3. Hukuk Dairesi 2014/11268 E. , 2015/4160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KORKUTELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2012
NUMARASI : 2011/306-2012/674
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının, davaya konu taşınmazı Hazineye ecrimisil ödeyerek kullandığını ve bu yere meyve ağaçları diktiğini; Hazinenin, taşınmazı satışa çıkardığını, davalının, taşınmazı satın aldığını; ihale bedeline ağaçların dahil edilmediğini, davalının bu suretle sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 9.090.00.- TL"nın tespit tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; taşınmazın, muhtesatlar ile birlikte ihaleden alındığını belirterek; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacının, taşınmaza yaptığı faydalı giderin, ihale bedeline yansımasını; Hazineden isteyebileceği gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından; dava dışı Hazineye ait taşınmaza davacının ecrimisil ödemek suretiyle tasarrufta bulunduğu, taşınmazın Hazine tarafından davalıya satıldığı uyuşmazlık konusu değildir.
Davacı, taşınmaz satılırken kendisinin diktiği ağaçların bedelinin taşınmaz satış bedeline dahil edilmediğini, davalının bu nedenle sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek, ağaçların bedelinin tahsilini istemiştir. Davacı ecrimisil ödeyerek kendisine ait olmadığını bildiği bir taşınmazda ağaç yetiştiren konumunda olup, iyiniyetli kabul edilemez.
TMK.723.maddesine dayanan hak, şahsi hak niteliğinde olup, önceki malike karşı ileri sürülebilir. Yeni malike karşı ise BK.61 (TBK 77) ve devamı maddeleri ile sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca alacak davası açılabilir. Diğer bir ifadeyle, bu tür davalar kural olarak arsa malikinin külli haleflerine karşı açılabilir ise de; cüzi haleflerine eş söyleyişle taşınmazı satın alanlara karşı açılamaz.(HGK 14.11.1962; 140/94). Bununla beraber satın alan, taşınmazı karşılıksız iktisap etmiş ya da karşılığı sırf arsa için ödemiş ise; satın alanın BK 61 (TBK 77) v.d maddeleri gereğince sebepsiz zenginleşme davasına muhatap olacağı bilimsel öğreti de kabul edilmektedir.(Bkz Tekinay, Eşya Hukuku 5.baskı C.1, İst.1985 sh. 970).
Somut olayda, taşınmaz satış şartnamesinde; "Taşınmazın tarla vasfında olup 10 yaşlarında O.. Ü.. ve H.. Ü.."e ait 50 kadar çeşitli meyve ve selvi fidan ağaçlarının olduğu ve taşınmazın tahmin edilen bedelinin de 85.000,00 TL olduğu açıklanmış ise de; açıklanan bu satış bedelinin içinde ağaçların dahil edilip edilmediği anlaşılamamaktadır.
Bu nedenle öncelikle, satış işleminin sırf arsa üzerinden yapılıp yapılmadığı ve taşınmazı satan dava dışı Hazine"nin taşınmazın bütünleyici parçası halini alan ağaçların da karşılığı olan parayı davalıdan alıp almadığı konusu aydınlığa kavuşturulmalıdır. Mahkemece yapılacak iş; kıymet takdir tutanağı temin edilerek, taşınmazın üzerindeki muhdesatla birlikte satışa esas olmak üzere taşınmazın değerinin tespit edilip edilmediği ve gayrimenkul açık arttırma ilanının da bu bedel üzerinden yapılarak taşınmazın davalıya ihale edilip edilmediği belirlenmelidir.
Davacı tarafında dikilen ağaçların bedeli satış bedeline dahil edilmişse şimdiki gibi dava reddedilmelidir. Yok eğer; satış bedeline ağaç bedelleri dahil edilmemişse uyuşmazlığın ağaçların mülkiyetini kazanan davalının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade ile yükümlü olduğu kabul edilerek BK 61 ve devamı madde hükümleri uyarınca davalının zenginleştiği miktarın iadesine karar verilmelidir.
Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.