığının, bu kapsamda çukurdan çıkan toprağın nemli ve taze nitelik taşıyıp taşımadığının, sanıkların üzerlerindeki giysilerin kazı yaptığına delalet edecek şekilde tozlu ya da çamurlu vaziyette olup olmadığının tespit edilmediği, mevcut delil durumu itibariyle suça konu kazının sanık ve arkadaşları tarafından gerçekleştirdiğine dair savunmasının aksine, şüpheden uzak, kesin delil mevcut olmadığı anlaşılmakla; bu itibarla sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin hatalı değerlendirme ile mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre de;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.