20. Ceza Dairesi 2016/2217 E. , 2017/2190 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- Dosyada bulunan 25.06.2015 tarihli olay yakalama ve muhafaza altına alma tutanağına göre, suç konusu uyuşturucu maddelerin hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan sanığın görevlilerce üzerinde suç unsuru bulunup bulunmadığı sorulması üzerine kendiliğinden, sutyeninin içinden çıkardığı uyuşturucu maddeleri rızasıyla görevlilere teslim ettiği anlaşıldığından; sanık hakkında adli arama kararı bulunmadığı aşamada PVSK"nın 4/a maddesi uyarınca kaba üst araması ile bulunamayacak bir yerde sakladığı uyuşturucu maddeleri kendi rızasıyla teslim ederek uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun ortaya çıkarılmasını sağladığından TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararına yanlış anlam verilerek 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin "b" bendinin uygulanmamasına karar verilmesi,
3- Suça konu uyuşturucu maddelerin tamamı analiz sırasında kullanılıp tüketildiği halde, bunların müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 05.04.2017 tarihinde Üye ...’nun karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Olay tarihde Isparta İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şubesi görevlilerince uyuşturucu suçlarının önlenmesi amacıyla yapılan çalışma sırasında, olay mahallinde daha önce hakkında uyuşturucu suçlarından birden fazla işlem yapılan sanığın görülmesi üzerine, yanına gidildiği ve üzerinde suç unsuru varmı diye sorulması üzerine sanığın üzerinde bulunan 13 paket eroin ile 6 paket kokaini çıkarıp teslim ettiği,
TCK"nun 192/3. maddesinin uygulama koşullarının;
1-Failin 188 veya 191. maddesinde düzenlenen suçlardan herhangi birinin işlenmiş olması,
2-Hizmet veya yardımın bizzat fail tarafından yapılması,
3-Hizmet veya yardımın ilgili makamlara, suçun resmi makamlar tarafından haber alınmasından sonra ancak mahkeme tarafından hüküm verilmeden önce yapılması,
4-Failin suçun meydana çıkmasında ya da fail veya diğer suç faillerinin yakalanmasına hizmet ve yardım etmesinin gerekeceği,
Söz konusu olayda sanığın üzerindeki uyuşturucu maddeleri henüz adli kolluk tarafından haber alınmadan önce kolluğun şüphe üzerine sanığa sormaları ve sanığın teslim etmesi üzerine uyuşturucu maddelere el konulmuştur.
Resmi makamların suçun işlendiğini ne şekilde öğrendiğinin önemi yoktur. Ancak; soyut duyumlar öğrenme olmaz, suçun işlendiği, ihbar, tanık, başka bir failin açıklaması, iletişimin dinlenmesi ve ya gizli soruşturmacı kullanmak suretiyle öğrenilebilir. Suç öğrenildiği halde henüz herhangi bir işlem yapılmamış olması önemli değildir. Failin suçu resmi makamlar tarafından haber alındığını bilip bilmemesi sonuca etkili değildir. Fail suç resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce etkin pişmanlıkta bulunursa TCK"nın 192/1. maddesi uygulanacaktır.
Olaylara değil tahmine dayanan bir şüphe öğrenme olarak kabul edilemeyeceği ve söz konusu olayda polisin görevi gereği olarak CMK"nun 116 ve devam maddeleri gereğince usulüne uygun olarak arama yapılıp sanığın öğrenmeden önce kendisinin teslim ettiği uyuşturucu maddelere el konulabileceği, bu nedenle sanık hakkında TCK"nun 192/3. maddesi uygulanamayacağı düşüncesiyle çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.