1. Hukuk Dairesi 2015/11888 E. , 2018/12166 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali ......... davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 11.09.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ............ Savran geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalı vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde ......... isteğine ilişkindir.
Davacı, ......bırakanı......"ün kayden maliki olduğu çekişme konusu 331 ada 19 parsel sayılı taşınmazı ... 1..........liğinin 03.04.1987 Tarih ve 4963 yevmiye sayılı vasiyetnamesi ile davalı ...... ......"a bıraktığını, anılan vasiyetname ile saklı payının zedelendiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptaline, olmazsa .........e karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu edilen vasiyetnamenin.........de düzenlendiğini ve kanunun aradığı şartları taşıdığını, vasiyetnamenin saklı payı zedeleme kastı ile yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davanın vasiyenamenin iptali isteği bakımından reddine, ......... talebi bakımından kabulüne ilişkin olarak verilen karar 3. Hukuk Dairesince; “... davalıya seçimlik hakkının kullandırılmasından sonra tekrar bilirkişi incelemesi yaptırılmadan ve gerekçe de
gösterilmeden, 58.303 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. HMK.nun 266.maddesi uyarınca "Mahkeme, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir; hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi dinlenemez." Öyle ise, mahkemece; bu ilkeler esas alınarak, yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, ......... isteminin kabulü ile 58.303,89.TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz dilekçesi davalı vekiline 10.04.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, katılma yoluyla temyiz dilekçesi ise 21.04.2015 tarihinde verilmiştir. Bu durumda katılma yoluyla temyiz talebinin süresinde yapılmadığı anlaşılmakla, 1086 Sayılı HUMK’nun 433/2 ve 5236 sayılı yasanın geçici 2. maddesi uyarınca davalı vekilinin 21.04.2015 havale tarihli TEMYİZ DİLEKÇESİNİN REDDİNE,
Davacı vekilinin temyiz isteğine gelince;
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ......bırakan......"ün kayden maliki olduğu dava konusu 331 ada 19 parsel sayılı taşınmazı ... 1..........liğinin 03.04.1987 tarih ve 4963 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki vasiyetnamesi ile davalı ...... ......"a bıraktığı, vasiyetnamenin tenfizinin henüz yapılmayıp taşınmazın halen ......bırakan adına kayıtlı olduğu, davalı tarafın 13.12.2011 tarihli celsede seçimlik hakkını bedel yönünde kullandığı, 1917 doğumlu ......bırakan......"ün 15.10.2009 tarihinde öldüğü ve geriye davacı kızı ........."nin kaldığı, davalı ..."ın davacının oğlu olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; ......... (indirim) davası, ...... bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (.........) davalardandır. ......... davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; ......bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu ......... ile kazandırma (temlik) dışı .........nin tümüyle bilinmesiyle mümkündür. ......... ......bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı kıymetleri ile iadeye ve .........e tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar .........nin aktifini oluşturur. ......bırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Kanun uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Kanun uygulanacaksa üç aylık nafakası, .........nin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir. Aktiften belirtilen borçların indirilmesi net .........yi oluşturur. ......... bu şekilde tespit edildikten sonra ......ın açıldığı tarihteki fiyatlara göre değerlendirilmesi yapılarak parasal olarak miktarının tespiti gerekir. (TMK m.565) ...... bırakanın TMK"nin 564. maddesinde belirlenen saklı paya tecavüz edip etmediği bulunan bu rakam üzerinden hesaplanır. Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve ......... (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez.
Mutlak olarak .........e tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK"nin 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında ......... uygulanırken TMK"nin 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı ......... hisseli ......çılardan ise aynı Kanunun 561. maddesinde yer alan ......... hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir. Bu işlem sırasında dava edilmeyen kişi veya tasarrufların .........i gerekeceği sonucu çıkarsa davacının onlardaki hakkını dava etmemesinin davalıyı etkilemeyeceği ve birden çok kişiye yapılan teberru .........e tabi olursa 563. maddede yer alan, alınanla mütenasip sorumluluk kuralı gözetilmelidir.
Davalıya yapılan tasarrufun .........ine sıra geldiği takdirde tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (......... ......... Oranı) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (TMK m.564) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal ......... ......... oranında bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir.
Tasarrufa konu malın ......... ......... oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde sözü geçen 564. maddedeki tercih hakkı gündeme gelecektir. Böyle bir durum ortaya çıkmadan, davalının tercih hakkı doğmadan davalının tercihini kullanması söz konusu olamaz. Daha önce bir tercihten söz edilmişse sonuç doğurmaz. O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı......... Kararı uyarınca sür"atle dava konusu olup ......... ......... oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin ......... ......... oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir.
Somut olaya gelince, 3. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
Şöyle ki, davacının saklı payına tecavüz miktarının davalıya yapılan tasarrufa oranlanması ile ......... ......... oranının bulunması gerekirken davacının saklı pay miktarının davalıya yapılan tasarrufa oranı, ......... ......... oranı olarak belirlenmiş ve ayrıca ......... bedeli hesaplanırken de karar tarihine en yakın tarihteki değerler yerine tercih tarihinin kullanıldığı 13.12.2011 tarihindeki değerler esas alınmıştır.
Hal böyle olunca, uzman bilirkişi marifetiyle yukarıdaki ilkeler dikkate alınarak ......... ......... oranının doğru olarak belirlenmesi ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı......... Kararı uyarınca süratle dava konusu taşınmazın karar tarihindeki veya karar tarihine en yakın tarihteki rayice göre değerini gösterir rapor alınması ve belirlenecek bu değerin ......... ......... oranıyla çarpımından bulunacak naktin hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince temyiz eden taraflardan gelen davacı vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz eden davalıdan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan