20. Hukuk Dairesi 2017/1142 E. , 2018/5166 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekilinin mahkememize hitaben verdiği dava dilekçesinde, davalı ...’in ... Merkez ... mahallesi, ... sokakta bulunan ... Apartmanında daire sahibi olduğunu, davalının 2006 yılından 290,00.-TL ve 380,00 $ 2007 yılından 705,00.-TL ve 643,00 $, 2008 yılından 500,00.-TL ve 853 $ apartman aidat ve yakıt parası borcu bulunduğunu, bu borçların dönem dönem kendisinden telefon görüşmesi yapılarak talep edildiğini, ancak borçlu dairesini satacağını ve satınca ödeme yapabileceğini söyleyerek ödeme yapmadığını, kendisi hakkında Amasya 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1997 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiğini beyan ederek; icra takibinin kaldığı yerden devamına, davalı borçlunun alacağın % 40"ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; ilk olarak dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 17/06/2010 tarih ve 2010/6682 - 2010/9157 Karar sayılı ilamıyla karar bozularak dosya yerel mahkemeye gönderilmiş, yapılan yargılama sonrasında 13.11.2013 tarih ve 2010/1137 E. - 2013/1344 K. sayılı gerekçeli kararda; davanın kabulü ile, ... . İcra Müdürlüğünün 2008/1997 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacak olan 4.502,00.-TL üzerinden %40 oranında hesap edilen 1.800,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, bu kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, hüküm Yargıtay 18. Hukuk Dairesi"nin 2014/976 E. - 2014/3182 K. sayılı ilamı ile "sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, her ne kadar kat malikleri kurulu tarafından ortak gider ve aidat miktarları ile ilgili alınmış bir karar olmasa da, dosyadaki belgelerle tanık beyanlarına göre 2006 yılı Mayıs ayından itibaren anataşınmazda oturumun başladığı, dava konusu 2006-2007 ve 2008 yıllarında, 50, 60 ve 70.-TL civarında aylık aidat toplandığı, anataşınmaza ait yönetim planının bütün kat maliklerini bağlayacağı, kat malikinin, bağımsız bölümünün durumu ve konumu dolayısıyla ortak yer ve hizmetlerden yararlanmasına ihtiyacı bulunmadığını veya yeterince yararlanmadığını ileri sürerek payına düşen ortak gideri ödemekten kaçınamayacağı, dosya içindeki tapu kayıtlarına göre dava konusu anataşınmazda arsa payları eşit 22 adet bağımsız bölüm bulunduğu ve bu bağımsız bölüm sayısı esas alınarak davalının payına düşen ortak gider borcunun hesaplanması gerektiği, anataşınmazda kaç site sakini bulunduğunun bilinmediği bu nedenle kişi başına düşen giderin hesaplanamadığı gerekçesiyle, kaç bağımsız bölüm üzerinden hesaplandığı da anlaşılamayan belge esas alınarak hesaplama yapılan rapora itibarla hüküm
kurulmasının doğru görülmediği" gerekçesiyle bozulmuş, yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş, bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu hazırlatıldıktan sonra mahkemece 03.06.2015 ve 2014/479 E. - 2015/763 K. sayılı gerekçeli kararda; davanın kabulü ile; ... . İcra Müdürlüğünün 2008/1997 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak olan, 4.502,00.-TL üzerinden % 40 oranında hesap edilen 1.800,80.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, bu hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, hüküm Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2015/15134 E. ve 2015/13196 sayılı ilamı ile "sair temyiz itirazları yerinde olmadığı, işlemiş yasal faiz hesabının borcun ait olduğu aylardan icra takip tarihi olan 25.11.2008 gününe kadar yapılması ve takip tarihinden itibaren aylık %5 gecikme tazminatına da asıl alacak üzerinden hükmedilmesi gerektiği düşünülmeden ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 04.12.2008 gününden duruşma günü olan 12.12.2014 gününe kadar işlemiş gecikme faizi hesaplayan rapora itibarla karar verilmesi ve yine davaya konu asıl alacak ve işlemiş yasal faiz toplamı üzerinden (faize faiz işletilmesi sonucunu doğuracak şekilde) talepte bulunulan takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilerek infazda duraksamaya neden olacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmediği" gerekçesiyle bozulmuştur. Yerel mahkemece bir kez daha bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş, bozma ilamındaki eksikliklerin giderilebilmesini teminen yeniden bilirkişiden rapor alındıktan sonra mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; ... . İcra Müdürlüğünün 2008/1997 E. sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 4.326,25.-TL asıl alacak, 249,32.-TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere, toplam 4.575,57 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan, 4.326,25.-TL üzerinden % 20 oranında hesap edilen 865,25.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, asıl alacak olan 4.326,25.-TL üzerinden, icra takip tarihi olan 25/11/2008 tarihinden itibaren aylık %5 gecikme zammının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; ortak gider alacağı nedeni ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamı ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına 02/07/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.