22. Hukuk Dairesi 2017/10904 E. , 2018/5311 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde teknik personel olarak 2006 yılı Haziran ayından 08.04.2013 tarihine kadar çalıştığını, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin, genel tatil, ihtarname masrafı, hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili davacının iş sözleşmesini haklı neden olmaksızın feshettiğini, işyerinde haftada kırk saat çalışma yapıldığını, bayram ve genel tatil günlerinde çalışma yapılmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. Ücreti ödenmeyen işçinin, bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi yasal yollardan talep etmesi mümkündür. Ücreti ödenmeyen işçinin, haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 24. maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır
Somut olayda, davacı işçi fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia etmiştir. Davalı işveren, davacının haklı neden olmaksızın iş sözleşmesini feshettiğini savunmuştur. Mahkemece gerekçe gösterilmeksizin davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabul edilmiştir.
Dosya kapsamından davacının davalı işverene noter aracılığı ile keşide ettiği 08.04.2013 tarihli fesih bildirimi ile iş sözleşmesini fazla mesai ücretinin ödenmemesi üzerine haklı nedenle feshettiği, davacının haklı feshe gerekçe olarak gösterdiği fazla mesai ücreti alacağının mevcut olduğu ve haklı feshi ispatladığı anlaşılmış olup ihbar tazminatının iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmadığı gözetilmeksizin ihbar tazminatının reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamada, 317/2 ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı def"inde bulunulabileceği kabul edilmelidir.
Somut olayda davacının ıslah dilekçesinin davalıya 20.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 02.12.2014 tarihi itibariyle süresinde zamanaşımı def"inde bulunduğunun anlaşılmasına göre Mahkemece ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def"i değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Somut uyuşmazlıkta davaya konu fazla mesai alacağı tanık beyanlarına itibarla yılın altı ayı kış döneminde haftanın altı günü 08:00-17:00 saatleri arası günlük bir saat ara dinlenme ile haftada üç saat, yılın altı ayı yaz döneminde haftanın altı günü 08:00-21:00 saatleri arası günlük bir buçuk saat ara dinlenme ile haftada yirmi dört saat fazla mesai yapıldığı kabul edilerek hesaplanmış ise de davacının .. Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi 2014/937 esas sayılı dosyasında tanık olarak dinlendiği sırada, işyerinde yoğun çalışılan yaz sezonunun dört ay kış sezonunun ise sekiz ay sürdüğünü beyan ettiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalı işyerinde yaz sezonunun dört ay, kış sezonunun ise sekiz olarak hesaplanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
5-Somut olayda dava konusu yıllık ücretli izin alacağı, davacının çalıştığı süre boyunca yıllık izin kullandığı ispat edilemediği kabulü ile hesaplanmış ise de, davacının yukarıda işaret edilen dosyada tanık olarak dinlendiği sırada on gün yıllık izin kullandığına ilişkin beyanı bulunduğu anlaşılmış olup davacının bu beyanının değerlendirilmemesi de isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.