16. Hukuk Dairesi 2016/13405 E. , 2019/8102 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 130 ada 27 parsel sayılı 161493 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek, ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın bir bölümüne yönelik tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 130 ada 27 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişileri tarafından hazırlanan 03.05.2016 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfi ile gösterilen 1.013,19 metrekare ve (B) harfi ile gösterilen 281,50 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin tapu kaydının iptali ile davacı ..."a ait 130 ada 23 parsel sayılı taşınmaza eklenmek sureti ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro çalışması sonucunda ham toprak vasfıyla tespit edilen taşınmaz bölümü üzerinde, tespit tarihine kadar davacı lehine 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddesinin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi ile çözüme kavuşturulacak nitelikteki tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, çekişmeli 130 ada 27 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın öncesinin imar-ihya gerektiren bir yer olup olmadığı belirlenmemiş; bu nitelikteki yerlerden ise ancak emek ve para harcanmak suretiyle imar-ihya işlemleri tamamlanıp, tarıma elverişli hale getirilmesini müteakip, kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi şartıyla kazanılmasının mümkün olacağı, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi belirlemenin en iyi yönteminin hava fotoğraflarının incelenmesi olduğuna göre tespit tarihinden 15-20-25 (1991, 1986, 1981) yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğraflarının uzman bilirkişilerce incelenmesi gerekirken, 1987 ve 1990 yıllarına ait hava fotoğrafı üzerinde, bu konuda uzmanlığı
bulunmayan orman mühendisi bilirkişi tarafından inceleme yapılmış ve mahallinde yapılan keşifte, taşınmaz üzerinde bulunan tek katlı betonarme binanın ve sulama havuzunun kim tarafından ve ne zaman yapıldığına dair yerel bilirkişi ve tanıklarından beyan alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, kadastro tespit tarihinden (2005) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı tarihlerde çekilmiş en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosyaya konulmalı, daha sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, taşınmaz bölümleri üzerinde bulunan tek katlı betonarme binanın ve sulama havuzunun kim tarafından ve ne zaman yapıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden, keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmaz bölümünü komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; taşınmazın konumu, toprak yapısı, üzerindeki bitki örtüsü ve çevre taşınmazlara göre arz ettiği özellikleri belirtir şekilde mahkemenin gözlemi tutanağa yansıtılmalı; dava konusu taşınmazın tüm yönlerinden çekilmiş fotoğrafları dosya arasına konulmalı; fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek, davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.