9. Hukuk Dairesi 2014/29372 E. , 2016/1944 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 08.02.2002-18.12.2012 tarihleri arasında davalı İşverenlikte yatırım uzmanı olarak çalıştığını,emeklilik nedeniyle iş akdini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek,kıdem tazminatı alacağını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iş sözleşmesini yaşlılık aylığı almak amacıyla İş Kanunu"nun 14/4 maddesine dayalı olarak feshetmediğini, davacının istifa dilekçesini vermeden önce eşinin işi nedeniyle bir süredir Ukrayna"da olduğunu, kendisinin de bir an önce işten ayrılıp Ukrayna"ya taşınacağını belirttiğini ancak söylediklerinin aksine işten ayrılarak Alternatif Yatırım şirketinde çalışmaya başladığını, bir başka işyerinde çalışmak amacıyla işten ayrıldığından kıdem tazminatını hak etmediğini savunarak,davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacının eşinin uzun süreli Ukranya" ya gideceğinden eşinin yanına gitmek amacıyla kendi isteğiyle işten ayrıldığını beyan ettiği, davacının SGK kaydına göre davalı işyerinden 24/12/2012 tarihinden ayrıldıktan sonra Alternatif Yatırım A.Ş " de 28/01/2013 tarihinde işe başladığının anlaşıldığı; davacının iş akdini fesih tarihindeki amacının başka işyerinde çalışmak için işten ayrılmak olduğu, bu nedenle davacının dürüstlük kuralına aykırı hareket ederek kötü niyetle hareket ettiği, bu nedenle kıdem tazminatı hak etmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasında iş akdinin feshinin yaş hariç emekliliğe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusudur.
İşçinin öz varlığı olan emeğin sözleşmeye konu olması sebebi ile iş sözleşmesini düzenleyen kural ve kurumların ifadesi olan iş hukuku alanında, temel hak ve özgürlüklerin en geniş anlamı ile korunması ve işçi lehine yorumlanması esastır.
1475 sayılı yasaya 4447 sayılı yasa ile eklenen 5. bentte, "506 Sayılı Kanunun 60 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle" işçilerin kıdem tazminatına hak kazanabileceği hükme bağlanmıştır. Düzenlemenin amacı, pirim ödeme ve sigortalılık süresi yönünden emeklilik hakkını kazanmış olsa da, diğer bir ölçüt olan emeklilik yaşını beklemek zorunda olan işçilerin, bundan böyle çalışma olmaksızın işyerinden ayrılmaları halinde kıdem tazminatı alabilmelerini sağlamaktır. İşçi ayrıldığı tarihte sigortalılık süresini ve pirim gün sayısını tamamlamış ise kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Hakkın kötüye kullanılmadığı sürece işçinin herhangi bir neden belirterek veya neden belirtmeden ayrılması, kıdem tazminatını hak kazanmasını etkilememelidir. Zira yasadan doğan bir hakkı bulunmaktadır. İşçinin daha sonra bunu belgelendirmesi ve işverene sunması, kıdem tazminatına hak kazanılmasını ortadan kaldırmaz. Ayrıca çalışma hakkı anayasal bir haktır. Davacının ayrıldıktan sonra yeni iş bulması, bu hak kapsamında değerlendirilmelidir. Yasal hakkını kullanan işçinin, ayrılmadan önce ve çalışırken iş bulduğu savunulmadığı sürece bu hakkını kullanması, hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilemez.
Kural olarak iş akdini bu şekilde fesheden işçinin fesihten önce iş görüşmesi yapması ya da fesihten sonra tekrar çalışmaya başlaması kötü niyetli davranış olarak görülemez. Ancak işçinin fesihten önce başka bir işveren ile iş sözleşmesi imzalaması sadakat borcuna aykırılık olup, sadakat borcuna aykırı davranan işçinin yaş hariç emeklilik hakkına dayanması hukuk tarafından korunmaz.
Mahkemece davacının iş akdini fesih tarihindeki amacının başka işyerinde çalışmak için işten ayrılmak olduğu, bu nedenle davacının dürüstlük kuralına aykırı hareket ederek kötü niyetle hareket ettiği kabul edilmiş ise, dosya kapsamından davacının iş akdi devam ederken iş sözleşmesi görüşmesi yaptığı veya iş sözleşmesi imzaladığı somut olarak davalı tarafından ispatlanmış değildir. Davacı kayıtlara göre işyerinden ayrıldıktan yaklaşık bir ay sonra başka bir şirkette çalışmaya başlamıştır. Davacının önce Ukrayna"ya eşinin yanına gitme planları yapması ancak bunun gerçekleşmeyeceğini anlaması üzerine Türkiye"de başka bir iş yerinde çalışması hakkın kötüye kullanımı olmayıp, davacı Anayasa"nın 48.maddesinde düzenlenen çalışma ve sözleşme hürriyeti temel hakkını kullanmıştır.
Mahkemece davacının kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.