3. Hukuk Dairesi 2014/12057 E. , 2015/4862 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BALIKESİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/03/2014
NUMARASI : 2012/272-2014/98
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı idare vekili dilekçesinde ; davalılardan Mustafa ve Rıza"nın ikametgahlarının bulunduğu bahçeli evlerine gelen elektrik hattının bulunduğu .. ile bağlantı trafosu direğinin üzerinden geçen elektrik tellerinin havanın sıcak olmasından dolayı gevşeyerek rüzgarın etkisiyle birbirine temas ederek şase yapması, elektrik direğindeki sigortanın yere düşmesi ve yere düşen sigortanın kuru otları tutuşturması sonucunda yangın çıktığını, yangına müvekkili idarece 13 adet araç ve helikopterle 7 saat süren bir çalışmayla müdahale edilip kontrol altına alındığını, Davalı UEDAŞ"ın yasalarla kendisine yüklenen hizmeti kusurlu olarak yerine getirdiğini ve sonucunda İdarelerinin zarara uğramasına neden olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla meydana gelen orman yangınından dolayı 200,00 TL.işçilik ücreti, 6.174,00 TL.arasöz-su tankeri gideri, 54.981,92 TL.helikopter ücreti, 924,00TL.ford ranger gideri ve 45,00 TL. pikap akaryakıt gideri olmak üzere toplam 62.324,92 TL."nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
Davalılar M.. A.. ve R.. A.. savunmalarında, olayın meydana geldiği tarihte söz konusu elektrik hattı ile hiçbir bağlantılarının bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı UEDAŞ vekili savunmasında; müvekkil şirketin yangında hiçbir kusurunun olmadığı gibi kusursuz sorumluluğunun da olmadığını, davacı Kurumun yangına yerinde, zamanında ve yeterli ekipman ve donanımla müdahale etmediğini, oluşan zarardan davacı idarenin sorumlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, Davacı Orman İdaresi"nin genel bütçeye tabii bir kurum olup, orman sahalarının ağaçlandırılması, sahaların boşaltılması, ormanların muhafazası, çıkan yangınların söndürülmesi gibi görevleri için yeterli personel istihdam ettiği gibi bu işler için yeterli araç ve donanımları da mevcut olduğu, tüm bu hizmetler için genel bütçeden ödenek kullanmakta olup çalışan görevliler ile araçların giderleri de genel bütçeden karşılandığı, bu kapsamda davacı idarenin kendi işçileri ve araçları için ücret veya kira bedeli talep hakkı bulunmadığı gibi, araçlar için yakıt gideri talep etmesinin de gerçek zarar ilkesine uygun düşmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, davacı orman idaresinin yangın söndürme işlemi sırasında kullandığı araç giderleri, çalışmalara katılan işçiler ile ilgili bedel ve kiralanan iki helikopterin kiralama bedeli nedeni ile uğradığı zararın tahsili talebinden kaynaklanmaktadır.
Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
Bu iş için davacı idare tarafından, özel olarak, işçi tutup çalıştırma ve araç kiralama durumu söz konusu ise, buna ilişkin giderlerin tahsili mümkün olabilecektir.
Diğer yandan da davacının bu iş için özel kullandığı kendine ait araçlarındaki sarf ettiği yakıt bedelinin de karşı tarafça karşılanması gerekecektir.
Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise bunların kanıtlanması için davacı tarafın delilleri sorulup saptanmalı, bu konudaki gösterilecek deliller toplanmalı, özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde gerekirse bu yönden de zararın hesaplanması için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmalı, davacının yangın söndürme sırasında özel olarak kullandığı kendine ait araçlardaki sarf ettiği yakıt bedelinin de karşı tarafça karşılanması gerekeceği gözetilerek davacı tarafın isteyebileceği gerçek zarar miktarı duraksamasız belirlendikten sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmelidir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.