1. Ceza Dairesi 2015/3478 E. , 2016/1717 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tasarlayarak öldürme ve bu suça azmettirme, tasarlayarak öldürmeye yardım, mala zarar verme ve bu suça yardım.
HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında :
a- TCK.nun 82/1-a, 62. maddeleri uyarınca müebbet hapis cezası,
b- TCK.nun 152/2-a, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası.
2- Sanık ... hakkında :
a- TCK.nun 82/1-a, 62. maddeleri uyarınca müebbet hapis cezası,
b- TCK.nun 152/2-a, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası.
3- Sanık ... hakkında :
a- TCK.nun 38/1, 82/1-a, 62. maddeleri uyarınca müebbet hapis cezası,
b- Yakarak mala zarar verme suçundan beraat.
4- Sanık ... hakkında :
a- TCK.nun 82/1-a, 39/1, 62. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası,
b- TCK.nun 152/2-a, 39/1, 62, 51. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası.
A) Katılan ... vekilinin sanık ... hakkında "mala zarar verme" suçundan açılan kamu davasına aracın maktule ait olmaması nedeniyle katılma, kurulan hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından, bu hükme yönelik temyiz isteminin CMUK"nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş,
B) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, CMK"nun 231/12. maddesi gereğince itiraz yoluna tabi olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından, itiraz merciince incelenmesi mümkün görülmüştür.
C) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ..., ..., ..."ın maktul ..."a yönelik tasarlayarak kasten öldürme, sanıklar ... ve ..."in ayrıca yakarak mala zarar verme suçları ile sanık ..."ın eylemlerinin sübutu kabul, sanıklar ... ve ... yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... ve müdafiinin eksik incelemeye, sübuta vesaireye, sanık ... müdafiinin sübuta vesaireye, sanık ... müdafiinin sübuta, suç vasfına, haksız tahrik nedenleri bulunduğuna vesaireye, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede sübuta vesaireye, katılan ... vekilinin sanıklar hakkında takdiri indirim nedenleri bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
1) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında maktul ..."a yönelik tasarlayarak kasten öldürme ile sanıklar ... ve ... hakkında ayrıca yakarak mala zarar verme suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulamaların hukuka aykırı olduğu anlaşılmakta ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarında yer alan, 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin "Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
2) Sanık ... hakkında kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede ise;
a) Oluşa, tüm dosya kapsamına, sanık ve hakkındaki hükümler onanan diğer sanıkların aşamalarda müdafileri huzurunda alınan beyanlarına göre, ..., ... ve ..."nin maktul ..."ın öldürülmesi ile ilgili plan yaptıkları, ..."in akrabası olan sanık ..."a bu planı anlatarak kendisinden yardım istediği, ..."ın da bu isteği kabul ettiği, olay tarihinde ..."ın, ..."in kiralamış olduğu araca binerek ..."ın aracını takibe katıldığı, olay yerine geldiklerinde sanığın maktulü yol sorma bahanesiyle kendilerine doğru yaklaştırdığı, ... maktulü silahla vurduktan sonra ..."in çantasından çıkarıp verdiği bıçağı alan ..."ın ..."e bu bıçağı maktul ..."a vurması amacıyla verdiği, eve döndükten sonra maktulün öldüğünden kesin biçimde emin olmak ve delilleri karartma amacıyla yeniden olay yerine ... ve ... ile birlikte gelerek maktulün içerisinde bulunduğu aracın yakılmasına iştirak ettiği, bilahare suçta kullanılan silah ve bıçağı ..."le birlikte sakladıkları anlaşılan olayda; sanığın suç işleme kararına sonradan katılarak tasarlayarak kasten öldürme ve yakarak mala zarar verme suçları üzerinde müşterek hakimiyet kurduğu, buna bağlı olarak TCK"nun 37/1. maddesi uyarınca bu suçlardan sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu yardım eden sıfatıyla cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle eksik cezalar tayini,
b) 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen re"sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, 04.04.2016 gününde, sanık ..."ın tasarlayarak kasten öldürme suçundan yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulmasına dair mahkemenin kabul ve gerekçesinin doğru olduğu, sanıklar ... ve ..."in yakarak mala zarar verme suçlarından ise beraatlerine karar verilmesi gerektiği yönünde üyeler ... ve ..."ın karşı oyları ve oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ..."a yerel Mahkemece yakarak mala zarar verme suçundan, TCK"nun 151/1,152/2-a, 62. maddeleri uygulanmak suretiyle 2 yıl 6 ay hapis cezası verilmiş ve Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından bu hüküm onanmıştır.
Sanık ... hakkında ise; yerel Mahkemece tasarlayarak kasten öldürmeye yardım suçundan TCK"nun 82/1-a, 39, 62. maddeleri uygulanarak 15 yıl hapis cezası verilmiş ve Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından bu hükmün TCK"nun 39. maddesinin uygulanmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle bozulması doğrultusunda karar verilmiştir. Yine sanık ... hakkında yerel Mahkemece yakarak mala zarar vermeye yardım suçundan TCK"nun 151/1, 152/2-a, 39, 62. maddeleri uygulanmak suretiyle 1 yıl 3 ay hapis cezası verilmiş ve Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından bu hükmünde, TCK"nun 39. maddesinin uygulanmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulması doğrultusunda karar verilmiştir.
Dairemizin sayın çoğunluğu ile aramızda sanıkların yakarak mala zarar verme suçundan cezalandırılmalarının mümkün olup olmadığı, sanık ... hakkında ise öldürme suçu yönünden eyleminin TCK"nun 37. maddesi kapsamında sayılıp sayılamayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan sanıkların beyanları değerlendirildiğinde, öldürme suçu işlendikten sonra sanıklar ...,... ve ..."ın ölüp ölmediğini kontrol için maktulün yanına geldikleri, burada maktul araç içerisinde iken, sanık ..."in tutuşturduğu kağıt ve bez parçalarını araç içerisine atarak aracı yaktığı, bu eylemin tek başına sanık ... tarafından gerçekleştirildiği, bu konuda sanıkların ortak bir kararlarının olmadığı anlaşılmaktadır. Sanıklar ... ve ..."ın sırf olay yerinde bulunmuş olmalarının yakarak mala zarar verme suçundan cezalandırılmaları için yeterli olmadığı, yakarak mala zarar verme suçunda, öldürme fiilinde olduğu gibi ortak hakimiyet kurulduğundan bahsedilemeyeceği, bu nedenlerle sanıkların mala zarar verme suçundan beraatlarına karar verilmesi gerekmektedir. Yerel Mahkemenin mala zarar verme suçunda sanıklar... ve ... hakkındaki mahkumiyete yönelik kararlarının, sanıkların beraatlarına karar verilmesi gerektiğini düşündüğümüzden, sayın çoğunluğun bu konudaki kararlarına muhalifiz.
Sanık ... hakkında öldürme suçundan verilen yerel Mahkeme kararına gelince; öldürme fiilinin gerçekleştirilmesi için sanıklar ..., ... ve ..."nin plan yaptıkları, sanık ..."in verdikleri öldürme kararından teyzesinin oğlu olan sanık ..."a bahsederek ondan yardım istediği, sanık ..."ında yardım edeceğini söylediği, sanık ..."in birlikte olacağı bahanesiyle maktulü kandırarak olay yerine götürdüğü, sanıklar ... ve ..."ın bir araçla olay yerine geldikleri, sanık ..."ın yol sorma bahanesiyle maktulün yanına geldiği, peşinden sanık ..."in gelerek tabancayla ateş edip maktulü öldürdüğü olayda, sanık ..."ın başlangıçta diğer sanıkların verdiği öldürme kararına katılmamış olması, zaten öldürme konusunda verilmiş bir karar olması, TCK"nun 37. maddesinde ""Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur."" düzenlemesinin ""yardım niteliğinde sayılmayan"" öldürme suçu açısından bizzat öldürme suçunun fiili hareketlerini içermesi, sanık ..."ın eyleminin fiil üzerinde ortak hakimiyet kurma da sayılamayacağı, TCK"nun 39/2-c maddesinde ""Suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak."" şeklinde bir düzenlemenin varlığı gözetildiğinde, sanık ..."ın eyleminin, sanık ..."in eylemine suçun işlenmesinden önce ve suçun işlenmesi sırasında yardım niteliğinde olduğunu ve sanığın öldürme fiiline TCK"nun 39. maddesi kapsamında katıldığını düşündüğümüzden, yerel Mahkemenin öldürmeye yardımdan verdiği mahkumiyet kararının onanması gerektiği kanaatiyle, sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyoruz.