10. Hukuk Dairesi 2019/198 E. , 2019/2870 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum avukatınca istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı avukatı tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı, davalı Kurum tarafından tahakkuk ettirilen eksik işçilikten kaynaklı fark prim borcunun bulunmadığının tespitini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum, kurum işlemi yerinde olduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davacının işveren sıfatı taşımadığı kabul edilerek, ilgili fark prim borcu ve gecikme zammından sorumlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesince; inceleme konusu davayla ilgili olarak; işverenin işin kontrolü dışında ayrıca işyerinde işçi çalıştırmadığı, davacının asıl işinin inşaat işi de olmadığından hareketle, mahkeme hükmü yerinde bulunmak suretiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, davacının asıl işveren olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, ... Rüzgar Enerjisi Santrali inşaatı işyeri için, yeterli işçilik bildiriminde bulunmadığından bahisle davalı Kurum tarafından re’sen tahakkuk işlemi gerçekleştirildiği, davacının 2008 yılında ... Rüzgar Enerjisi Santralinin 49 yıllığına işletilmesi için Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan üretim lisansı aldığı, 1047307 işyeri sicil nosu ile 02.11.2009 tarihinden itibaren davalı Kurum bünyesinde özel bina inşaatı içerikli olmak üzere kapsama alındığı, davacının, tesiste kullanılacak araç ve gereçlerin temini için yurtdışındaki ... ... firması ve yurtiçinde ... Sanayi ve Ticaret AŞ firmalarıyla sözleşme imzaladığı, tesisin, türbin yaklaşım yolları, türbün yerleşim alanları ve vinç platformları yapılması ve bakım işleri yönünden ise 28.04.2010 tarihinde ... Yapı İnşaat San. ve Tic.Ltd. Şti ile sözleşme yaptığı, söz konusu ... tescilli işyeri numarası altında sekiz adet taşeron firmanın çalıştığı belirgindir.
Davalı Kurum tarafından, gerek yurt dışı ve gerekse de yurt içindeki yukarıda adı geçen firmalara yapılan ödemeler dikkate alınarak tespit edilen maliyet bedeli üzerinden hesaplama yapıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, yurtdışı firmasına yapılan ödemeler dışlandıktan sonra, yurt içinde yerleşik ... AŞ ve ... Yapı İnş. San. Tic. Ltd. Şti ye yapılan ödemeler ve bunlar tarafından yapılan bildirimler karşılaştırılarak sonuca varıldığı, mahkemece, yüklenici firmalar ile davacı arasında asıl-alt işveren ilişkisinin bulunmadığı da belirtilmek suretiyle davanın kabulüne karar verildiği, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, ... Yapı İnş. San. Tic. Ltd. Şti ile davacı arasındaki sözleşme irdelenerek, işverenin işin kontrolü dışında ayrıca işyerinde işçi çalıştırmadığı, davacının asıl işinin inşaat işi de olmadığından bahisle mahkeme hükmü yerinde bulunarak istinaf isteminin reddine dair karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu değerlendirmeler eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Zira, davacı şirketin, Rüzgar Enerjisi Santrali inşaatı için yurt dışı ve yurt içi ... firmalarıyla yapmış olduğu sözleşme ve içerikleri yeterince değerlendirilmediği gibi, tesisin, türbin yaklaşım yolları, türbün yerleşim alanları ve vinç platformları yapılması ve bakım işleri yönünden de asıl işveren olup olmadığı tam olarak ortaya konulmuş değildir.
Davalı kurumun, davacının belirtilen tüm firmalar ile ilişkisini irdeleyerek maliyet hesabı çıkarmış olmasına karşılık, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu miktarın ne kadarının dikkate alınmaması gerektiği tüm detaylarıyla ortaya konulmadığından denetime elverişli bir rapordan söz edilemez. Davacının yurt dışı ... firmasıyla yapmış olduğu sözleşme de Türkçeye çevrilmek suretiyle, yurt içi ... firması ile yapılan sözleşme ve yine ... Yapı İnş. San. Tic. Ltd. Şti ile yapılan sözleşme ayrıntılı olarak incelenerek anahtar teslimi iş olup olmadığı değerlendirilmelidir.
Yapılacak değerlendirmede, davacı adına ... sicil nolu özel bina inşaatı içerikli işyeri tescili yapılması, bu işyerinden ilgili 02.11.2009-30.04.2011 dönemleri arasında davacı işyerinden yapılan bildirimlerin tümü ile söz konusu diğer firmalardan yapılan bildirimler karşılaştırılmak suretiyle, gerçekten de davacının denetim faaliyeti dışında işçi çalıştırıp çalıştırmadığı tüm açıklığıyla ortaya konulmalıdır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.