20. Hukuk Dairesi 2018/421 E. , 2018/4965 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili .../03/2013 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin tapunun ... ilçesi, ... mevkii, 376 ada ...parsel sayılı taşınmaz üzerinde hisseli malik olan ... ... ... ve ..."in vekili ... ile taşınmazdaki hisselerin alım satımı konusunda anlaştıklarını, yapılan anlaşma doğrultusunda taşınmaz malikleri adına vekaleten ... 30.11.2005 günü dayanak vekaletname ve müvekkilimin kimlik bilgileri ile satış işlemi için ... Tapu Müdürlüğüne başvuru yaptıklarını tapu sicil memurları tarafından ön inceleme yapıldığını ve evrakların tam olduğu görülerek aynı gün içine resmi senedin imzalanması için randevu verdiklerini satış işlemi için gerekli harç ve masrafların yatırıldığını, randevu saatinde müvekkilinin ve taşınmaz maliklerinin vekili ..."in ... Tapu Müdürlüğünde hazır bulunduklarını ve 30.11.2005 tarih ve 11347 yevmiye sayılı resmi senedinin tapu sicil memurları huzurunda imzalandığını, bu resmi senet ile müvekkilinin ... ilçesi, ... beldesi, ... mevkii, 376 ada ...parsel sayılı taşınmazın 286/2400 hissesini ..."den 5.000.-TL bedel karşılığı 914/2400 hissesini ... ... ..."dan 10.000.-TL karşılığı satın aldığını ve toplam 15.000.-TL"yi nakden ve peşin olarak ödediğini, resmi satış işleminden sonra taşınmazın 1200/2400 hissesinin müvekkili adına tapu siciline kayıt edildiğini ve müvekkiline tapu senedi düzenlenerek teslim edildiğini, müvekkilinin satın aldığı taşınmaz ile ilgili olarak ... Tapu Müdürlüğü tarafından 2012 yılı Nisan ayında telefonla arandığını ve müvekkilinin tapu müdürlüğüne davet edildiğini, müvekkilinin telefonla çağrılması üzerine ... Tapu Müdürlüğüne gittiğinde sicil müdürü tarafından ifraz nedeniyle kapalı olan taşınmazın kendisine satıldığını ve taşınmazın sahiplerinin daha önce söz konusu taşınmazı üçüncü bir kişiye sattıkları ve 30.11.2005 tarihli satış akdinde satıcı olarak görünen kişilerin ifraz sonrası oluşan parsellerde bile hak sahibi olmadıklarının ifade edildiğini, müvekkilinin 376 ada ...parsel sayılı taşınmazın 1200/2400 hissesini tapu sicilindeki kayda güvenerek satın aldığını, eğer ki tapu sicilindeki kayıt usulüne uygun olarak tutulmuş olsa idi müvekkilinin söz konusu satış akdini yapmayacağını ve zarara uğramayacağını belirterek dava tarihi itibariyle ... ilçesi, ... beldesi, ... mevkii 376 ada ...parsel sayılı taşınmazın 1200/2400 hissesine karşılık gelen (3.065 m2 miktarlı) taşınmazın rayiç değerinin tespitine, fazlaya ilişkin haklarının ve müvekkilinin gerçek zarar miktarının tespit edildiğinde taleplerini arttırma hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin tapu kaydının hatalı tutulmasından uğradığı zarar nedeniyle 15.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili sunmuş olduğu .../05/2015 tarihli dilekçesi ile talep ettikleri tazminat miktarını 655548,....-TL’ye artırmış ve ıslah harcını da yatırmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile,
655.548,....-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de; yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; dosyadaki bilgi ve belgelere göre, 1850 parsel 12280 m2 zeytinlik vasfı ile ....12.1983"te hükmen ... ... ve ... adına ½ eşit paylarla tescil edilmiş ve 2040 parsel ise 3850 m2 yüzölçümü zeytinlik vasfı ile kadastro komisyon kararı sonucu .../8/1983 tarihinde ... ve ... ... adına ½ eşit paylarla tescil edilmiş iken 09/05/1997 tarih,1268 yevmiye numaralı işlemle bu iki parselin tevhidi sonucu (12280 m2+ 3850m2) oluşan 376 ada ...parsel sayılı taşınmaz tapuya 6130 m2 olarak tescil edilmiş(aslında iki parselin toplamı 16130 m2 olduğu ve tevhide ilişkin belgede bu şekilde yazdığı halde tapuya 6130 m2 olarak tescil edilmiştir.) aynı işlemle tekrar ifraz edilmiş ve 376 ada 3 parsel 9990 m2 olarak ... ..., ... ve M.... ... adına ve 376 ada ... parsel ise 6140 m2 olarak... adına tescil edilmiştir. Tevhidle oluşan 376 ada ...parsel ifrazla 376 ada 3 ve ... parsellere gittiği halde 376 ada ...parselin tapu kaydı kapatılmadığından davacı 376 ada ...parsel maliklerinden olan ... ve M.... ..."dan toplam 1200/2400 hissesini 30.11.2005 tarihinde satın almış ve tapuda 6130 m2 yüzölçümü ile kayıtlı olan 376 ada ...parselin 1200/2400 hissesi davacı adına 30.11.2005 tarihinde tescil edilmiştir.
376 ada ...parsel sayılı taşınmaza .../12/2011 tarihinde “bu sayfa kapatılmadığından inceleme başlatılmış olup işlem yapılamaz” şerhi, 17/05/2012 tarihinde ise” sayfanın tevhid, ifraz taksim nedeni ile kapatılması gerekirken kapatılmadığı tespit edilmiş olup işlem yapılamaz” şerhi yazılmıştır.
Davanın dayanağı, TMK"nın 1007. maddesidir. Bu maddede tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan Hazinenin sorumlu olduğu hükme bağlanmıştır. Bu sorumluluk objektif (kusursuz) sorumluluk halidir. Diğer bir anlatımla, zararın meydana gelmesi sonucu illiyet bağının kesilmemiş olması durumunda Hazinenin sorumlu tutulacağı hüküm altına alınmış bulunmaktadır. Davacı, tapu kaydına güvenerek bu taşınmazları satın almış, ancak aslında kütük sayfası kapatılması gereken taşınmazın davacıya satıldığı anlaşılmıştır. TMK"nın 1023. maddesinde "Tapu sicilindeki kayda iyi niyetle güvenerek mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur" denilmek suretiyle mülkiyet hakkının önemi vurgulanmış, bu kazanımın korunması için ise kişinin tapu kaydına “iyiniyetle” güvenmesi şartı aranmıştır.
TMK"nın 1024. maddesi “Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.
Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.
Böyle bir tescil yüzünden aynî hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir” hükmünü içermektedir.
Mahkemece davacının dava konusu taşınmazı tapu kaydına güvenerek satın aldığı belirtilmişse de; davalı ... tarafından sunulan 04/06/2013 tarihli dilekçede taşınmazın ifraz ve tevhid işlemleri sırasında ... Belediyesi fen işlerinde fen memuru olarak görev yaptığı, ifraz ve tevhid dayanağı 15/04/1997 tarih 96 sayılı belediye encümeni kararında imzasının bulunduğu ileri sürülmüş olmasına rağmen mahkemece 1850 ve 2040 parsellerin tevhidine ve tevhid ile oluşan 376 ada ...parselin ifrazına ilişkin dayanak belgeleri getirtilmek sureti ile davalı Hazinenin iddialarının doğru olup olmadığı araştırılmamış, gelen belgelerde davacının
imzası var ise 376 ada ...parselin kapatılması gereken bir kayıt olduğunu bilip bilmediği ya da bilmesi gerekip gerekmediği, taşınmazı edinirken iyiniyetli hareket edip etmediği hususları tartışılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmiş olması yerinde değildir
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalının yargılama giderlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına .../06/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.