Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9065
Karar No: 2018/5338
Karar Tarihi: 05.07.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9065 Esas 2018/5338 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/9065 E.  ,  2018/5338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili .../02/2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinin murisi ... tapuda hiçbir sınırlama olmayacak şekilde ... Belediyesinin satışa arz ettiği, ... ilçesi, ... mahallesi 228 ada ... parsel sayılı taşınmazı .../02/1999 tarihinde bedelini ödemek suretiyle tapuda devir ve satın aldığını, bilahare satışa konu taşınmazın 1993 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kaldığından bahisle ... tarafından açılan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/35 Esas - 157 Karar sayılı dava dosyası kapsamında tapunun iptali ile orman olarak ... adına kayıt ve tesciline karar verildiğini, belirtilen kararın .../03/2009 tarihinde kesinleştiğini, taraflardan ... Belediye Başkanlığının "zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca" ve Hazinenin de "TMK 1007" uyarınca, müşterek ve müteselsilen tüm zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek şimdilik 5000 TL bedelin(her biri için 1000 TL )davalıdan müşrterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, aynı davacılar vekili birleşen 2015/99 E sayılı dosyada ise aynı sebeple şimdilik ....000 TL bedelin (veraset ilamındaki miras hissesi dikkate alınarak,) tapunun iptaline neden olan mahkeme kararının kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı taraflardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı ... tarafından açılan birleşen 2015/100 E sayılı dosyada ise davacı vekili 228 ada ... parselin tapu kaydının iptali sebebiyle şimdilik 1000 TL"nin tapunun iptaline neden olan mahkeme kararının kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı taraflardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacılar vekili harçlı .../03/2016 tarihli dilekeçesinde talebini 157.094,47 TL"ye yükseltmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu: Davanın birleşen 2015/99 ve 2015/100 Esas sayılı dosyalardaki davaların kabulü ile 157.094,47 TL (39.273,62 TL"sinin ..., ....564,... TL"sinin ..., ....564,... TL"sinin ..., ....564,... TL"sinin ..., ....564,... TL"sinin ..., ....564,... TL"sinin ... için olmak üzere) tazminatın tapunun iptal tarihi olan .../03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... Belediyesi ve Hazineden müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... ve davalı ... vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamından davaya konu 228 ada ... numaralı parselin geldisinin 50 ada ... numaralı kadastro parseli olup, bu parsele revizyon gören Haziran 1960 tarih 36 numaralı tapu kaydının geldisisinin Nisan 1959 tarih ... numaralı tapu kaydı olduğu ve 1251 sayılı tamim gereğince senetsizden ... adına mera olarak idari yoldan tescil edildiği ve İmar İskan Bakanlığının ....03.1959 gün 10338 sayılı yazısı ile belediye imar hudutları içine park ve fidanlık sahası olarak ayrılması nedeniyle niteliğinin kültür arazisi olarak değiştirilip belediyeye devredildiği ve Eylül 1959 tarih ... numarada belediye adına tescil edildiği, 1997 yılında yapılan ifraz ile 581,62 m2 yüzölçümü ile ... Belediyesi adına arsa olarak tescil edilen 228 ada ... parselin, davacıların murisi ... tarafından 02/03/1999 tarihinde satın alma yoluyla edinildiği, bu parsele yönelik ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davası ile tahdidin iptali için ... tarafından açılan davaların birleştirilmesi ile görülen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/35-2008/157 E. K sayılı kararıyla, 228 ada ... parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle ... adına tesciline karar verildiği ve bu karar mahkemece taraflarca temyiz edilmediğinden bahisle .../03/2009 tarihinde kesinleştirişmişse de, ... mirasçısı ... tarafından temyiz edildiği ve kararın temyiz aşamasından geçerek 2012 yılında kesinleştiği, iş bu davada ise asıl davanın ... ve arkadaşları tarafından .../02/2015 tarihinde, birleşen davada davacı ... tarafından 02/03/2015 tarihinde, ... ve arkadaşları tarafından açılarak birleşen davada ise 02/03/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
    4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/...-152 E. - 2003/125 K.; ....09.2010 gün ve 2010/...-386 E. - 2010/427 K.; ........2010 gün ve 2010/...-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir.4721 sayılı TMK’nın 705/.... maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Zararın meydana geldiği tarihe göre de tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir. Değerlendirme tarihi itibariyle taşınmazın niteliği arazi ise net gelir metodu yöntemi ile, arsa vasfında ise değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması suretiyle gerçek değer belirlenmelidir.
    Bakanlar Kurulunun Yargıtay tarafından benimsenen ....02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, belediye veya mücavir alan sınırları içinde kalan taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun kabulü için uygulamalı imar planı ile iskan sahası olarak ayrılmış olması esastır. Aynı karar uyarınca imar planında yer almayan bir taşınmazın, arsa sayılabilmesi için değerlendirme tarihi itibariyle, belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (Belediyece meskun olduğu için veya meskun hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vs.) yararlanması ve meskun yerler arasında yer alması gerekir.
    Taşınmaz değerlendirme tarihi itibariyle belediye nazım imar planı içinde ise, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun ....04.1998 gün ve 1996/...-1998/... sayılı kararı uyarınca, bu plan kapsamına alındığı tarih ve plandaki konumu, altyapı hizmetlerinden yararlanma ve ulaşım olanakları, belediye merkezine uzaklığı, kullanım biçimi itibariyle iskan amacına yönelik yapılaşma olasılıkları da değerlendirilmek üzere araştırılmalıdır.
    Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır.
    Mahkemece taşınmazın arsa olarak belirlenmesi halinde, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak, taşınmazdan ... payının düşülmesinin gerekip gerekmediği belirtilmek, üzerinde bina var ise Bayındırlık Bakanlığı resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülmek suretiyle gerçek zararın belirlenmesi gerektiğinden, taraflara, dava konusu taşınmaz ile aynı bölgeden bulunamaması halinde yakın bölgelerden ve değerlendirme tarihinden önce ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer nitelikli ve yüzölçümlü satışları bildirmeleri için olanak tanınması, gerekli görülürse re"sen emsal getirtme yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu vasıtasıyla keşif yapılarak, denetlemeye olanak veren bilimsel verileri içeren rapor alınması, emsal alınan taşınmazlara ilişkin resmi satış akit tablolarının tapu müdürlüğünden getirtilmesi, emsal taşınmazlar ile çekişmeli taşınmaza ait Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporununda denetlenmesi, dava konusu taşınmazın ve emsal alınan taşınmaz/taşınmazların değerlendirme tarihi itibariyle imar düzenlemesi sonucu oluşmuş imar parselleri olup olmadıkları, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin, düşülmüş ise oranının belediye başkanlığı imar ve tapu müdürlüklerinden sorulup, emsalin İmar Kanunu uyarınca imar parseli, dava konusu taşınmazın ise imar uygulaması yapılmamış arsa parseli olduğunun belirlenmesi halinde çekişmeli taşınmazın emsalle karşılaştırma sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmesi, tapusu iptal edilen taşınmazın niteliği arazi olarak belirlenir ise, arazi niteliğinde bulunan dava konusu taşınmaza yönelik olarak, sulu olup olmadığı, yerleşim alanlarına uzaklığı iklim şartları, arazinin toprak ve topoğrafik yapısı ve bölgesindeki konumu gözetilerek oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla çevrede yetiştirilen ürünlerin münavebesi, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilmek suretiyle, taşınmaz üzerinde meyve ağaçları varsa ağaçların cinsleri de dikkate alınmak suretiyle elde edilen verilere uygun biçimde değerlendirme yapılarak tapu kapsamındaki taşınmazların değeri, tapu iptali ve tescil kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanmalı, taşınmazın varsa mütemmim cüzleri, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri bayındırlık birim fiyatları ve yıpranma oranları gözetilerek değerleme tarihine göre tespit ettirilmeli, bu şekilde tapusu iptal edilen taşınmazların zemin değeri, üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatları esas alınarak, tapu sahiplerinin oluşan gerçek zararlarının saptanması gerekmektedir .
    Somut olaya gelince, ... adına idari yoldan tescil edilerek oluşan tapu kaydının satış yoluyla davacıların murisi ... geçmesine göre, davacıların tapuya güven ilkesi dahilinde gerçekleşen satın alma ve müteakip tapu işlemleri sonrası, tapu sicilinin hatalı olarak tutulmuş bulunmasından dolayı taşınmazın tapu kaydının iptali sonucu TMK"nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların gerçek zararının karşılanması gerektiği kuşkusuzdur.
    Ancak, davacının zararı ... Asliye Hukuk Mahkmesinin 2008/35 E - 157 K. sayılı kararının kesinleştiği 2012 yılında kesinleşmiş olup, mahkemece bu tarihin değerlendirme tarihi olarak esas alınması gerekmektedir. Ne var ki; mahkemece dava tarihi değerlendirme tarihi olarak .../09/2009 tarihi esas alınmıştır.
    Bu durumda, davaya konu taşınmazın niteliğinin ve değerinin yöntemine uygun şekilde tespit edildiği söylenemez.
    Hal böyle olunca, çekişmeli taşınmazın yukarıda açıklanan Bakanlar Kurulu kararı ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu kararı çerçevesinde arsa yada arazi vasfında olup olmadığı yeniden araştırılmalı, taşınmazın bu ilkelere göre arsa niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde emsal incelemesi ve kıyaslaması yöntemiyle, arazi niteliğinde olduğunun saptanması halinde ise tarımsal gelir metoduna göre 2012 yılındaki gerçek değeri, 6754 sayılı
    Bilirkişilik Kanununun .... maddesine uygun olarak yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla tespit edilmeli, varsa üzerinde bulunan yapıların Bayındırlık Bakanlığı resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülmek suretiyle gerçek değeri tespit edildikten sonra, davalı ... yönünden zapta karşı tekeffül sorumlulu da tartışılarak ulaşılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/07/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi