Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14038
Karar No: 2018/12190
Karar Tarihi: 12.09.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/14038 Esas 2018/12190 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/14038 E.  ,  2018/12190 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil / tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan babaları ......... Küçük"ün, 417, 418, 438 ve 452 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçılaradan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak davalı kız kardeşi......"a vekil aracılığıyla devrettiğini, temlik tarihinde mirasbırakanın hasta ve kendisinde olmadığını, muvazaalı olarak temlik edilen dava dışı 5903 parsel, 1 numaralı bağımsız bölüm hakkında açılan davanın kabul edildiğini, dava konusu 417 parsel sayılı taşınmazın davalı ... tarafından davalı ..."e, onun da davalı ..."ye devrettiğini ileri sürerek muvazaalı temliklerin iptali ile taşınmazların miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, davacılar vekili duruşmadaki beyanı ile ehliyetsizlik iddialarının bulunmadığını belirtmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 417 parsel sayılı taşınmaz yönünden davalılar......’nin iyiniyetli olduğu, diğer taşınmazlar yönünden iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ......... Küçük’ün 21.11.2007 tarihinde ...... ile geriye çocukları davacılar .........’in kaldıkları, mirasbırakanın davacıların annesi ...... ile 16.01.2003 tarihinde boşandığı, davalı ...’ın mirasbırakanın kız kardeşi olduğu, dava konusu 417 parsel sayılı 3620 m2 miktarlı ...... ...... ve ...... nitelikli taşınmazı mirasbırakan ve kardeşi ...... adına kayıtlı iken kardeşinin ...... ile(mirasçıları kardeşleri) intikal eden ½ payın mirasbırakan tarafından 04.09.2003 tarihinde satın alındığı, mirasbırakanın 1200/3620 payını davalı ...’ye 1.000 TL bedelle 01.09.2006 tarihinde devrettiği, kalan payını ise 2.000 TL bedelle 09.08.2007 tarihinde davalı ...’a temlik ettiği, ./..

    onun da payını aynı bedelle 28.12.2007 tarihinde davalı ...’e devrettiği, davalı ...’in de taşınmazın diğer paydaşı davalı ...’ye 3.000 TL bedelle temlik ettiği, çekişme konusu 418 parsel sayılı 3360 m2 miktarlı kargir ev ve ...... nitelikli taşınmazın 2/3 payı mirasbırakana, 1/3 payı kardeşi ......’e aitken ...... ile mirasçılarına 13.08.2003 tarihinde intikalle birlikte paylarını aynı gün mirasbırakana satış suretiyle devrettikleri, tamamı mirasbırakan adına kayıtlı iken 500.000.000ETL bedelle davalı ...’a devrettiği, 438 parsel sayılı 1820 m2 miktarlı ...... nitelikli taşınmazın tamamı mirasbırakan ve babası ...... adına kayıtlı iken ...... ile 04.09.20003 tarihinde çocuklarına intikal ettiği, aynı gün mirasbırakan ve diğer mirasçıların paylarını 500.000.000ETL bedelle davalı ...’a temlik ettiği, 452 parsel sayılı 1880m2 miktarlı, fındık ...... nitelikli taşınmazın tamamı mirasbırakan ve babası ...... adına kayıtlı iken ...... ile 13.8.20003 tarihinde çocuklarına intikal ettiği, aynı gün mirasbırakan ve diğer mirasçıların paylarını 500.000.000ETL bedelle davalı ...’a devrettiği, çekişme konusu taşınmazların yenileme neticesinde parsel numaralarının değiştiği, ancak güncel kayıtların dosya arasına alınmadığı, dava dışı 470 ve 471 parsel sayılı taşınmazların tamamı mirasbırakan adına kayıtlı iken mirasbırakanın kardeşleri ...... Küçük, ... ve ...... Küçük"e 15.08.2003 tarihinde temlik edildiği, dava dışı 1 nolu bağımsız bölüm hakkında ...... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2007/1228E, sayılı dava sonunda 30.07.2008 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verildiği, taşınmazın 17.01.2008 tarihli satış akdi ile 1/3’er payla davacılar adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
    Çekişme konusu 417 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın davalılar......’nin kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine.
    Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; mahkemece 418, 438 ve 452 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme imkanı yoktur.

    Şöyle ki; özellikle mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının olup olmadığı, mirasbırakan ile davacıların annesinin boşanmış olduğu gözetilerek davacılar ile mirasbırakanın ilişkilerinin nasıl olduğu, davalı ...’ın alım gücü bulunup bulunmadığı, davacıların delil listesinde yer alan ve mahkemece dinlenen tanıklar ...... ve ......’nin dava konusu olayla ilgili olarak beyanlarının yeterli olmadığı, yeniden mirasbırakanın gerçek iradesinin tespiti için dinlenmeleri gerektiği açıktır.
    O halde, yukarıda belirtilen ilkeler ve olgular doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılması, toplanacak deliller toplanan delillerle birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacıların bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi