3. Hukuk Dairesi 2014/17388 E. , 2015/3317 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSKENDERUN 2. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/05/2014
NUMARASI : 2013/635-2014/328
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacı ile davalının 03.03.2005 tarihinden itibaren evli olduklarını, davalı tarafın müvekkiline karşı İskenderun 2. Aile Mahkemesi"nin 2011/567 Esas sayılı dosyası ile açmış olduğu boşanma davasının reddedilmesi üzerine davalı tarafın bu tarihten itibaren ayrı yaşamaya başladığını, davalının müvekkili davacıya ve müvekkilinin önceki evliliğinden olan engelli çocuğuna şiddet uyguladığını, böylece davacı müvekkilinin ayrı yaşamakta haklı olduğu iddiasına dayalı olarak aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; taraflar arasında görülen boşanma davasının reddedilmesinden sonra tarafların bir araya gelerek evlilik birliğini yürütemedikleri, davalı eşten kaynaklanan nedenlerle eşler arasında geçimsizlik bulunduğu ve davacı tarafın bu sebeple ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesi ile davacının davasının kısmen kabulü ile davacı yararına dava tarihinden itibaren aylık 650,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak açılmış, tedbir nafakası talebine ilişkindir.
Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır. (TMK m.195)
Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. (TMK m.197 ) Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır. Eşler, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar. (TMK m.183/6)
Tedbir nafakasına ilişkin davalarda nafaka miktarı tayin edilirken, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiği gözetilmelidir.
Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; tarafların 2005 yılında evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının olmadığı ve fakat davacının önceki evliliğinden olan engelli bir çocuğunun bulunduğu, davalı tarafın evlilikleri süresince davacı tarafın engelli çocuğuna karşı olumsuz davranışlar sergilediği ve davacıya karşı açmış olduğu boşanma davasının reddedilmesi ile birlikte haklı bir sebebi olmaksızın davacıdan ayrı yaşamaya başladığı, davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, davalının ise demir-çelik fabrikasında çalıştığı, aylık gelirinin 3.500 TL civarında olduğu, yılın dört ayında ise aldığı ikramiye ile ücretinin 5.000-5.500 TL"ye kadar yükseldiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, tedbir nafakasının niteliği, davalının tespit edilen gelir durumu, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiği ilkesi nazara alınarak, davacı tarafın geçimi için gerekli, davalının geliriyle orantılı olacak şekilde daha yüksek miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, daha yüksek oranda nafaka takdiri için hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.