Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3385
Karar No: 2018/12212
Karar Tarihi: 12.09.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/3385 Esas 2018/12212 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/3385 E.  ,  2018/12212 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... 10. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : GAİPLİK KARARININ KALDIRILMASI-TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen gaiplik kararının kaldırılması ve tapu iptal-tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davada davacılar ile asıl ve birleştirilen davada davalı Hazine tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü
    -KARAR-
    Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 588. maddesi uyarınca verilen gaiplik kararının kaldırılması ve iptal tescil isteklerine ilişkindir.
    Davacılar asıl ve birleştirilen davada, 1625 ada 22 ve 23 parsel sayılı taşınmazlarda 14/96’şar pay maliki olan kök mirasbırakanları ... kızı ...’nın gaipliğine, söz konusu payın iptali ile davalı Hazine adına tesciline karar verildiğini, ... kızı ...’nın, ...’nin ilk eşi olup dava konusu taşınmazı ölünceye kadar bakma şartıyla eşi ...’ye sattığını, ...’nin de kendilerinden başka mirasçısı olmadığını, dava konusu taşınmazın 3. bir kişi adına tescili üzerine Maliye Hazinesi tarafından açılan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1962/597 esas sayılı iptal tescil davasında mirasçıların müdahil olarak yer aldığını ve bu davada verilen kararda,“ mübrez veraset ilamı gereğince müdahil davacılar adlarına intikal için gerekli muameleyi yaptırmakla muhayyer” olduklarının yazılı olduğunu, anılan tescil kararına göre mirasbırakanları ..., ... ve ...’nın hükmen malik olduklarını, ... ile kızları ... ve ...’nın ölümüyle de mirasçı olduklarını ileri sürerek dava konusu 22 ve 23 parsel sayılı taşınmazlarda kök mirasbırakan ...kızı ... hakkında verilen gaiplik kararının kaldırılmasını ve taşınmazlardaki 14/96’şar payın adlarına tescilini istemişlerdir.
    Davalı Hazine, kayıt maliki ile davacıların mirasbırakanının aynı kişi olduğu yönündeki iddianın kanıtlanması gerektiğini, ancak buna ilişkin bir veraset ilamı sunulmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı... Belediye Başkanlığı, dava konusu taşınmazın 5366 sayılı Kanun gereği 14/02/2007 tarihinde belediyeye devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 1625 ada 22 ve 23 parsel sayılı taşınmazların 11/07/1950 tarihli ifraz işlemiyle dava dışı ... oğlu ... adına tescil edilmesi üzerine, Maliye Hazinesinin açmış olduğu ... Asliye Hukuk Hakimliğinin 1962/597 esas 1968/866 karar sayılı iptal tescil davasında, ...mirasçıları ..., ..., ...’un müdahil olarak yer aldıkları, söz konusu davada “ 14/96 hissesinin de mübrez veraset ilamına göre müdahil davacılar adlarına intikal için gerekli muameleyi yaptırmakta muhtar olmak suretiyle ...kızı ...dına tesciline” karar verildiği ve kararın 20/06/1969 tarihinde kesinleştiği, 2/1/1970 tarihli hükmen tashih işlemi ile dava konusu parsellerde 2/96’şar payın dava dışı ..., 80/96’şar payın davalı Hazine, 14/96’şar payın ise ... kızı ... adlarına tescil edildiği, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/1063 esas 2002/144 karar sayılı ve yine aynı mahkemenin 2000/958 esas 2001/1124 karar sayılı dosyalarında TMK 588. maddesi gereğince ...kızı ...’nın gaipliğine ve dava konusu taşınmazlarda adı geçene ait 14/96’şar payın iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verildiği, anılan kararların 12/03/2002 ve 14/05/2002 tarihlerinde kesinleştiği, 1/8/2002 tarihli hükmen tescil işlemiyle ... kızı ...’nın taşınmazlardaki 14/96’şar payının davalı Hazine adına tescil edildiği ve Hazinenin taşınmazlarda 94/96’şar pay maliki olduğu, dava konusu parsellerin 14/12/2007 tarihinde davalı ... Belediyesine tashihen devredildiği, dosyaya sunulan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/12/1958 tarih 1958/926 esas 1958/1183 karar sayılı veraset ilamına göre mirasbırakan Tanaş kızı Sumela’nın 25/04/1917 tarihinde ölümü üzerine yegane mirasçısı olarak kocası ... oğlu ..., nam-ı diğer ...’na münhasır iken onun da 11/12/1949 tarihinde ölümü ile veraseti ikinci karısı ... ile evlatları ... ve ...’ya münhasır olduğu, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/07/1952 tarih 1952/35 esas 1952/63 karar sayılı veraset ilamına göre ... oğlu ..., nam-ı diğer ... Hacıoğlu’nun 11/12/1949 tarihinde ölümü üzerine karısı ..., kızları ... ve ...’nın mirasçı oldukları, ... 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/50 esas 2014/166 karar sayılı veraset ilamına göre ... ile ...’den olma 26/12/1919 doğumlu ...’nun 10/08/1997 tarihinde ölümü üzerine davacı çocukları ..., ..., ...’un mirasçı kaldıkları, ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/50 esas 2014/37 karar sayılı veraset ilamına göre ... ve ... kızı 1921 doğumlu ...’ın 15/04/2004 tarihinde ölümü üzerine davacı çocukları ... ile ...’nun mirasçı kaldıkları anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, TMK"nın 588. maddesi; "Sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimsenin malvarlığı veya ona düşen miras payı on yıl resmen yönetilirse ya da malvarlığı böyle yönetilenin yüz yaşını dolduracağı süre geçerse, Hazinenin istemi üzerine o kimsenin gaipliğine karar verilir.Gaiplik kararı verilebilmesi için gerekli ilan süresinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmazsa, aksine hüküm bulunmadıkça gaibin mirası Devlete geçer. Devlet, gaibe veya üstün hak sahiplerine karşı, aynen gaibin mirasını teslim alanlar gibi geri vermekle yükümlüdür.” hükmüne yer vermiştir.
    Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazların hükmen tesciline esas ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1962/597 esas 1968/866 karar sayılı dosyasında davacıların mirasbırakanlarının müdahil olarak yer aldıkları ve sunulan veraset ilamlarına göre de dava konusu taşınmazlarla davacıların mirasbırakanları arasında irtibat kurulabildiği görülmektedir.
    Hal böyle olunca, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.
    Asıl ve birleştirilen davada davacıların yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün 12.01.2011 tarihinde kabul edilen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre davalı Hazinenin temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi