1. Hukuk Dairesi 2015/15096 E. , 2018/12191 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, araca ait trafik sicil kaydının iptali, olmazsa tenkis isteklerine ilişkindir.
Davacılar,......bırakan .... Yavuz"un ikinci eşinin istek ve baskıları sonucu......çılardan mal kaçırmak ve saklı paylarını ihlal etmek amacıyla taşınmazlarını dava dışı kişilere devrettiğini, onların da dava konusu 29, 402, 703 parsel sayılı taşınmazlar ile .... plaka sayılı......ü ..."a, 533, 545, 527, 103 ada 1 parsel, 109 ada 145 parsel sayılı taşınmazları .... Bircan"a, 333 ve 93 parsel sayılı taşınmazları ise .... Köşek’e temlik ettiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının ve.... kaydının iptali ile...... payları oranında adlarına tescile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemişler, 23.05.2013 havale tarihli dilekçe ile HMK’nın 124.maddesi gereğince ...... Köşek ve .... Bircan"ın davanın tarafı olmaktan çıkarılarak ... ile ..."un davalı olarak davaya dahil edilmesini istemişlerdir.
Davalı ..., taşınmazları ve......ü bedeli karşılığında satın aldığını, diğer davalılar ise davaya taraf olarak eklenmelerinin doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 527 ve 93 parsel sayılı taşınmazlar yönünden feragat nedeniyle, araç yönünden muvazaa şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden,......bırakan .... Yavuz’un 12.11.2011 tarihinde ölümü geriye ilk eşi ......’den olma çocukları davacılar ...... ile dava dışı ...... ikinci eşi ...... ile ......’den olma çocukları .........’nın......çı olarak kaldıkları, çekişme konusu 29 parsel sayılı 1.836m2 miktarlı ......... nitelikli taşınmazın......bırakan tarafından 17.09.1992 tarihli satış akdi ile eşi ......’ye devredildiği, onun da 02.07.2008 tarihinde kızı ......’ya temlik ettiği, taşınmazın 29.12.2010 tarihinde ......’ye satıldığı, onun da 14.11.2011 tarihinde ...’a devrettiği,333 parsel sayılı 44.100m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazın......bırakan tarafından 22.02.1993 tarihli satış akdi ile eşi ......’ye devredildiği, onun da 11.05.1994 tarihli akitle ....’e devrettiği, ....’in taşınmazı 02.07.2008 tarihinde ......’ya temlik ettiği, 402 parsel sayılı 9.500m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmaz ile 703 parsel sayılı 6.000m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazları......bırakanın 14.08.1997 tarihinde oğlu Bülent’e satış suretiyle temlik ettiği, onun da taşınmazları 13.02.2007 tarihinde kardeşi ......’ya devrettiği, taşınmazları 29.12.2010 tarihinde ......’nin devraldığı, onun da 14.11.2011 tarihinde ...’a temlik ettiği, 533 parsel sayılı 2.800m2 miktarlı tarla ve 545 parsel sayılı 3.500m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazların ......bırakan tarafından 14.05.2008 tarihli akit ile davalı ...’ın oğlu ....’e devredildiği, taşınmazların 01.09.2010 tarihinde ......’a devredildiği, 103 ada 1 parsel sayılı 10.510,14m2 miktarlı tarla ve 109 ada 45 parsel sayılı 3.993,13m2 miktarlı bağ nitelikli taşınmazların ise......bırakan tarafından 05.11.2008 tarihinde ....’e temlik edildiği, onun da taşınmazları 20.08.2010 tarihinde ......’a devrettiği, dava konu edilen......ün ise dava dışı 3. kişi adına kayıtlı olduğu, eski kayıtlarında yapılan incelemede......bırakan adına tescile rastlanmadığı, davacıların yargılama sırasında 26.05.2015 tarihli dilekçe ile araç ....ndaki davalarına tazminata dönüştürdüklerini ve çekişme konusu 93 ve 527 parsel sayılı taşınmaz ....nda açılan davadan feragat ettiklerini bildirdikleri anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı...... Kararı, bizzat......bırakanın üzerinde tapuda kayıtlı olan taşınmazların...... bırakan ya da vekili (temsilcisi) tarafından aslında bağış olduğu halde satış biçiminde temlik edilmesi durumunda uygulama olanağı bulur.
...... kararları kapsamları ile sınırlı gerekçeleri ile yol gösterici ve sonuçları ile bağlayıcı kararlar olduğundan tapuda yapılan temlikler dışındaki işlemler yönünden belirtilen...... kararı uygulanamaz. Ancak, böyle hâllerde genel muvazaa hükümlerinin uygulanması gerekir. Gerçekten, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 19. maddesi hükmünde genel muvazaa düzenlenmiş olup, “…..tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın, gerçek ve ortak iradeleri esas alınır” hükmü getirilmiştir.......çı sözleşmenin tarafı olmadığından sözleşmenin muvazaalı olarak yapıldığı iddiası her türlü delille kanıtlanabilir. Özellikle, resmi sicillere bağlı tutulan malların muvazaalı devrinde TBK"nın 19. maddesinin uygulanabileceği ve muvazaa iddiasının araştırılacağı yasal ve yargısal uygulama gereğidir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12.05.2009 günlü ve 1999/4-286 esas, 1999/293 karar sayılı kararında da aynı görüş benimsenmiştir.
Somut olayda ise, .... plakalı aracın......bırakanla irtibatı sağlanmadığından isteğin reddine ilişkin karar bu gerekçe ile ve sonucu itibariyle doğru olduğuna göre; davacıların temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine.
Davalıların temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere; tapu iptali ve tescil davaları kayıt malikine karşı açılır. Eldeki davada, dava ....,.... ve ...’a karşı açılmış, bilahare .... ve .... davalı olmaktan çıkarılarak ...... ve ...... davaya dahil edilmiştir. Dava tarihi itibariyle .... ve .... kayıt maliki değildir. Usul hukukumuzda davaya dahil diye bir müessese bulunmayıp, bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilemeyeceği gibi, ....nda hüküm kurulmasına da olanak yoktur. Kaldı ki, ...... ve ......’ya yapılan temliklerin tarihleri de gözetildiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesinin uygulanma olanağı da bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalar karşısında, ...... ve ...... aleyhine usulüne uygun bir dava açıldığı söylenmez.
Öte yandan davalı ... yönünden ise; 29, 402 ve 703 parsel sayılı taşınmazları 14.11.2011 tarihli akitle dava dışı ...... Tekin’den satın aldığı, taşınmazları öncesinde temlik alan ......, Bülent ve ......’nın......bırakanın eşi ve çocukları olduğu, ancak taşınmazları bunlardan edinen ......’nin kim olduğu, taraflarla ve......bırakanla ilgisi kanıtlanmış değildir.......bırakan tarafından ...... ve Bülent’e yapılan devirlerin muvazaalı olduğu kabul edilse dahî, dava dışı ......’nin kötüniyetli olduğu ispatlanmadığına göre, taşınmazları ondan satın alan davalı ...’a yapılan temliğin muvazaalı olduğu iddiasının kanıtlanmadığı da açıktır.
Hâl böyle olunca, dahili davalılar ...... ve ...... yönünden sıfat yokluğundan, davalı ... yönünden ise esastan davanın reddi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.