Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17975
Karar No: 2015/4347
Karar Tarihi: 17.03.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/17975 Esas 2015/4347 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/17975 E.  ,  2015/4347 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 12. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 17/06/2014
    NUMARASI : 2012/129-2014/217



    Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali-tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 17/03/2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı ve vekili gelmedi. Karşı taraf davalı vekili Av. S.. E.. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ortak murisinin 12.09.2011 tarihinde vefat ettiğini, murisin, 01.02.2011 tarihinde noterde düzenlediği vasiyetnameyle, villasını, ikinci evliliğinden olma oğlu davalı Ali"ye bıraktığını, vasiyetnamenin şekli şartlara uygun hazırlanmadığını, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte murisin kemoterapi tedavisi gördüğünü, ruhsal çöküntü içinde bulunduğunu, temyiz kudretine haiz olmadığını belirterek; öncelikle vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini, bu talep kabul görmezse, vasiyetnameyle müvekkilinin saklı payına tecavüz edildiğini savunarak, tenkise karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde;vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun hazırlandığını, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte murisin sağlık durumunun iyi olduğunu, murisin fiil ehliyetine haiz olduğunu savunarak; vasiyetnamenin iptaline yönelik istemin reddine karar verilmesini dilemiş, diğer taraftan, davacının, önceki yıllarda muris annesine ve dava dışı babasına baskı yaparak, ileride miras payından düşülmek üzere kendisine bir ev satın aldırdığını, murisin tüm birikimini kızına ev almak için harcadığını, evin bugünkü değerinin 150.000,00 TL olduğunu belirterek, tenkis hesabında bu miktarın nazara alınmasını istemiş, vasiyetname düzenlenirken iki yerde maddi hata yapıldığını, ancak vasiyetnamenin murisin son arzusuna uygun olduğunu ileri sürerek, vasiyetnameye konu taşınmazın 1 numaralı parsel olduğunun tespiti ile taşınmazın müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; vasiyetnamenin düzenlenme tarihinde murisin hukuki işlem yapma ehliyetinin bulunduğu, vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun düzenlendiği, vasiyetnameyle davacının saklı payına tecavüz edilmediği gerekçesiyle; davacının hem iptal, hem de tenkis isteminin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından, duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
    Dava; vasiyetnamenin iptali, bunun mümkün olmaması halinde tenkis istemine ilişkindir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilin vasiyetnamenin iptaline ilişkin istemin reddinde bir isabetsizlik bulunmadığından, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
    Davacı vekilinin, kabul gören temyiz itirazına gelince;
    Somut olayda; davacı, annesinin, iptali talep olunan davaya konu vasiyetnamedeki tasarrufu ile saklı payına tecavüz ettiğini iddia etmiştir. Davalı savunmasında, annesinin sağlığında, davacıya para verdiğini, davacının bu parayla ev aldığını belirterek; evin değerinin saklı paydan mahsup edilmesi gerektiğini savunmuştur. Davacı, davalının savunmasına karşı verdiği cevabında; Tasfiye Halindeki S.S İzkonut Konut Yapı Kooperatifinden, 1999 yılında 4.000,00 TL bedelle satın aldığı evin parasının bir kısmını, dava dışı babası Abdurrahman"ın gönderdiğini, bakiyeyi kendi birikimleriyle tamamladığını ifade etmiştir.
    Mahkemece; bilgisine başvurulan hesap bilirkişisi 06.09.2013 tarihli raporunda; davacının miras payının karşılığının 235.125,00 TL olduğunu; saklı payının 117.562,50 TL olup, davacının terekeden 72.375,00 TL aldığı; buna göre davacının saklı payına tecavüzün 45.187,50 TL olduğunu rapor etmiştir. Davalı vekilinin, rapora itirazı üzerine 25.03.2014 tarihli ek raporda, davacıya ait Çiğli"deki evin değerinin, murisin ölüm tarihinde 86.000,00 TL, dava tarihinde 90.000,00 TL olduğu, evin değerinin, davacının saklı payından mahsup edilmesi halinde, murisin, davaya konu vasiyetnameyle davacının saklı payına tecavüz etmediğini rapor etmiş, mahkemece, rapor doğrultusunda hüküm tesis edilmiştir.
    Tenkis davası, saklı pay sahiplerine, mirasbırakanın, saklı paylarına yönelik tecavüzünü gidermek ve temlik işlemlerini tasarruf nisabı sınırı içine sokmak imkanı veren, kişisel hakkın korunmasını amaçlayan, mahiyeti itibariyle yenilik doğurucu bir davadır.
    Saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler. Saklı payın karşılığını, mirasbırakanın sağlararası tasarrufuyla alan kimse tenkis davası açamaz.
    Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. (TMK m. 6) İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. (HMK m.190) İspat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer.
    Bu bağlamda, davalı, davacının, 1999 yılında satın aldığı evin parasının ortak murisleri tarafından davacıya gönderdiğini ispatla yükümlüdür.
    Her ne kadar mahkemece, davacının, evi, murisin gönderdiği parayla satın aldığı kabul edilerek, evin, murisin ölüm tarihindeki değeri, davacının saklı pay alacağından mahsup edilerek, davacının tenkis isteminin reddine karar verilmiş ise de, paranın muris tarafından gönderildiği hususu, davalı tarafça ispat edilememiştir. Davacı tanıkları, davacıya parayı, annesi Güler"in değil, dava dışı babası Abdurrahman"ın, düğün parası olarak gönderdiğini beyan etmiştir.
    Hal böyle olunca mahkemece; davacıya, 1999 yılında gönderilen paranın, muris tarafından değil, dava dışı babası tarafından gönderildiği kabul edilerek, bu parayla alınan evin değerinin, davacının saklı pay alacağından mahsup edilmeksizin, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davacının saklı payının karşılığını, mirasbırakanın sağlararası tasarrufuyla aldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi